Çok bunaldığımız zaman ya da herhangi bir şeye karar vermekte zorlandığımızda , şehrin gürültüsünden uzaklaşıp gitme isteği geldiğinde ; bir çoğumuz içimizden şunu geçiririz değil mi? " -

Her şeyi bırakıp bir sahil kasabasına yerleşicem. " İşte ben de bu hafta yerleşme kısmına vakıf olamasam da kafamı dinlemeye ihtiyacım var deyip kendimi bir sahil kasabasına attım... Sakin kısmı konusunda ciddi bir hayal kırıklığı yaşamadım dersem yalan söylemiş olurum çünkü gerçekten bayramda Sığacık' a Sığamadık.

Ama o tertemiz zihin ile geri dönme fırsatı buldum.

Bunca yıllık tecrübelerimi, donanımlarımı, hayallerimi, hayal kırıklıklarımı, yaşayamadıklarımı, yaşatamadıklarımı, inançlarımı, değer yargılarımı, umutlarımı koydum önüme .. ben ve kendim bir güzel değerlendirdik... Oturduk elimizdeki malzemelerden kendimize bir yol haritası çizdik.

Aslında hiç farkında olmadığı halde bu yolculuğa çıkmaktaki cesareti en çok yükleyen ve ufkumu açan da bayramın birinci günü tanıştığımız Mustafa Bey oldu.

Buradan gitmeden önce Instagram'da sürekli gördüğüm The Castle Otel' de yer ayırttık. Öyle kimsenin kimsenin umrunda olmayacağı bir yer sanırken Mustafa Bey küçücük Sığacık'ta kaybolmuş beni , aracıyla almaya kadar geldi. Vay be dedim içimden böyle mütevazilik...

Otelin sokağına girdiğimiz zaman bir yer gösterdi bakın dedi burası bizim , gösterdiği yer küçücük bir bar aslında sokak müzikleri yapılıyor Kaleiçinde , Blackpub.. Herkes toplanır burda akşam , eğlenceli olur dedi. Biraz daha ilerledik bir ocakbaşı, burası da dedi bizim ne zaman uygun olursanız bekleriz. Baktım ocakbaşı restoranın adı "OFF Ocakbaşı ". Tamam dedim tam bizlik amaç da zaten zihnimizin susmayan şartelini indirmek.

Odaya çıktık ve kısa bir süre sonra Umay her çocuğun yaptığı gibi denize gitmek istedi. Hazırlandık uygun neresi vardır merak halindeyiz tabi hemen aşağıda bize her anlamda yardımcı olan İnci Hanıma sorduk. Dedi ki Akkum Beach var orası da bu işletmeye bağlı.Dürüst olucam içimden o sırada diyorum ki vayy beee her yer Mustafa Bey' in ... Marina'daki yeri saymayarak... Neden bu kadar şeye takıldım bu ayrıntıları neden verdim size önemli kısmı burası. Kendi benliğimi bulmaya gittiğimde önemli olanın ortaya çıkan sonucun değil, sürecin olduğunu farketmemi sağlayan Mustafa Bey' in sabah akşam bizzat işin içerisindeki çalışma disiplini olduğunu anladım.

En mütevazı şekliyle işin tamamen içerisinde ve kendisi için çalışan ekip arkadaşları ile samimi ve ilkeli bir bağ kurması beni çok etkiledi.

58 yaşında hiç durmadan aşkla çalışmanın sonucunu oraya giden herkes bir şekilde farkedecektir.

Mustafa Bey' e özellikle bu yazım ile de teşekkür etmek istedim. Benim gibi yolunu kaybettiğini düşünen insanlara umut olduğu için.. Sevgi ve saygı dolu yaklaşımının insanların hayatında İz bıraktığını bilmesini istedim. Ve isterim ki etrafımızdaki herkes 90li yıllarda kurulan küçücük bir işletmenin nasıl bir çok insan için iş istihdamı sağlayan büyük ve çeşitli kurumlara dönüştüğünü farkedebilsin. Mevzu paraya para katmak değil sadece ; mevzu itibarı ile etrafındaki herkesi düşünerek zenginlesebilmek... Gönüllerde taht kurmak. Şimdi içinde kendisine dair umutsuzluk besleyen birileri varsa bu hikaye onlar için.

Hayatınızın dümeninin başında siz varsınız ve her şey şansa bağlı değil ... Şimdi bu yazının sonunda gözlerinizi 5 dakika kapatın ve kendi potansiyelinizin farkına varın. Sen de kendi öykünün kahramanı olabilirsin... Sevgi ve saygı ile ...