Hukukçu-sosyolog Zekai Savaşlar, tvDEN ekranlarında yayınlanan Kuş Bakışı programında motosiklet kazalarından Aydın’daki akademik tabloya, Emin Aydın’ın tutuklanmasından Almanya’daki çocuk politikalarına kadar çarpıcı değerlendirmelerde bulundu. “Bu kanal Aydın’ın sesidir, susturulamaz” diyen Savaşlar, yerel yöneticilere ve iş dünyasına açık çağrıda bulundu.
MOTOSİKLET TERÖRÜ: “YEDİ GÜNDE BEŞ CAN”
Savaşlar, geçtiğimiz hafta “motosiklet terörü” ifadesiyle yaptığı uyarıyı hatırlatarak sözlerine başladı. “Bir haftada Aydın’da beş kişi hayatını kaybetti” diyen Savaşlar, bu kazaların toplumsal bir yara haline geldiğini belirtti.
“Ben bu tabiri terör manasında değil, kural tanımazlık anlamında kullandım. Beş can gitti, yazık değil mi? Yetkililer gereğini yapsın; bu artık kamusal bir meseledir.”
Aydın Valisi’ne, Emniyet Müdürü’ne ve Jandarma Komutanı’na çağrıda bulunan Savaşlar, denetimlerin artırılmasını istedi.
“EMİN AYDIN’A YAPILAN HAKSIZLIK AYDIN’A YAPILMIŞTIR”
Programın ikinci gündeminde, tvDEN’in imtiyaz sahibi gazeteci Emin Aydın’ın cezaevine girmesi yer aldı. Kararı “haksız ve anlamsız” olarak nitelendiren Savaşlar, duygusal bir tonda konuştu:
“Bu programı yapmamın tek nedeni Emin kardeşime olan sevgimdir. O dürüst, mert, dik duruşlu bir insandır. Bu kanalı yaşatmak, Aydın’ın sesini korumaktır.”
Kanalın Aydın için taşıdığı öneme dikkat çeken Savaşlar, “Ege’nin dünyaya açılan penceresi” ifadesini hatırlatarak şunları söyledi:
“Bu kanal susarsa, Aydın’ın sesi de susar. Üç kardeş; Mehmet, Erdal ve Emin Aydın büyük bir fedakârlıkla bu işi yürütüyor. Aydınlı iş insanlarının da bu fedakârlığa ortak olması lazım.”
AYDINLILARA ÇAĞRI: “KÖFTECİ KADAR CESUR OLUN”
Savaşlar, Aydın’daki iş dünyasına sert sözlerle yüklendi.
“Aydın’ın nimetlerinden faydalanıp Aydın’ın sesine destek olmayan iş insanlarına sesleniyorum. Holding sahipleri, oda başkanları, sanayiciler... Başka kanallara reklam veriyorsunuz da kendi şehrinizin kanalına niye vermiyorsunuz? Köfteciler kadar cesur olun.”
Bu desteğin sadece ticari değil, toplumsal bir sorumluluk olduğunun altını çizdi:
“Bu kanal hiçbir partinin borazanı değil. Herkese açık, özgür bir mecradır. Aydınlıysanız, bu sese sahip çıkmak zorundasınız.”
“GENÇLİK ESNAFA KURBAN EDİLEMEZ”
Programın devamında Savaşlar, Adnan Menderes Üniversitesi’nin (ADÜ) Aydın’a katkısını sorguladı.
“Kuyucak’ta yerel yönetimler bölümü, Karacasu’da şehir planlama, Sultanhisar’da kuaförlük… Bu bölümler memlekete ne kazandırıyor?”
Akademik tablonun sahadaki karşılığı olmadığını belirten Savaşlar, yüksekokulların işlevsizliğine dikkat çekti:
“Bu okullar çocuklara iş değil, esnafa kazanç sağlıyor. Bir memlekette esnaf iş yapsın diye gençlik feda edilemez.”
Ziraat Fakültesi’ni ayrı değerlendiren Savaşlar, “Aydın’ın tarım master planını hazırlayacak olan fakülte bile bunu yapmıyor” diyerek eleştirisini sürdürdü.
“Bir tek Prof. Dr. Orhan Karaca’nın Çine Çaparı çalışması var, o da Denizli sahiplenmiş. Üniversitenin Aydın’a katkısı pastaneler, kafeteryalar ve ev sahiplerine kazanç sağlamakla sınırlı.”
ALMANYA’DAKİ ÇOCUK POLİTİKASI
Programın son bölümünde Savaşlar, Almanya’da yaşanan tartışmalı bir olaya değindi.
“Okulda ‘LGBT’ye karşıyım’ dediği için polis tarafından ailesinden koparılan çocuk, Avrupa’daki insan hakları maskesinin düştüğünü gösteriyor.”
Savaşlar, Alman devletinin çocukları “koruma” bahanesiyle asimile ettiğini iddia ederek şu ifadeleri kullandı:
“Bu, bir devlet politikası haline geldi. Ari ırk testleriyle çocukları Almanlaştırıyorlar. Hitler öldü ama ruhu yaşıyor.”
Türkiye’deki sivil toplum kuruluşlarına çağrıda bulunan Savaşlar, yurt dışında yaşayan Türk ailelerin çocuklarının korunması gerektiğini vurguladı.
“MADEM ÖĞRETMEYECEKTİN, NİYE ÖĞRENDİN?”
Programın kapanışında Savaşlar, topluma bilgi ve bilinç aktarmanın önemine değindi.
“Binlerce kitap okudum, tecrübeler edindim. Bunları öğretmeyeceksem niye öğrendim? Mezara götürmek değil, paylaşmak gerekir.”
Hazreti Ali’nin “Bana bir harf öğretenin kölesi olurum” sözünü hatırlatarak, bilgi paylaşımını toplumsal bir görev olarak gördüğünü söyledi.
Programın sonunda Zekai Savaşlar, tvDEN’in yalnız bırakılmaması gerektiğini vurguladı:
“Bu kanal Aydın’ın, Ege’nin dünyaya açılan penceresi. Onu susturmak, bu şehrin sesini kısmaktır. Aydınlılar olarak bu pencereyi açık tutmak bizim borcumuzdur.” (HAZEL BAYIK)
























ÖNEMLİ NOT: Bu sayfalarda yayınlanan okur yorumları okuyucuların kendilerine ait görüşlerdir.