Takip Et
  • 3 Mayıs 2025, Cumartesi 09:40

Aydın’ın jeolojik gerçeği: Deprem, jeotermal ve yapılaşma tehlikesi

Aydın’da jeoloji mühendisleri bir süredir uyarıyor, risk göz ardı ediliyor. tvDEN ekranlarında gazeteci Emin Aydın’ın sunduğu Baş Başa programının bu haftaki konuğu Jeoloji Mühendisleri Odası Aydın İl Temsilcisi Salih Kaymak oldu. Program boyunca yerin altındaki hareketlilikten, Aydın’ın jeolojik yapısına, yapı stoğundaki risklerden jeotermal enerjiyle ilgili tartışmalara kadar birçok başlık detaylı biçimde ele alındı.

“DEPREM ÜLKEMİZİN BEKA SORUNU”

“Deprem, bu ülkenin sadece bir doğa olayı değil, bir beka meselesidir.” diyen Jeoloji Mühendisi Salih Kaymak, yer kabuğundaki kırıklar olan fay hatlarının zamanla biriktirdiği enerjinin, ani boşalmalarla depreme yol açtığını vurguladı. Türkiye'nin, özellikle de Ege Bölgesi'nin jeolojik yapısı gereği bu riski sürekli taşıdığını ifade eden Kaymak, “Menderes grabeni gibi eşine az rastlanır jeolojik yapılar üzerinde yaşıyoruz. Aydın’ın büyük kısmı aktif fayların tam üzerinde” dedi.

AYDIN’IN TAMAMI FAY ÜZERİNDE

Jeoloji Mühendisleri Odası’nın 2021 yılında yayımladığı “Fay Üstünde Yaşayan Kentler” raporuna göre Aydın, Türkiye’deki en riskli şehirlerden biri. Kaymak’a göre Aydın ili genelinde, özellikle Buharkent’ten Kuşadası’na kadar uzanan hat boyunca aktif faylar yer almakta. Nazilli, Köşk, Efeler, Germencik, İncirliova gibi ilçelerin büyük bölümü doğrudan bu fayların üzerindeyken; Çine, Karpuzlu, Bozdoğan ve Didim gibi ilçelerde de farklı zemin özelliklerine sahip faylı alanlar bulunuyor.

“AYDIN OVASINA YAPILAŞMA RİSKLİ”

Salih Kaymak, Aydın Ovası'nın yapılaşma açısından son derece riskli olduğunun altını çizerek şunları söyledi:

“Ovada yerleşim demek, depremin etkisini katlayarak hissetmek demek. Zemin iyileştirmeleri yapılsa da, bu alanlarda yapılaşma ekstra maliyet, ekstra mühendislik çabası ister. Bu nedenle daha sağlam zeminlerde şehirleşmeye yönelmek gerekiyor.”

Kaymak, Aydın’ın güneyinde yer alan Baltaköy, Savrandere gibi bölgelerin jeolojik açıdan daha güvenli olduğunu, yeni TOKİ projelerinin bu yönelime işaret ettiğini ifade etti.

“YAPI DENETİMİ EKSİK, MÜHENDİSLİK DIŞINDA”

Yapı denetim sisteminin içeriğinde jeoloji mühendislerinin zorunlu olarak yer almamasını “mesleki bir eksiklik” olarak değerlendiren Salih Kaymak, “Zemin etütlerini yapanlar biziz, ama yasal zorunluluğumuz yok. Bu durum bir kanayan yaradır. Jeoloji mühendisleri yapı denetim süreçlerinde mutlaka yer almalıdır” diye konuştu.

FAY YASASI NEDEN ÇIKMIYOR?

Aydın’ın siyasetçilerini de eleştiren Kaymak, “2019 yerel seçimlerinden bu yana tüm siyasi partiler aktif fay hatlarının üzerine yapılaşmayı yasaklayacak bir ‘Fay Yasası’ vaadinde bulundu ama hiçbir adım atılmadı” dedi. Halkın beklentileri ile siyasi iradenin tutumunun doğrudan ilişkili olduğunu söyleyen Kaymak:

“Halk EYT kadar, cam filmi kadar depreme hazırlık konusunda istekli değil. Bu da siyasetçinin önceliğini belirliyor.”

JEOTERMAL ENERJİ TARTIŞMASI: FAY MI TETİKLENİYOR?

Programda Aydın’daki jeotermal faaliyetler de detaylı biçimde ele alındı. Jeotermalin fay hatlarıyla iç içe geçmiş bir yapıda ilerlediğini belirten Kaymak, jeotermal kuyuların yeraltındaki sıcak suya ulaşabilmek için aktif faylara yakın yerlerde açıldığını söyledi. Reenjeksiyon işlemleri sırasında 1-2 büyüklüğünde mikro depremler gözlemlendiğini ifade ederek:

“Bir jeotermal santralin olduğu yerde zaten bir fay vardır. Bu da oranın yerleşime uygun olmadığının göstergesidir” dedi.

“JEOTERMAL UYGUN KULLANILMAZSA ZARAR VERİR”

Jeotermalin yalnızca elektrik üretimi için değil; tarım, seracılık, ısıtma ve sağlık gibi çok sayıda alanda da kullanılabileceğini söyleyen Kaymak, Aydın’ın sadece elektrik üretiminde kullanılıyor olmasının büyük bir fırsat kaybı olduğunu söyledi. Bu konuda halkın ilgisizliğini ve karar vericilerin yetersizliğini de eleştirdi:

“Jeotermal doğru kullanılmazsa zarar verir. Mevzuata uygun kullanılırsa sonsuz bir kaynaktır. Ancak Aydın halkı doğalgazı daha çevreci görüyor, jeotermal ısıtma talebi yok denecek kadar az.”

“YERALTI SUYU SORUNU KAPIDA”

Kaymak, Aydın’da artan kuraklık ve yanlış sulama nedeniyle yeraltı sularının tehlikeli biçimde azaldığını belirtti:

“Yeraltı suyu seviyesi geçmiş yıllara göre ciddi biçimde düştü. Bu ikinci büyük çevre felaketimiz olabilir. Ziraat mühendisleriyle birlikte çalışarak sürdürülebilir tarım sulama politikaları geliştirmemiz gerekiyor.”

BELEDİYELERE ÇAĞRI: “MÜHENDİS İSTİHDAM EDİN”

Aydın’da yalnızca birkaç belediyede jeoloji mühendisi istihdam edildiğini belirten Salih Kaymak, yapılaşmada riskin azaltılması için bu sayının artırılması gerektiğini vurguladı:

“17 belediyemiz var, ama sadece 3-4’ü jeoloji mühendisi çalıştırıyor. Bu kabul edilemez. Hem merkezi hem yerel yönetim, bu konuda adım atmalı.”

JEOTERMAL ÇALIŞTAYI YAPILSIN

Program sonunda gazeteci Emin Aydın’ın “Jeotermal konusunu uzmanlarla bir arada tartışalım” önerisine olumlu yanıt veren Salih Kaymak, Jeoloji ve Jeofizik Mühendisleri Odalarının birlikte organize edeceği bir canlı yayına açık olduklarını belirtti. (ERDAL AYDIN) 

ÖNEMLİ NOT: Bu sayfalarda yayınlanan okur yorumları okuyucuların kendilerine ait görüşlerdir.