Günlük hayatımız gerginlik ve anksiyeteye yol açacak pek çok şeyle dolu. Geçim zorluğu, gelecek kaygısı derken birde hükümetsiz kalma endişesi başladı. Oysa dünya da 100 yaşını geçmiş hangi insana sorsalar reçete hep aynı. Stresten uzak yaşamak. Bu son derece zor bir iş. Ben bugün sizlere stres ve kaygı bozukluğu (anksiyete )ile başa çıkmak için doğal bir yol önereceğim.

Aromaterapi sağlık ve kendimizi iyi hissedebilmek için esansiyel yağlardan yararlanma bilimi. Esansiyel yağlar çiçekler ve bitkilerden elde edilen konsantreler ve bunların aktif bileşenleri demek.

Solunum yoluyla içe çekmek ya da bu yağları masajda kullanmak popüler kullanım şekilleri. Anksiyeteye çok iyi geldikleri tespit edilmiş. İlaçlı tedavide yaygın olarak benzodiazepin grubu (atılan, xanax, valium, nervium v.s.)ilaclar kullanılıyor ve tabi yan etkileri var. Oysa Aromaterapi yan etki yönünden son derece masum.

Ameliyat öncesi anksiyete mi yaşıyorsunuz, alın size bergamot yağı. Diş doktoru koltuğu sizi ürkütüyor mu portakal çiçeği yağı öneriyorlar. Ya da lavanta yağını aynı amaçla kullanabilirsiniz. Gül yağı, limon yağı, sandal ağacı yağı diğer alternatifler.

Bu tedaviyi Aromaterapistle yürütmek en doğrusu. Ama evde uygulama için, havalandırma cihazlarının içine koymak, sıcak su dolu tencereye damlatıp içine çekmek ya da masaj yağları ile dilue edip vücudu ovmak ideal yöntemler.

Aromaterapide, migren ataklarında yeşil elma yağı, hafızayı güçlendirmek için nane yağı, ağrı giderici olarak lavanta yağı da kullanılabilir.

Bol probiotikli, hayvansal omega 3’lü beslenme, egzersiz, yoga ve meditasyon da anksiyete bozukluğuna karşı çok etkin. Özellikle düzenli meditasyon yapanlarda beynin kaygı üretim merkezi olan amigdalanın küçüldüğü tespit edilmiş.

Ne dersiniz meclis koridorlarında ve parti genel merkezlerinde portakal çiçeği ve lavanta kokuları olsa daha mutlu insanlar ülkesi olur muyuz?