AyFm 100.5
  • 11 Haziran 2017, Pazar 08:30

"Zayıflama ürünlerinden mucize beklemeyin"

Nazilli’de babadan oğula, dededen toruna geçen 5.kuşak Osmanlı Baharatçısı Selahattin Aksoy,  piyasada satılan yağ yakıcı zayıflama ürünlerinin aldatmaca olduğunu söyledi.

Nazilli’de, babadan oğula dededen toruna 5. kuşak Aktar, 35 yaşındaki Osmanlı Baharatçısı Bozdoğanlı Selahattin Aksoy, şifa bekleyen müşterilerine, atalarından öğrendiği aktarlık mesleğinde 20 yılı aşkın süredir kendisinin hazırladığı doğal bitkisel yöntemlerle şifa dağıtıyor. Aksoy, piyasada satılan yağ yakıcı zayıflama ürünlerinin aldatmaca olduğunu belirterek, “Kimse mucize beklemesin. Spor yapmadan, hareket etmeden, yediğine içtiğine dikkat etmeden oturduğun yerde zayıflanmaz. Kandırmayın, kandırtmayın” dedi.

(FOTOĞRAFLAR İÇİN TIKLAYIN)

5.KUŞAK AKTAR

İlkokul yıllarında, babası ve dedesinin yanında öğrendiği babadan oğula geçen aktarlık mesleğini 5.kuşak olarak devam ettiren Osmanlı Baharatçısı Selahattin Aksoy, büyük dedesinin kayınpederinden öğrendiği mesleği sürdürdüğünü söyledi. Aksoy, “Karacasu’da 1839 doğumlu Aktar Hacı Süleyman Efendi’nin büyük dedem Ali Vasfı Aksoy’a kızını verip iç güveyliğine alması ile babadan oğula 5 kuşaktır süregelen mesleğin 25 yıldır içindeyim. Atalarımdan gelen bir uzmanlık anlayışı ile mesleğimi titizlikle yapıyorum. Müşteriyi yanıltmadan doğruları anlatarak bu günlere geldim. Sadık müşterilerim oluştu. Ölünceye kadar da doğruları söylemekten vazgeçmeyeceğim” dedi.

 

ZAYIFLAMA ÜRÜNLERİNE İTİBAR ETMEYİN

Piyasada zayıflama ürünü olarak satılan hiçbir ürünün sanıldığı gibi zayıflatmadığını, insanları kandırmak için ortaya atılmış bir aldatmaca olduğunu ileri süren Osmanlı Baharatçısı Selahattin Aksoy, baharatçıları hatta ilaç sektörünü karşısına alacak, çok konuşulacak bir iddia ortaya attı. Aksoy, “Mucize beklemeyin. Yağ yakıcı, zayıflatıcı bir bitki, çay ya da meyve diye bir şey yok. Hiçbir zaman da olmadı, olmayacak, kendiniz kandırmayın, kandırtmayın. Eğer yağ yakıcı diye bir şey olsa idi, Türkiye’de ya da dünyada hiçbir aktar kilolu olmazdı. Önce kendisi kullanır zayıflardı. Bu mesleği yapıp da kilolu yüzlerce insan var. Ben de bunlardan biriydim. Spor, egzersiz yapmadan hareket etmeden ve yediğini içtiğini dikkat etmeden kilo verilmez. Burada 150 yıllık tecrübe ile konuşuyorum” diyerek, doğru bilinen yanlışları anlatıp o tür yağ yakıcı olarak piyasaya sürülen ürünlere itibar edilmemesi konusunda vatandaşları uyardı.

 

YALAN YANLIŞ HABERLER, MESLEĞİN İTİBARINI AZALTIYOR

Kendisi de 135 kilodan 100 kiloya düşmüş biri olarak, nasıl zayıfladığını dükkanının önüne koyduğu afişli fotoğrafları ve açtığı sosyal paylaşım sitesinde takipçilerine aktaran Osmanlı Baharatçısı Aksoy, insanların sadece yağ yakıcı ürünler kullanarak zayıflamanın imkansız olduğunu söyledi. Doğruları söylediği için meslektaşlarından tepki aldığını ifade eden Aksoy, mesleğin itibar kaybettiğini belirterek, insanların televizyon kanallarında çıkan yalan yanlış haberlere itibar etmemesini istedi. Son yıllarda insanlara ürün satmak için tavsiyelerde bulunan doktor görünümlü insanların da mesleğe zarar verip saygınlığını yok ettiğini kaydeden Aksoy, aktarlık mesleğinin anlatıldığı kadar masum olmadığını belirterek şöyle konuştu: “Doğru bildiğimiz yanlışlar olabilir. Modern tıp, alternatif tıp, geleneksel tıp arasındaki farkı insanların iyi kavraması gerekir. Hepsinin yeri ayrıdır. Meslekte bazı şeyler medya aracılığıyla çok abartılıyor. İnsanlar kullandığı ürünler beklentilerini karşılamayınca mesleğe olan güveni de azalıyor. Hiç birini çok önemseyip abartmayacağımız gibi çok da küçümsememeliyiz” diye konuştu.

İnsanların, marketlerdeki hazır gıda ve içeceklerden uzak durmasını tavsiye eden Aksoy, artan kanser vakalarına dikkati çekti. Hastalıkların artmasında en önemli etken hazır gıdalar olduğunu belirten Aksoy, “Eskiden nasıl besleniyorsak öyle doğal gıdalarla beslenelim. Marketlerde gözünüzü boyayan janjanlı ürünlerden uzak durun” dedi. (GÜLAY ÖZTEKİN)

BÖLGENİN EN BÜYÜK REZİDANS PROJESİ: GOLD TOWERS...

 

ÖNEMLİ NOT: Bu sayfalarda yayınlanan okur yorumları okuyucuların kendilerine ait görüşlerdir.