Takip Et

/>

SON DAKİKA

Türkiye'de 'kamu yararı' statüsü bulunan tek spor kulübü hangisi?

21 Kasım 2023, Salı 11:28
Son güncelleme: 21 Kasım 2023, Salı 12:49

     


Aydın Sivil Toplum Platformu (ASTO) Başkanı Veli Tiryaki, tvDEN’de yayınlanan ve gazeteci Emin Aydın’ın hazırlayıp sunduğu “Baş Başa” programına konuk oldu. Aydın'daki dernekler ve sivil toplum kuruluşları hakkında bilgiler veren Tiryaki, Türkiye'de kamu yararı statüsü bulunan tek spor kulübünün ise Ankaragücü olduğunu söyledi.

Tiryaki, 1999 yılında yaşanan “Marmara Depremi” ile birlikte sivil toplum örgütlerinde görev almaya başladığını açıkladı. Deprem felaketi zamanında bölgeye yaptıkları ziyareti hatırlatan Aydın Sivil Toplum Platformu Başkanı Veli Tiryaki, bu gibi afetlerde gönüllülüğün önemini fark ettiklerini kaydetti. Tiryaki, o dönemde ülke genelinde 318 tane Arama Kurtarma Derneği’nin kurulduğunu söyleyerek, AKUT’un o zamanki yöneticilerinden de büyük destek gördüklerini anlattı. Kurulan bu 318 dernekten sadece 10-15 tanesinin yaşamını sürdürebildiğini anımsattı.

PLATFORM DEVLETE VE YEREL YÖNETİME KATKI SAĞLIYOR

Başkan Tiryaki, “Devlet, sivil toplum örgütlerinin ortak bir alanda yürümelerini sağlamak için platform kurma diye bir hak tanıdı. Bu sivil toplum örgütlerinin platform oluşturması ile sivil toplum örgütleri güç birliğine gitmekte ve bu da onların karar alma mekanizmalarında yerel yönetimlerde birçok olayın çözümünde de katkı sağlıyor” ifadelerini kullandı.

“ORTAK PAYDA DEVLET, MİLLET VE VATAN”

Aydın Sivil Toplum Platformu Başkanı Veli Tiryaki, “O dönemde Ticaret Odası, Sanayi Odası ve birçok odanın da içinde bulunduğu platformlar oluşturuldu. Bu platformlar Aydın'ın eğitimine, üniversitedeki eğitime katkı sunacak sponsorlukları biz bu platformlar sayesinde sağladık. Yine Aydın'daki birçok önemli olayda bu sivil toplum örgütleri yerel yönetimler ile bazı mülki amirlik arasında çözüm merkezleri gibi çalıştık. Yani iki tarafın güvendiği kurumlar olduğu için. Başarılı işlere imza attık. Ben o yüzden sivil toplum örgütlerini önemsiyorum. Biz şu anda 125 tane derneğin oluşturduğu birliğiz. İçimizde 18 tane de kamu yararına çalışan dernek var. Biz partiler üstü, siyaset üstü bir yapıyla şu anda işlevlerimizi devam ettiriyoruz. Platformumuzun ortak iletişim sayfası var. Bunlar valiliğin oluşturduğu bir yapı bünyesinde devam ediyor ve başarılı olduğumuzu düşünüyorum. Çünkü farklı amaçlarla kurulmuş dernekler ortak payda devlet, millet ve vatan olduğunda ortak amaçlar için çalışabilmekte. Burada her düşünceden arkadaşımız aramızda” diye konuştu.

Kooperatiflerin STK olarak adlandırılamayacağını söyleyen başkan Tiryaki, bunların ticari amaçla faaliyet yürüttüklerini belirtti. Spor kulüplerinin de STK çatısı altında olduğunu kaydeden Tiryaki, kamu yararı statüsünde bulunan derneklerin son dönemde arttığının da altını çizdi. Tiryaki, "Türkiye'de kamu yararı statüsü bulunan tek spor kulübü derneği Ankaragücü'dür" dedi.

