Takip Et
  • 1 Ekim 2018, Pazartesi

BİTKİSEL YİYECEKLER VE KASLAR

Sporcuların ya da spor yapanların beslenme algısında ağır bir yeri olan hayvansal ürünler kimimizin menüsünde kolayca yer ediyor. Bitkisel beslenme, kas kuvvetinizi korumanız ve geliştirmeniz için ihtiyacınız olan vitaminleri, mineralleri ve daha fazlasını sizlere sunarak antrenmanlarınıza ve egzersizlerinize fayda sağlıyor. Vitamin ve mineraller dışında, vücudun alması gereken amino asitlerle ve karbonhidratlarla, farklı ölçülerdeki ihtiyaçlarınızı metabolizmaya zarar vermeden karşılıyor.

Sizin de çok kez gördüğünüz ve duyduğunuz (ve belki yaptığınız) gibi, genellikle spor salonundan çıkanlar, genelde karınlarını et ve süt ürünleriyle doyuruyorlar. Araştırmalar doğrultusunda, bu tür gıdaların kas dokusunu kuvetlendirdiğini söyleyebileceğimiz gibi, aşırı iltahaplanma ve fazla tüketildiğinde (genelde antrenmandan sonra aşırı tüketilir) kalp rahatsızlıklarına yol açabileceği bile belirtiliyor.

Yalnızca alınan kalorilerle değil, aynı zamanda yapıları ile çekirdeklilerin, yeşillerin ve tahılların kasların oluşumda harikalar yarattığını söyleyebilirim. Bir sebzede ne var ne yok diye soracak olursanız kısacası şöyle özetleyelim: kas hücreleri için kaliteli mineraller, kas tedavisi ve enerji için karbonhidrat ve vücutta protein oluşturmak için zengin amino asitler.

Vucut geliştirme sporunun efsane sporcularından biri ve Terminatör filminin yıldızı Arnold Schwarzenegger bile protein kaynaklarını sebzelerden rahatlıkla alınabileceğini, vejetaryen ve vegan bir çok vucut geliştirici ile çalıştığını ve onların da sağlıklı ve güçlü kalabildiğini söyledi.

Yani birçok sporcunun tersine, kaslarınızı birkisel gıdaya emanet edebilirsiniz.

Neden mi?

1.Hücreleri besler

Bitkisel beslenmeye dayalı öğünler, kasları hücre seviyesinde besler ve güçlendirir.Kuvvetlenmek ve enerjinizi harekete dönüştürmek istiyorsanız, gıda seçiminizi çok iyi yapmalısınız. Gıda, egzersiz rutinlerinizi mahvedebildiği gibi emeğinizin karşılığını almanızı da sağlayabilir. Bitkisel gıda, sadece kasların ihtiyacı olanı değil, vücudunuzun eksiği ne ise onu tamamlar. Hazinesi, içindeki çinko, demir, ve B vitaminleridir.

2. Enerji dolu sebzeler

Bitkisel besinler, siz bunun farkına varmasanız da enerjinizi ateşleyecek güçtedirler. Bundan sonraki ilk öğününüzün hayatınızda neleri değiştirdiğine odaklanın. Ne yediğinizi not edin. Farkı siz de kendi gözlerinizle görün.

İşin özünde enerji konusuna gelindiği zaman nişastalı ve nişastasız olarak ürünleri ikiye ayırmakta fayda var. Hububatlar, baklagiller, çekirdekliler ve sert kabuklu meyveler, kişiden kişiye göre değişen ihtiyaç miktarını dengeleme ve enerjinizi ateşlemede önemli bir rol oynuyor.

Genel olarak antrenman öncesinde hatta sırasında, çok defa muhtaç olduğumuz bu besinler akla ilk gelen yalnızca karbonhidrat değil, magnezyum ve B vitamini ihtiyaçlarınızı da giderecek enerjiyi barındırır.

Unutmayın kasların sadece bir ağırlık odasına ve sıkı antrenmanlara ihtiyacı yok. Günlük hayatımızda yer edinen yürüyüş, her türlü hareket ve enerji harcadığımız diğer aktiviteler kaslarımızı sandığımızdan daha fazla çalıştırıyor.

3. Bitmeyen çeşitlilik

Bitkisel odaklı beslenmeye geçmenin hayatınıza kattığı bir diğer güzellik de çeşitlilik olacaktır. Evet, hazırlayabileceğiniz bir sürü alternatif var.

Yemek yapmayı sevmeyenlerin çokça faydalanacağı, etsiz yaşam dünyası aslında, karşınıza zorluklarla değil, hem zenginlik hem de kolay alternatiflerle çıkıyor.

Eğer çekirdeklileri ve meyveleri sevmiyorsanız, yeşillere odaklanın. Lifli yeşillerle enerji topları hazırlayın.

4. Bitkisel proteinler daha az zarar verir

Sonuç olarak protein her an karşımıza çıkan ve ana menülerde yerini almış, çoğu yerde alternatifi olmayan bir seçenek. Yapmamız gereken şey öncelikle antrenman sonrası ve öncesi beslenme alışkanlıklarımızı tekrar şekillendirmek ve hazırlıklı olmak.

Hem antrenman sonralarına oturan beslenme düzeniniz, hem de hayatınıza yer etmiş beslenme alışkanlıklarınız, enerjiniz ve performansınız ile ilgili çok şeyi belirliyor.

Vücudunuzu dirençli tutmak, ağrılar ve sakatlanmaların üstesinden çabucak gelmek istiyorsanız, öncelikle hayat tarzınıza uyum sağlayabilmenizi kolaylaştırabilecek bir beslenme düzenine geçiş yapmalısınız.

Sağlıkla kalın… Allah'a emanet olun… 

ÖNEMLİ NOT: Bu sayfalarda yayınlanan okur yorumları okuyucuların kendilerine ait görüşlerdir.