Takip Et
  • 22 Ocak 2022, Cumartesi

BİR SEZEN AKSU ŞARKISINI TARTIŞMAK BİZE NE KAZANDIRIR?

Bugünlerde gündem,bildiğiniz üzere Sezen Aksu’nun şarkısında kullandığı kelimeler…

Sezen Aksu’nun tüm şarkılarını çok severim; keyifle de dinlerim. Fakat mevzubahis olan Şahane Bir Şey Yaşamak isimli şarkıdaki şu sözler

‘Söyleyin o cahil Havva ile Âdeme’ülke gündemini oldukça meşgul etti.

Şimdi konuya iki şekilde yaklaşan bir kesim var. Birincisi mensubu olduğumuz dinde bir peygamber adı bu şekilde anılmamalı.

İkincisi ise Sezen Aksu senelerce sanat alanında ülkeye hizmet etmiş bir değer, bu konuda tepki gösterenler bağnazlıktan başka bir şey yapmıyor.

Sosyolojik açıdan bakarsak bir ülkede siyaset, ne kadar o ülkenin kaderine yön veriyorsa o ülkede icra edilen sanat da bir o kadar yön vermekte. Dolayısıyla sanat ile ilgilenen kişiler toplumu oldukça etkilemekte. Bu etki olumlu da olabilir; olumsuz da olabilir. Takip ettiğimiz bir yazarın, bir aktörün, bir müzisyenin düşünme tarzı, bununla beraber fikrinin ürünü olan kullandığı cümleler de tabii olarak onunla ilgilenen kişiyi etkileyecektir.

Bundan değil midir ki seneler geçse de bir kitapta okuduğumuz bir satırı unutmamamız veyahut bir şarkı dizesini yıllarca hatırımızda saklamamız?

Çünkü halka mâl olmuş sanatçıların sergilediklerine, bize sundukları şeye zaman ayırıyoruz. Yaşamımızda sanattan beslenmeye ihtiyaç duyuyoruz. Ve insan zaman ayırdığı her şeyden olumlu ve ya olumsuz, nasibini alır.

Birçok sosyal ağda bu konuyla ilgili görüşleri inceledim. Ne kadar acı ki biz toplum olarak bir konu hakkında fikir birliği içinde olmadığımız kişileri taşlamadan, kendi düşüncemizi beyan edemiyoruz.Biz, ağzımızdan çıkan sözlerdense karşımızdakinin sözleri ile o kadar meşgulüz ki bahis olan konuda neden öyle düşündüğümüzü bile bilmiyoruz. Çünkü dikkatimiz öncelikli olarak başkasında.

Beni şaşırtan diğer durum ise Sezen Aksu yalnız değildir/Sezen kutsalımızdır diye hashtag açılması. Sezen Aksu’nun korunmaya ihtiyacı yok ki. İsterse açıklamasını yapar, istemezse yapmaz. Bu kadar.

Biz öfke kontrolü sağlayamadığımız gibi sevgi kontrolü de sağlayamıyoruz maalesef. Oysa sevgimizi ilahlaştırmadan da gösterebiliriz pekâlâ. Ölçüsünde… Aslında gösterilen tepki, sevgiden değil de daha çok ben nasıl ileri görüşlüyüm, nasıl sanata saygı duyan aydın biriyim imajı çizmek. Kişi, Sezen Aksu’yu koruduğunu zannedince, ülkedeki sanat anlayışını da koruduğunu zannediyor.

Asıl mevzuya gelecek olursak eğer… Bir millette gerek kültürel, gerek dini olan değerler bir eserde kullanılırken biraz daha dikkatli davranılmalı. Tüm uygarlıklarda sanat, var olduğu topluluğun inanış biçiminden izler taşımıştır ve bu izler ile meydana gelmiştir. Burada cahil olarak nitelendirilen başka değerlerimizde olabilirdi Yine aynı tepki ile karşılaşılacaktı elbette. Çünkü bunlar hassas konular. Sanat yapmak bir ip üzerinde olmak gibidir. O kadar ince bir iştir. Sanatınızı icra ettiğiniz yerin değerlerini dikkate almazsanız tüm denge bozulur. Çünkü o değerlere sahip olan bir topluma hizmet ediyorsunuz. Dolayısıyla bunu göz ardı etmemeli bir sanatçı.

Hayatımızda değer verdiğimiz birisini dahi, bulunduğumuz ortamda birisi amiyane bir tarzda adını ansa hemen lafını bil der tepki veririz öyle değil mi? Adı anılırken dikkat edilsin isteriz, bizim için önemlidir çünkü.

Şimdi lütfen bu konuyu saygı çerçevesinde düşünün. Sanat düşmanı, gericiler, yobazlar ülkemizin değerli sanatçılarından birini ne duruma düşürdüler gibi cümleler kurunca ülkede aydın birisi olmuyorsunuz. Bizi fikirsel yol ile ayrıştırmak isteyenlerin oyununa alet oluyorsunuz. Bilin isterim.

Kendi fikrimizin nedenlerini saygı lisanı ile dile getirdiğimizde, bizim mühim görmediğimiz küçük bir detay olarak adlandırdığımızın, başka biri için oldukça önemli bir ayrıntı olabileceği bilincine varırsak toplum olarak daha aydın ve medeni olacağımıza inanıyorum.

Hoşça kalın… 

ÖNEMLİ NOT: Bu sayfalarda yayınlanan okur yorumları okuyucuların kendilerine ait görüşlerdir.