Ege Bölgesi illerinde bulunan Kadın Sivil Toplum Örgütleri’nin ortak bir platformda bir araya gelerek bilgi alışverişinde bulundukları 8'inci Ege Kadın Buluşması’nın sonuç bildirgesi açıklandı.

Muğla’da gerçekleştirilen Ege Kadın Buluşması’na, Aydın’dan katılan kadın sivil toplum örgütlerinin temsilcilerinin önerileri ile Aydın sekreteryası olarak Adnan Menderes Üniversitesi (ADÜ) Kadın Sorunları Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürü Yrd. Doç. Dr. Ayten Can Tunalı seçildi. Bu toplantıda 9'uncu Ege Kadın Buluşması’nın 22- 23 Şubat 2014 tarihlerinde Aydın’da yapılmasına karar verildi. 9'uncu Ege Kadın Buluşması ADÜ Üniversite Kadın Sorunları Uygulama ve Araştırma Merkezi tarafından organize edilecek.

Muğla Kadın Meclisi'nin ev sahipliğinde gerçekleşen 8'inci Ege Kadın Buluşması, 5 ilden, 42 kadın örgütünden toplam 60 katılımcıyla gerçekleşti. Toplantı sonunda açıklanan sonuç bildirgesinde:
“İki gün boyunca, ‘Sağlıkta dönüşüm politikalarının kadın sağlığına etkileri’, ‘Başkanlık Sistemi ve Parlamenter Sistemin Kadınların Yurttaşlık Haklarına ve Siyasal Katılıma Etkileri’, ‘Yerel Siyasette Kadınların Güçlenmesi’ konularında bilgi sahibi olduk. Aynı zamanda Muğla’da yapılan Kadına Yönelik Şiddetin Önlenmesi Çalıştayı ve Yerli Tohumların Yaygınlaştırılması çalışmalarını öğrendik. İki başlık altında atölye çalışmaları yaptık ve kararlar aldık. Kadın emeği ve istihdam. Yerel siyasette kadının güçlenmesi; durum sorun ve öneriler. Kadınlar üretiyoruz, örgütleniyoruz, emeğimizin karşılığını ve güvence istiyoruz. Aydın, Manisa ve Muğla’da kırsal kesimde kadınların güvencesiz, sigortasız, vasıfsız ve düşük ücretli çalıştıklarını; özellikle bu alanda göçle gelen ve mevsimlik tarım işçisi olan kadınların ataerkil yapı altında çok zor koşullarda çalıştıklarını saptadık" şeklinde açıklamalar yer aldı.

Tekstil sektöründe özellikle İzmir ve Denizli’de kız çocuklarının ilköğretimden sonra, evlenmeden önce, vasıfsız işçi olarak çalıştırıldıklarının da saptandığına değinilen bildirgede, "Muğla dışında tüm Ege illerinin yoğun göç aldığı, İzmir ve Aydın’da göçün iki yanlı olduğu tespit edildi. Ev eksenli çalışanların, beceri geliştirme, tasarım-ürün geliştirme, sunum ve pazarlama, sosyal güvence açısından sorunlar yaşadıkları saptandı” ifadelerine yer verildi.

Kadın örgütlerinin taleplerine de yer verilen bildiride, “Tarımda çalışan kadınların sosyal güvence altına alınmaları ve vasıflı hale getirilmelerini. Göçle gelen mevsimlik tarım işçilerinin geleneksel dayıbaşılık sisteminden kurtarılarak sosyal güvence kapsamına alınmalarını, sağlık ve eğitim ihtiyaçlarının acilen karşılanmasını. Tekstilde çalışan kadınların ve kız çocuklarının vasıflı ve sosyal güvenceli koşullarda iş sürekliliklerinin sağlanmasını. Ev eksenli çalışan kadınların iş sürekliliğinin sağlanabilmesi, sosyal güvenceye kavuşmaları için gerekli yasal düzenlemelerin yapılmasını. Beceri geliştirme, ürün çeşitlendirme ve pazarlama konusunda eğitim, danışmanlık, vergi muafiyeti, kira desteği gibi yollarla kadınların desteklenmesini. Yerel yönetimlerin ev eksenli çalışan kadınlara ortak üretim atölyesi, satış noktası gibi mekân olanakları ile destek olmalarını. Kadınlar için kolay ulaşılabilir, geri ödeme koşulları esnetilmiş kredi olanakları yaratılmasını ve mikro kredi veren kurumların tanıtılması ve yaygınlaştırılmasını istiyoruz" denildi.

Yerel siyasette kadınların ve kadın ihtiyaçlarının temsil edilmediğinin de vurgulandığı bildiriye şu şekilde devam edildi:
"Aydın, Muğla ve Manisa ‘da Belediye Meclislerinde hala Toplumsal Cinsiyet Eşitliği Komisyonlarının bulunmadığını gördük. Afyon, Kütahya ve Uşak’taki durumu öğrenmeyi hedefledik. Önümüzdeki yerel seçimlere kadar illerimizdeki kadın örgütleri ile bir araya geleceğiz ve ortak taleplerimizi belirleyip Belediye Meclisi toplantılarına düzenli olarak katılacağız. Buralarda cinsiye duyarlı bütçe, Kadın ve çocuk dostu kent, Belediyelerde kadın-erkek eşitliği birimlerinin kurulması, Belediye Meclislerinde Toplumsal Cinsiyet Eşitliği daimi komisyonlarının kurulması ve belediye meclisinde eşit temsil, Kadın sivil toplum kuruluşlarının desteklenmesi, öncelikli taleplerimiz olacak. STK’ların, kadın meclislerinin ve siyasi partilerin üniversite desteğiyle siyaset okulu açmalarını, Yerel yönetimlerin, kadın projelerinin hayata geçirilmesi için STK iletişim birimleri kurmalarını ve bu ofislerde STK’lardan gelen elemanların istihdam edilmesini, Kadın seçmenlerin özellikle sağlık, eğitim ve siyaset konularında bilgilendirilmeleri amacıyla muhtarlarla işbirliği içinde toplantılar yapılmasını, Mahallelerde çocuk ve yaşlı gündüz bakım evlerinin yaygınlaştırılmasını ve Yerel siyasette başarılı olmuş rol modelleri ile deneyim paylaşmayı istiyoruz.” (iha)