İncirliova Acarlar Mahallesi’nde ikamet eden Ersin Candan, mahallelerinde bulunan Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi idaresinin çocuklara sürekli baskı uyguladığını belirterek, “Çocuklarımızın geleceği ile oynanıyor. Okul idaresi bu okulu Çıraklık Eğitim Merkezi yapmayı kafalarına koymuş ve bu nedenle öğrencileri okuldan kaçırtmak için ellerinden geleni yapıyorlar” dedi.
Acarlar Mahallesi’nde yaşayan çocukların eğitim hakları ellerinden alınmak istendiğini belirten Ersin Candan, Acarlar Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi idaresinden şikayetçi olduklarını ifade etti. Oğlu Kazım Candan’ın aynı okulun 10. Sınıf öğrencisi olduğunu belirten Candan, 3 yıldır devam eden baskılar nedeniyle okulda 13-14 öğrencinin kaldığını belirtti.
“BENCE BÖYLE BİR HAKLARI YOK”
Çocuğuna geçen yıldan buyana okul idaresinin hakaret ve rencide edici tutum sergilediğini dile getiren Ersin Candan, “Oğlum Acarlar Meslek Lisesi 10. sınıf öğrencisi ve geçen yıl okulların kapanmasına 15-20 gün kala okulda kantin olmadığı için oğlum teneffüste kantin ihtiyacı için okul dışına çıkıyor. Oğlumu orada gören müdür yardımcısı, küfürlerle oğluma hakaret ediyor. Çocuğum akşam geldiğinde bu durumu bana anlattı. Ben de bu konunun takipçisi oldum. İncirliova Kaymakamlığına şikayette bulundum. Kaymakamlık, İlçe Milli Eğitim Müdürlüğüne yönlendirdi. Şikayet dilekçemi İlçe Milli Eğitim Müdürlüğüne teslim ettim. Daha sonra bu müdür yardımcısı bana gelip ‘şikayetini geri çek’ dedi. Ben şikayetimden vazgeçmedim. Fakat şikayetim sonrası okul idaresi sadece basit bir uyarı aldı ve olay geçen yıl kapanmıştı. Şimdi oğlum aynı okulun 10’uncu sınıf öğrencisi olarak eğitimine devam ediyor. Okulların açıldığından bu yana da benim oğluma okul idaresi tarafından sürekli mobbing uygulanıyor. Çocuğun gözüne ters ters bakmalar, rencide edici hareketler, sürekli üzerini aramalar. Bence böyle bir hakları yok, bunları da tamamen geçen yıl yaptığım şikayet nedeniyle yapıyorlar” diye konuştu.
“YETKİLİLERİN BU DURUMA MÜDAHALE ETMESİNİ İSTİYORUZ”
Bu baskıların sadece kendi çocuğuna uygulanmadığını kaydeden Candan, “Yıldırma ve bezdirme hareketi sadece benim çocuğuma değil, başarılı öğrencilerin tamamına uygulandığını öğrendim. Çünkü yaklaşık üç yıl önce bu okulun yüzün üzerinde öğrencisi vardı, şuan sadece 15-16 öğrenci kaldı. Bu yıl okullar henüz yeni açılmış olmasına rağmen 3-4 çocuk daha başka okullara nakil oldu. Bu da tamamen öğrencilere uygulanan baskıdan dolayı. Bence bu okul yönetiminin amacı çok farklı. Mahallemizde eğitim durumu biraz zayıf olduğu için oraya bir lise kurulmuş. Bu lisenin kurulma amacı, mahallemizin eğitim seviyesini yükseltmek, çocuklarımızın hayatı kurtulması amaçlanmıştı. Ama bunların yaptıkları şuan ki politikaya göre bu amacı çürütmek. Benim ilkokul birinci sınıftan bu yana çok başarılı olan çocuğum bu nedenlerle, ‘baba ben okula bırakacağım’ diyor. Çocuğun geleceğini öldürdüler, sebebi de şu anki okul idaresindekiler. Ben ve diğer veriler onca şikayette bulunmamıza rağmen kimse bu şikayetlerimizi dikkate almadı. Nedenini ben de anlamadım. Okul yönetimi bizim bu lisemizi kapatıp, orayı çıraklık eğitim merkezine dönüştürmek istiyorlar. Fakat yaptıkları tamamen çocuklarımızın geleceğiyle oynamak. Mahallemizi küçümseyerek, ‘bunlar hakkını aramaz, çalışmaktan başka bir şey bilmez’ mantığıyla okulumuzu kapatmak istiyorlar. Daha sonra da çıraklık eğitim merkezi olduğunda daha az sorumlulukla rahat bir hayat sürmek istiyorlar. İncirliova’da bizim okulumuza 2 kilometre mesafede çıraklık eğitim merkezi olmasına rağmen kafalarını bunu koymuşlar ve uygulamak istiyorlar. Bu okul idarecileri adeta köpeksiz köyde değneksiz geziyorlar. Yetkililerin bu duruma müdahale etmesini istiyoruz” açıklamasında bulundu.
“GEREKİRSE MİLLİ EĞİTİM BAKANLIĞI’NA KADAR GİDECEĞİM”
Mahallelerinde eğitim seviyesinin artması için kurulan okulun kapanmaması için gerekli mücadeleyi vereceklerini dile getiren Ersin Candan, “Bu okulumuz açıldığında ismi çok programlı liseydi. Bize çıraklık eğitim merkezi lazım değil. Bizim çocuklarımıza eğitim, kariyer lazım. Bir veli olarak çok zor bir karar aşamasındayım, çünkü oğlumun bugüne kadar gerek ilkokulda gerekse ortaokulda bütün öğretmenleri çocuğumun çok başarılı ve okuması gerektiğini söyledi. Ben de çocuğumun eğitimi için elimden geleni yapacağım. Bugüne kadar hiçbir öğretmeni ile bir sorun yaşamadım. Geçen yıl eğitim sezonuna az bir süre kala başlayan bu sorun nedeniyle oğlum eğitimden soğudu ve çocuğumun psikolojisi bozulmaya başladı. Oğlum bana, ‘baba ben okulu bıraksam olur mu?’ diyor. Alın şimdi bir çocuğun hayatı ve geleceği ile oynadınız. Ancak ben bu durumu gerekirse Ankara’ya Milli Eğitim Bakanlığı’na giderek, sesimizi duyurmaya çalışacağım” ifadelerini kullandı. (SELİME AYDEMİR)
ÖNEMLİ NOT: Bu sayfalarda yayınlanan okur yorumları okuyucuların kendilerine ait görüşlerdir.