TMMOB Aydın İl Koordinasyon Kurulu’nun düzenlediği “Aydın İlinde Su Gerçeği: Kuraklık mı Yönetimsizlik mi?” sempozyumunun sonuç bildirgesi yayımlandı. Sempozyumda Aydın ilindeki su kaynakları, yönetim sorunları, altyapı eksiklikleri ve toplumsal farkındalık ele alınırken, geleceğe dönük çözüm önerileri bilimsel veriler ışığında ortaya konuldu.
20 Eylül 2025 tarihinde gerçekleştirilen sempozyum, TMMOB Aydın İl Koordinasyon Kurulu Sekreteri Tunç Erlaçin ve TMMOB Yönetim Kurulu Başkanı Emin Koramaz’ın açılış konuşmalarıyla başladı. Etkinlikte Meteoroloji, Jeoloji, Jeofizik, Maden, Ziraat, Gıda, Çevre Mühendisleri Odaları temsilcileri, Germencik Çevre ve Doğa Derneği aracılığıyla sağlık alanı ve Aydın Barosu Çevre ve Kent Hukuku Komisyonu tarafından hukuk perspektifi sunuldu. Forumda, TMMOB Yönetim Kurulu Önceki Dönem Başkanı Mehmet Soğancı moderatörlüğünde 17 katılımcı görüşlerini paylaştı.
AYDIN'DA SU DURUMU?
Sempozyumda sunulan veriler, Aydın ilindeki su kaynaklarının sürdürülebilir yönetiminde kritik sorunlar olduğunu ortaya koydu. Büyük Menderes Havzası, Türkiye yüzölçümünün yüzde 3,3’ünü kapsıyor ve yaklaşık 2,6 milyon nüfusa ev sahipliği yapıyor. Bu havzanın yüzde 44’ü tarım alanı ve ülkemiz tarımsal üretiminin yüzde 15’ini karşılıyor.
Aydın ilinde tarım su kullanımının yüzde 79’u, endüstriyel ve evsel kullanımın yüzde 21’i, sulamanın ise yüzde 65’i yerüstü sular ile sağlanıyor. İçme ve kullanma suyu ihtiyacının yüzde 80’i yeraltı sularından karşılanıyor. İlde 2 doğal göl, 11 gölet ve 6 baraj bulunuyor. Kemer Barajı (419,17 hm³), Çine Topçam Barajı (97,74 hm³) ve diğer barajlar, sulama ve içme suyu temininde kritik rol oynuyor.
İldeki toplam sulama alanı 184.525 hektar olup, bunun büyük kısmı salma sulama yöntemiyle yapılıyor ve bu yöntem toplam su kullanımının yüzde 87,5’ini oluşturuyor. Bu durum, su verimliliği açısından ciddi kayıp ve riskler yaratıyor.
SU YÖENTİMİNDE ALTYAPI VE İDARİ SORUNLAR
Sempozyumda, su yönetimi ve altyapı eksiklikleri tartışıldı. Su temini ve dağıtımda kayıp-kaçak oranlarının yüksekliği, arıtma tesislerinin kapasite ve etkinlik sorunları, bölgesel politikaların entegrasyon eksikliği ön plana çıktı. Modern ölçüm sistemleri ve dijital altyapı uygulamalarıyla verimlilik artırılabilir; şehir şebekelerindeki kayıp-kaçak miktarları tespit edilerek önlem alınmalıdır.
Bölgesel su politikalarının merkezi ve yerel yönetimle uyumlu hale getirilmesi, kriz anlarında hızlı müdahale mekanizmalarının geliştirilmesi kritik olarak değerlendirildi.
MEVZUAT VE POLİTİKA EKSİKLİKLERİ NELERDİR?
Sempozyumda mevcut Su Kanunu Taslağı ve uygulamadaki mevzuatlar ele alındı. Teknik standartlar gelişmeye açık olsa da sorunların büyük kısmı uygulamada, denetim mekanizmalarının yetersizliğinde ve liyakatsiz karar süreçlerinde kaynaklanıyor.
Su yönetimi yalnızca Aydın özelinde değil, bölgesel ve ulusal düzeyde ele alınmalıdır. Veri odaklı politika geliştirme, kaçak kuyulara izin verilmemesi ve kapalı sulama sistemlerine geçiş gibi önlemler, kuraklığa ve yönetimsizlik sorunlarına karşı acil olarak uygulanmalıdır.
TOPLUMSAL FARKINDALIK NEDEN ÖNEMLİ?
Sempozyumda, su yönetiminde toplumsal katılım ve farkındalık kritik olarak değerlendirildi. Yurttaşların eğitimi, su kaynaklarının korunması ve bilinçli kullanımı için kampanyalar düzenlenmeli; özellikle ilkokuldan başlayarak eğitim verilmelidir.
Su sorununun nedeni iklim değişikliği değil, su havzalarının daraltılması, kirlenmesi ve aşırı tüketim olarak belirlendi. Bu durum, doğru teşhis ve disiplinler arası çalışmalar ile çözülmelidir.
GELECEĞE YÖENLİK ÖNERİLER
Merkezi ve yerel veri tabanları oluşturularak disiplinler arası çalışmalar yapılmalı.
Kayıp-kaçak oranları düşürülmeli ve altyapı yatırımları önceliklendirilmelidir.
Toplumsal farkındalık ve eğitim programları yaygınlaştırılmalıdır.
Mevzuat ve regülasyonların güncellenmesi ve uygulanabilirliği sağlanmalıdır.
Kirleticilerin ve atık suların kontrolü, tarım ve içme suyu güvenliği sağlanacak şekilde planlanmalıdır.
Su, ticari bir meta değil, insan hakkı ve kamusal varlık olarak yönetilmelidir. (İREM DELİCE)
























ÖNEMLİ NOT: Bu sayfalarda yayınlanan okur yorumları okuyucuların kendilerine ait görüşlerdir.