Hafızalar da anlamlı kalsın diye
13 Haziran 2018, ÇarşambaTweet |
Adam gibi sevmeyi öğrenemedi gitti insanlar!
Kadın, dediler. ahkamlarla çocuk yanımı deştiler, belki de maruz kaldığımı inkar ettim.
Aslıma itaat ettiğim zamanlar.
Yalanları kulak ardı ettiğim,
Yalan söylemekten aciz kafama, bir de atalarıma methiyeler dizdiğim.
Solumda yangın. Sağımda Rahman.
Yarım yamalak bile sevmeyi beceremezken ne anlamı kaldı benim büyük ölçekli sevgi hikayelerimin?
Sevmeyi yakıştırdım kendime madem sevip de dirilmeyi sadece ben mi şart koştum da her acımı sevgiye katık yaptım Sonra da büyüdüm gözlerinde kaderin: aslında küçülen göz bebeklerimde hep kayıt dışı sevgiler mimledi nefreti; nefret hasreti unuttu. Aslında, bizler unuttuk merhameti ve sefaleti..
Şimdi cılız sesi kalemin ve şen şakrak kahkahalarımı unuttuğum dünümde, bir meziyet bellediğim hüznü giyindim satır aralarına düşmüşken yolum.
Bir yanımda hüsranla yolculuğum diğer yarımı ise el yordamı görücüye çıkardığım bir ilkbahar yorgunluğu.
Anam babam, derdim tasam hep yorgun: içimin mizacının yorgun tayfası ve öbek öbek aklın hizasında sıra dışı bir tümsek.
Kayıp düşmeme ne hacet? Hepten yüzüm gözüm çizik içinde.
Aklımın perdelerine eşlik eden hoşluk bir vesikalık gülümseme..
Hafızalar da anlamlı kalsın diye...