Aydın’da bir yıl önce bin 415 tane STK varken şimdi bin 100 tane STK kaldığını bunun nedeninin de spor kulüplerinin statüsü gereği Gençlik ve Spor Müdürlüğüne aktarılması olduğunu belirten Tiryaki şöyle devam etti:

TÜRKİYE’DE SİVİL TOPLUM ÖRGÜTLENMESİ NASIL BAŞLADI?

“Türkiye devlet yapısı itibariyle halk örgütlenmesine zayıf olan yapı. Dünyada halk örgütlenmeleri sendika ve sivil toplum örgütleri çok eskiden başlamasına rağmen Türkiye'de 1906 yılında ilk sivil toplum örgütlerinin yapılanmasına izin verilmiş. Ama çok enteresandır ki yine de örgütlenememişler. Daha sonra hatta memur sendikacılığı ile ilgili darbe ile yapılmış ama 1961 anayasası insan hakları ve toplumsal örgütlenme nedeniyle, günümüz yasalarından daha özgürdü. Darbe yasası olmasına rağmen 1961 yılında sendikaların örgütlenmesine izin çıkmış. Ancak çok enteresan 1965 yılına kadar sendikalar örgüt kuramamış. Hiçbir üye bulamamışlar. Yani yasal hakları olmasına rağmen 1965 yılında ilk defa yine de benim önceden çalıştığım kurumun personeli ve öğretmenler Türk öğretmenler Sendikası ve Türkiye Posta Çalışanları Sendikası kurulmuş. Onlar 1965'te kurulmuş. Fakat tam örgütlenmelerini yapacağı zaman, 1971’de devlet o yasayla da yeni bir darbe anayasası hazırlanmış demişler ki ‘sendikalar kurulamaz ve yapılamaz.’

“SENDİKALAR ARTIK DERNEĞE DÖNÜŞTÜ”

12 Eylül 1980 öncesinde sendikalaşma artmış. Fakat o dönemde de ideolojik sendikalaşma artmış. Sizlerin de çok eleştirdiğiniz, kamuoyunda da çok konuşulan sendika ağaları ortaya çıkmış. Siyasi partilerin arka bahçesine dönüşmüş ve maalesef Türkiye'deki çok önemli birçok kuruluşlar bu yüzden zarar görmüş. İzmir'de 1978-79 yıllarında Tariş ve Tekstil sendikacılarının grevinde öyle duruma gelmiş ki dış etkiler veya siyasi müdahalelerle işçiler fabrikaları tahrip etmişler. 1980 yılından sonra da devlet sendikacılığı biraz daha zorlaştırmış ve maalesef şu anda günümüzde kamu kurumlarının dışında çok sendikalaşma kalmadı ve sendikalar artık pasifize edilmiş durumda. Çok da işlevleri yok bence, derneğe dönüşmüş durumdalar.”

DERNEKLERİN YÜZDE 40’I İNANÇ TEMELLİ KURULUŞ

“18 dernek sınıfı var. Bunların en önemlilerinden bir tanesi, inanç temelli kuruluşlar. Türkiye'de en fazla bunlar, yani yüzde 40'ını oluşturuyor. Türkiye'de şu anda yüz bir bin dernek var. Yaklaşık 40 bini inanç temelli kuruluş. Ve bunun en fazla yoğun olduğu yerler coğrafik olarak Karadeniz ağırlıklı, Konya ağırlıklı ve İç Anadolu Bölgesi. Mevcut derneklerin yaklaşık yüzde 37'si 40'ı bu bölgelerde daha yoğun. Hatta bazı yerlerde yüzde 70'e kadar. Yani her yüz dernekten 70 tanesi tarikatlara, cemaatlere ve bir de cami yaptırma dernekleri olarak inanç temelli kuruluşlara giriyor.” (SELİME AYDEMİR)


HABER VİDEOLARI






 
Son Eklenen Haberler