Bu tarihi bir sözdür, açıklamadır!

Laikin canhıraş biçimde bu sözü unutturmak, gündemden uzaklaştırılmak üzere çaba harcanmaktadır. Hatta bu sözü söyleyen kişi, sözü ettikten hemen sonra susturulmuştur nedense…

Balık hafızalı bir toplum olduğumuz söylenegelir.

Ben de içtenlikle buna katılanlardanım. Dün söylediğimizi bugün unutan, hatalarımızı bir türlü sineye çekip özeleştiri yapamayan kibir yumağı yığınlara dönüştük şu son yıllarda. “Kandırıldık” safsatası ile geçmişin tüm günahlarını başkalarının sırtına yükleyerek, sütten çıkmış ak kaşık edası ile süzüm süzüm süzülmekteyiz…

“Ekmeleddin olayı bir tuzaktı” sözünü geçtiğimiz hafta CHP yönetiminin en etkin isimlerinden biri olan Özgür Özel söylemiştir.

Az önce de belirttiğim gibi anında sus pusa dönüştü. Peki, ne demişti tam olarak cümlelerini anımsatalım isterseniz…

“Ekmeleddin İhsanoğlu olayı özel bir konjonktürde yaşanmış, MHP'nin demokrasiye kurduğu tuzak, kasis ve o günün şartları... Doğru olsa sonuç bu olmazdı. Demek ki Ekmeleddin İhsanoğlu gibi bir adayımız olmayacak. Bizim adayımız partiden hiç fire vermediği gibi ilk turda beklenenin çok üzerinde bir başarı sağlayarak, esas başarısı da seçime katılım oranını Cumhuriyet tarihinin en yüksek noktasına çıkaracak bir adayımız olmalıdır” dedi.

Bu tarihi bir açıklamaydı ve hiç kimse bu sözün gündem oluşmasını istemedi farkında mısınız? Ekmeleddin olayının bir tuzak olduğunu ve bu tuzağa kendileri düştüğü gibi; milyonları da peşinden sürükleyerek tuzağa düşmelerine vesile olduklarını koca bir parti sonunda kabul ediyor. Vah ki vah!

Niçin vah biliyor musunuz? Balık hafızalı olmayanlar geçmişi unutmadıkları gibi, o malum seçim dönemini de asla unutmazlar.

Ben yerel medyada köşe yazıları ile bu tuzağı haykıran istisna isimlerdenim. Bekir Coşkun ise yaygın medyada halka ışık tutan koca yürekli yazar. İşte bizim gibi “Ekmeleddin bir tuzaktır” çığlığını atan aydınlar malum bilge sosyal demokratlar tarafından neredeyse vatan haini olarak ilan ediliyorduk. Ediliyorduk diyorum ona güçleri ve cesaretleri yetmediği için, dik duruşumuzu bildikleri için güçleri yetmedi. Bizler, Ekmeleddin dayatmasını yapıp “tıpış tıpış oy vereceksiniz” diyene hayatının hatasını bir tokat gibi yüzüne vuranlardık. 1993 yılında yobazlar tarafından öldürülen Uğur Mumcu’nun İhsanoğlu hakkında yazdıklarını; İslamcı örgütleri anlattığı Rabıta kitabının 188-189 uncu sayfalarında anlattıklarını öngörüsüz sosyal demokrat kardeşlerin burunlarına dayamıştık.

Onlar sadece öfke krizi içerisinde bizlere dayanaksız biçimde saldırmayı yakıştırmışlardı kendilerine. Peki, ne oldu; keser döndü sap döndü, tarihi bir açıklama ile tuzağa düştüklerini itiraf etmek durumunda kaldılar. Ve ne trajikomiktir ki böylesi tuzaklara düşerek, iktidarın her seçimde yükselerek kazanmasına en büyük faktör oldular. Yurtseverliklerinden asla kaygı duymadığım; lakin haksız tavırlarına maruz kaldığım arkadaşlarım (CHP Eskişehir Milletvekilleri Gaye Usluer, Utku Çakırözer, Cemal Okan Yüksel ve Ankara Milletvekili Bülent Kuşoğlu) bana bir özür olsun borçlu değiller mi?

Şimdi de %60 ile seçimi kazanacaklarını, seçimlerde en ufak bir hile hurda olmayacağını kesin bir dille gündeme getiriyor…

Biliyorum bazıları yine bana ve benim gibilere öfke saçacaklar ama ben yine doğru bildiğimi haykırıp tarihe not düşmek istiyorum. Salıdan salıya kameralar karşısında yaptığınız açıklamaların halkın büyük bir bölümü üzerinde zerre kadar olumlu etki yapmadığını gözlemliyorum. Sizi umut olarak gördüklerini düşünmüyorum çünkü çok iyi tanıyorum bu halkı. Bu artık son hatanız gibi geliyor bana…

OZANCA

ÇOK İNSAN GÖRDÜM

Çok nankör gördüm dünyada

Hiç biri kedi değildi

Ve dünyada hiçbir kedi

Asla insan kadar kör değildi… Şinasi KULA