
Aydın marka değeri olacak isimlerini birer birer kaybediyor.
Onlarca yıl önce futbolda adını devlere kafa tutan ve Fenerbahçe ve Galatasaray gibi takımları kendi sahasında dize getiren Aydınspor; 1950’li yıllarda uçuşlara başlayan Aydın Çıldır Havaalanı;
Rahmetli hemşerimiz Başbakan Adnan Menderes’in girişimiyle 1954 yılında inşa edilen Aydın Tekstil Fabrikası, yitirdiğimiz markalarımız arasına katıldı.
Türkiye’nin ve Avrupa’nın en büyük döşemelik, perdelik, yatak kumaşı ve ev tekstili sektörü üreticisi olan Aydın Tekstil A.Ş Tekstil sektördeki uzun yılların tecrübesi, yönetim kadrosu ve zamanında üç vardiya 1200 çalışanı ile yılda 30.000.000 metre kumaş üretebilmekteydi.
Üretimine başta kadife olmak üzere üretim sürecini başlatan Aydın Tekstil dokuma, boya prosesleri ve tüm apre işlemlerini gerçekleştirebilen terbiye hatlarıyla, üretimi tek seferde ve zamanında tamamlamayı ilke edinmiş entegre bir tesisti.
Tüm ekipmanları ileri teknolojiye sahip olan üretim bölümlerinde üretilen ürünler; iplik, dokuma, boya, apre proseslerinin her safhasında, her bölümün kendi laboratuvarında kalite kontrolleri yapılmakta ve her türlü ham, yarı mamül, mamül ürün analizleme kabiliyetine sahip Aydın tekstil fabrikası yıllardır Tekstil devi olarak diğer illere ciddi rakip olmuştu.
İnşaatına başlandığı tarihlerde Aydın dışında kalan 250 dönüm arazi içine inşa edilen Aydın tekstil fabrikası parlayan bir tekstil devi olarak 1954 yılından bu yana Menderes Ovasının pamuğunu değerlendiren Aydın’ın en büyük ekonomisiydi.
Yıllarca en kaliteli kumaşların üretildiği fabrikanın kadife kumaşları sektörde artan kalitesinin ünü nedeniyle yurt dışına ihraç edildiğinden iç piyasada artan talepler karşılanamaz olmuştu.
Hatta İstanbul manifaturacılarının en yoğun olduğu Mahmutpaşa ve Eminönü esnafı mal alabilmek için araya eş dost tanıdıklardan ricacı olurdu. Üniversite yıllarında İstanbul esnafı Aydın’a giderken dönüşümüzde, biz Aydınlı öğrencilerden, üç beş top kumaş sipariş edelerdi.
Kumaş üretiminden sonra 1970’lerde hazır giyim işine de giren Aydın tekstil fabrikası artan üretim nedeniyle artık üç vardiya çalışmağa başlamıştı.
Sabah 06.30 öğlen 14.30 ve gece 22.30 da başlayan vardiyalar, Aydın’ın her yerinden duyulan ve buharla çalışan uzun sirenlerini duyanlar, ünlü yazar Ahmet Hamdi Tanpınar’ın “saatleri ayarlama enstitüsü “ kitabındaki gibi saatlerini ayarlarlardı.
Tekstil fabrikasının devasa fabrika binalarının yanı sıra, içinde müstakil bir itfaiye teşkilatı, lojmanları ve bekârlar için ayrı üniteleriyle küçük bir ilçe görünümündeydi.
Özellikle bahçesinde yazlık ve kışlık düğün salonlarında birçok Aydınlının en mutlu günlerine tanıklık etmiştir.
Yazın bahçe lokantasında ağaçların altında serinlemek isteyenlere mekan olan fabrikanın sosyal tesisleri ayrı bir prestij işaretiydi.
Aydın’a gelen bakan ve misafirler bu tesislerde ağırlanır, geceleri ve özel günlerde düzenlenen, Cumhuriyet baloları, yılbaşı eğlenceleri, bir farklılık ve dayanışma sağlardı.
Aydın’da fabrikanın buhar kazanından sağlanan enerjiyle çalışan ilk kaloriferli müdür lojmanları, amatör kümede yer alan Aydın Tekstil futbol takımı ilklerdendi.
Çok iyi futbol oynayanlar fabrikaya işçi olarak alınır, böylece birçok amatör takım maddi sorunlarla boğuşurken, fabrika destekli Aydın Tekstilspor, kendi sahasına sahip, güçlü takım olarak her yıl şampiyonluk kupasını fabrika müzesine götürürdü.
İşçilerine düzenli yemek ve ulaşım servisi veren ve gece mesaisi içinde yemek servisine devam eden, ürettiği konfeksiyon ve kumaşları “ ordino “ adı verilen indirim kuponları ile ayrıcalık tanıyan tekstil fabrikası işsizliğin tek başvuru adresi olmuştu.
Siyasilerin tavassutlarıyla, fabrika ihtiyacından çok çalışan istihdam etmesi, makinelerinin ve üretim bantlarının eskimesi, çeşitlenen talepler ve buna bağlı daha ucuz ve seri üretim yapan Denizli ve Bursa da gelişen özel sektör tekstil piyasasında gelişmelere ayak uyduramayan Aydın Tekstil devi ekonomik krizlerinde etkisiyle, günden güne popülerliğini yitirerek, liderliği özel sektöre kaptırdı.
Bir hayli zor günler ve ekonomik sıkıntılar geçiren fabrika sonunda üretime son vererek, stoklarını fabrika binası önünde satış mağazasında sürdürdükten sonra derin bir sessizliğe büründü.
Mülkiyeti Tariş ve diğer küçük hisseli ortaklara ait tekstil fabrikasının yaklaşık 250 dönüm arazinin, 75 dönümü satılarak Forum A.V.M inşa edilmişti. Bu can suyu ile yeniden ayağa kalkması beklenen Aydın Tekstil, Tariş’in diğer ünitelerindeki zararları nedeniyle, revizyonu yapılamadığından tekrar üretime geçemedi.
1954 yılında 3 milyon lira sermaye ile kurulan ve dönemin Başbakanı Adnan Menderes tarafından açılan Aydın Tekstil Fabrikası, 50. yılında kapandı. Aydın Tekstil’in yüzde 99.9 hissesine sahip olan Tariş Pamuk Birliği dışında 684 ortağı bulunan Aydın Tekstil Fabrikası 2013 yılında Aydın belediyesinin aldığı kararla kentsel rekreasyon alanı olarak imar planında yapılan değişiklikle artık 173 dönüm alanındaki fabrika Efeler ilçesinin ve tüm Aydın’ın tek soluk alıp vereceği yeşil alan olarak hizmet verecek.
Pınarbaşı’ndan sonra Aydın Tekstil Fabrikası arazisi, İzmir Buca Göleti, Ankara Atatürk Orman Çiftliği, Malatya Mişmiş Parkı ve diğer benzerleri gibi kent içinde geniş park ve piknik alanı olacak.
Aydın Kültür Varlıkları Koruma Kurulu tarafından korunması gerekli kültür varlığı olarak tescilli ağaçlar ve binalar ise korunarak, gelecek nesile hizmet verecek.
Fabrikanın tamamen terkinden sonra duvarında asılı takvimde göre 2005 yılında ve tam bir buçukta duran saati ile tarihine son vererek dev tesis üç bekçiye emanet edildi. (MEHMET ÖZÇAKIR)
ÖNEMLİ NOT: Bu sayfalarda yayınlanan okur yorumları okuyucuların kendilerine ait görüşlerdir.