AyFm 100.5
  • 15 Ekim 2025, Çarşamba 15:18

30 yaşındaki kadın 14'üncü kattan aşağı düştü: Hayatını kaybetti

Kastamonu’da apartmanın 14’üncü katından düşerek hayatını kaybeden kadının ölümüyle ilgili şüpheli bulunarak tutuklanan nişanlısı, olayla ilgili görülen davanın ilk duruşmada tahliye edildi.

Olay, 27 Şubat 2025 tarihinde Kuzeykent Mahallesi Kazım Karabekir Caddesi'ndeki sitede meydana geldi. Edinilen bilgiye göre, 30 yaşındaki Eser Mumcuoğlu, 14’üncü katındaki evin yatak odasının penceresinden aşağı düşerek hayatını kaybetti. Olayın ardından, evde ikamet eden ve olay sırasında Mumcuoğlu ile birlikte alkol aldıkları tespit edilen nişanlısı S.Ö., gözaltına alındı. Adliyeye sevk edilen S.Ö. tutuklandı.
Olayın ardından S.Ö. hakkında Kastamonu Ağır Ceza Mahkemesinde "kadına karşı kasten öldürme" suçlamasıyla açılan dava görülmeye başlandı. Duruşmada sanık S.Ö. ve taraf avukatları hazır bulundu.
"Eser bana mesaj attı, intihar edeceğini söyledi"
Duruşmada savunma yapan S.Ö., olaydan önceki sabah köpek yüzünden bir tartışma yaşadıklarını belirterek, "İşten çıkınca Eser’i aradım, bir ihtiyacı olup olmadığını sordum. Eve geldiğimde şarap içiyordu. Ben de yanına oturup kendime şarap doldurdum. Yemek hazırlamıştı, yemek isteyip istemediğimi sordu. Ben de işyerinde yediğimi söyledim. Saat 19.00 sıralarında, yatacağını söyleyip yatak odasına gitti. Ben de dışarıya çıkmak için üzerimi değiştirdim. Dışarıdan sigara ve alkol aldım. Nişanlımı uyandırdım. Lahana dolması yapmıştı, kendi ellerimle dolma yedirdim. Yemeğin ardından odaya geçip dizi izlemeye başladı. Dizi izlediği sırada 'eski nişanlına da mı böyle surat asıyordun' dedi. Ben de 'eski eşinin adını dahi bilmiyorum, bu konulara girmeyelim' dedim ve mutfağa gittim. Arkamdan geldi ve camı çarptı. Cam kırıldı. Eli de kanadı, elini sardı. Daha önce de birkaç kez tabak, bardak kırmışlığı oldu, ranzaya tekme atıp parmağını da kırmıştı. Babasını arayacağımı söyleyince telefonu da kırdı. İncir çekirdeğini dolduracak bir konu yoktu. İhanet yok, aldatma yok, argo bir sözüm ya da küfürüm yok. Kavga edilecek bir konu yoktu. Birlikte karar almıştık, eski ilişkilerimizi açmayacaktık. Fakat son zamanlarda bunları açmaya başlamıştı. Bu yüzden tartışıyorduk" dedi.
Olay saatinde kendisinin mutfakta olduğunu belirten S.Ö., "Olay saatinde yatak odasından gardırop ve kapı sesi geldi. Ben mutfakta müzik dinliyordum. Aradan yaklaşık 40 dakika geçti. Pencereden atlayıp atlamadığını bilmiyorum. 112’yi arayana kadar mutfaktan çıkmadım. Ben, 'pişmansan ayrılalım, bu ilişki böyle gitmez' dedim. Bu sırada mutfağa gelip cam kırıklarını ayaklarıyla itti ve bana tokat attı. Ben nişanlımın daha öncesinden intihar ettiğini bilmiyordum. Polislerden öğrendim" diye konuştu.
"Bana ölmek istiyorum diye cevap verdi"
