
Aydın ilindeki turunçgil üreticileri, meyvelerde kalite kaybına ve dökülmelere yol açan Akdeniz Meyvesineği’ne karşı mücadeleye başlıyor. Bu yıl hem biyoteknik hem de kimyasal yöntemlerle yürütülecek çalışmalar, üreticilerin hem meyve verimini hem de ihracat potansiyelini korumasına katkı sağlayacak.
Aydın ilinin turunçgil bahçelerinde en büyük tehdit olarak bilinen Akdeniz Meyvesineği (Ceratitis capitata), meyvelerin içini kurtlandırarak ciddi dökülmelere ve meyve kalitesinin düşmesine yol açıyor. Aynı zamanda dış karantina zararlısı olduğu için meyve ihracatında da üreticilere büyük sorunlar yaşatıyor. Her yıl turunçgil üreticileri için öncelikli mücadele konusu haline gelen bu zararlı, hem ekonomik kayıplara hem de ürünün pazar değerinin düşmesine neden oluyor.
Aydın İl Tarım Müdürlüğü ekipleri, her yıl olduğu gibi bu yıl da turunçgil bahçelerine tuzaklar kurarak Akdeniz Meyvesineği populasyonunu izledi. Tuzaklar her hafta kontrol edilerek ergin sineklerin çıkışı ve yoğunluğu takip edildi. Ancak mücadeleye başlamak için sadece sineğin görülmesi yeterli değil; meyvelerin vuruk olgunluğu dediğimiz döneme gelmesi gerekiyor. Bu dönem, meyve kabuğunda hafif renk değişimi başladığında ve meyve tatlanıp sulanmaya başladığında başlıyor.
Bu yıl Aydın’daki turunçgil meyveleri vurma olgunluğuna ulaştığından, üreticilerin mücadeleye başlaması için uygun dönem geldi.
MÜCADELE YÖNTEMLERİ NELER?
Üreticiler, Akdeniz Meyvesineği ile mücadelede iki ana yöntem kullanabiliyor:
1. Kimyasal mücadele
Ruhsatlı ilaçlarla yapılan kısmi dal ilaçlamaları, 7-10 günlük aralıklarla ve hasada 10 gün kalana kadar düzenli şekilde uygulanmalı. Bu yöntemle hem meyve zararlısı etkili bir şekilde kontrol altına alınabiliyor hem de meyve verimi korunuyor.
2. Biyoteknik mücadele
Biyoteknik mücadele yöntemi ile kitlesel tuzaklama yapılabiliyor. Bahçelere asılan kitlesel tuzaklar, meyve hasadına kadar ağaçlarda bırakılmalı. Bu tuzaklar sayesinde Akdeniz Meyvesineği erginleri yakalanıyor ve sezon boyunca zararlının yoğunluğu kontrol altında tutuluyor. Ayrıca biyoteknik mücadele yapan üreticiler, Bakanlığın Biyoteknik Mücadele Destek ödemeleri’nden de faydalanabiliyor.
Mücadele sırasında çevredeki arı ölümlerinin önlenmesi için, ilaçlama öncesi arıcıların bilgilendirilmesi gerekiyor. Bu sayede hem meyve hem de arı popülasyonu korunmuş oluyor.
ÜRETİCİLERLE TAVSİYELER
Tuzaklama ve kimyasal ilaçlama yöntemlerinden birini seçerek düzenli takip yapılmalı, meyvelerin vuruk olgunluğu, dönemine dikkat edilmeli. biyoteknik mücadelede kitlesel tuzaklar hasada kadar ağaçlarda asılı bırakılmalı, kimyasal ilaçlamalarda çevredeki arıcılarla koordinasyon sağlanmalı. (FERİŞTAH DEĞİRMEN)
ÖNEMLİ NOT: Bu sayfalarda yayınlanan okur yorumları okuyucuların kendilerine ait görüşlerdir.