Aile ve çevre faktörleri;

Tüm sosyologlar, psikologlar, eğitimciler ailenin birey üzerinde çok fazla etkili olduğunu savunmuşlardır. Çocuğun yetiştirilmesi ileride topluma kazandırılan yeni bireylerin kalitesi demektir. Kalite deyip sınıflandırma yapmak istemem ama saçma sapan tavırları olan insanlarla da aynı toplumda yaşamaktan memnun olmak çünkü bu tip insanların ne kadar tehlikeli olabileceğini gördüm.

Sağlıklı ya da sağlıksız tüm bireyler ailenin eseridir buna inancım sonsuz. Evde Türkçe konuşuluyorsa Türkçe, İngilizce konuşuluyorsa İngilizce konuş. Türk milletinin eğitim seviyesi henüz arzu edilen düzeyde değil. Maalesef güzel ailelerimiz hala kadını susturma erkeği pohpohlama peşinde.

Hamur diye hayal ettiğimiz çocuk zaman geçtikçe sıcakta pişer ve aldığı şekilde kalır. Piştikten sonra ne kadar uğraşırsan uğraş yeniden şekillendirmek mümkün değildir.

İmkansızlıklar, işsizlik, gelir seviyesinde ki eşitsizlik, cinsiyet ayrımcılığı, köyden şehire göçte, gelenek ve kültür sarsılması, kötülüğe asimile olmak, oldurulmak gibi bir çok psikolojik düşüklük bu bağımlılık illetine düşürebilir.

Olumsuz hayat savaşı, ailede para ya da başka duygu ve hislere karşı doyumsuzluk, umutsuzluk ve çaresizlik gibi duygu durum bozuklukları tüm bağımlılık çeşitlerini tetiklemektedir.

Kritik dönemler;

Hayat sürekli iniş çıkışlıdır. İnsanız sürekli değişim ve gelişim dönemlerimiz var. 1 yıl önce ki ‘Ben’ dediğiniz şimdi size çok uzak gelebilir. Konu bağımlılık olunca ergenlik dönemi en tehlikelisi çünkü biyolojik, psikolojik olarak bir değişim geçiriliyor ve bu değişimde tek başına kalan genç birey hala çocuk olduğu için doğruyu ayırt edemeyip yanlışlara sürükleniyor. Aile içi sorunlar, kendini ispatlamak, yalnız kalmamak için her kişiyi yakınına alma bu fırtınalı dönemi oldukça tehlikeli kılıyor.

Kendini ispat etme;

Niye içtiğini soruyorlar ‘Arkadaşlarım içtiği için’ diyorlar…

Üyesi olduğunda gruba uyum sağlamak zorunda hissediyor, bir şeyin parçası olmak istiyor. Bunu şart olarak görüyor! Grup normlarına uymak zorunda olduğunu ve normun bağımlılık olduğunu düşünen birey her şeyi bir yere serip kendini buna maalesef ki feda ediyor.

Daha o kadar çok sebep var ki!

- İdealist olma isteğine bağlı gelenekselliğe ve kültüre başkaldırış

- Gövde gösterisi için risk alıp çevresini etkilemek

- Merak

- Göç ile şuan bulunduğu ortam ile Sosyo-kültürel çatışma

- Rol modeller

Her şey o kadar basit ki…

Önemli olan zoru başarmaktır.

Saygılarımla, sağlıcakla…