Evde bulunan intihar notuyla ilgili sorulan soruya cevap veren S.Ö., "Evde olay yeri inceleme ekipleri üç kez inceleme yaptı. Buna rağmen cam kırıklarının olduğu yerde avukatım, ‘ölümümden S.Ö. sorumlu değildir’ notu bulmuş. Notta bulunan parmak izleri de bana ait çıkmış. Defter benimdi, bu yüzden çıkmış olabilir. Aynı ev içerisindeyken bana sürekli böyle not kağıtları yazıp veriyordu. Bana da saçma geliyordu. Ben de okumadan buruşturup atıyordum. Bu notunda o not olduğunu sanıyorum" şeklinde konuştu.
Nişanlısının olay öncesinde balkondan atlamak istediğini kendisinin belinden tutarak çektiğini iddia eden S.Ö., "Yatak odasına gitti. Odada bulunan ilaçlardan içmiş. İlaçların etrafa saçıldığını gördüm. Bana 'ölmek istiyorum' diye cevap verdi. Hem de iki defa tekrarladı. Ben hiçbir canlıya ya da kadına el kaldırmadım. Eser’in o gün o eylemi gerçekleştirdiğinde yanında değildim. Ben, saçının teline dahi zarar vermedim. Hiçbir suçum yokken 8 aydır tutukluyum. Tahliyemi istiyorum" ifadelerini kullandı.
"Kızımın hayalleri vardı, çok mutluydu, anne olmak istiyordu"
Eser Mumcuoğlu’nun annesi ise sanıktan şikayetçi olduklarını belirterek, "Dünyanın en acılı olayını yaşıyorum. Anne yüreği benim kızım hayatını kaybettikten sonra bir kez bile başsağlığı dilemediler. Bu mu insanlık, bankada bir para karışıklığı sebebiyle bunu kızım gurur meselesi yaptı. Çok fazla alkol alınca da 5 metre yükseklikten köprüden atlamış. Bizim sonradan haberimiz oldu. Bu olay 2011 yılında yaşandı. Ama 2024 yılına kadar mutluydu. Mutlu bir evlilik geçirdi. Kızım 14 yıl içinde bir kez bile ilaç kullanmadı. Nişan olduktan sonra ertesi gün kahvaltıya gidecektik. S.Ö. gelmedi, alkol almıştı. S.Ö.'nün gözlerinin altı morluklar içinde, makyaj yaparak kapatmaya çalışıyordu. Benim kızım hayat doluydu. Anne olmak istiyordu. Aradığımda S.Ö. lahana dolması sardığını söylemişti. Kızımın hayalleri vardı, çok mutluydu, anne olmak istiyordu. S.Ö.'nün böyle bir insan olduğunu bilseydik çekip alırdık kızımızı. Sanıktan şikayetçiyim, cezalandırılsın istiyorum" dedi.
Maktul Eser Mumcuoğlu’nun babası H.İ. Mumcuoğlu da sanığın alkol bağımlısı olduğunu, kızının psikolojisini de bozduğunu ifade eden rek sanıktan şikayetçi olduğunu dile getirdi.
Duruşmada tanık olarak dinlenen F.E. isimli komşu ise sanık ve maktulun ara ara kavga ettiklerini, olay günü ise Eser Mumcuoğlu ie sanığın tartışma seslerinin geldiğini ve bir süre sonra seslerin kesildiğini söyledi. Tanık B.O. da Ankara’da yaşanan kavganın S.Ö.'nün kıskançlık yapmasından dolayı çıktığını söyledi.
Mahkeme heyeti, diğer tanık ve avukatları da dinledikten sonra, S. Ö. için İstanbul Adli Tıp Kurumundan alkol bağımlılığıyla ilgili rapor alınmasına ve tahliye edilmesine karar vererek duruşmayı ileri bir tarihe erteledi. (İHA)

ÖNEMLİ NOT: Bu sayfalarda yayınlanan okur yorumları okuyucuların kendilerine ait görüşlerdir.