Aydın’ı kurtaracak olan Ahmet’in, Mehmet’in, Fatma’nın, Zehra’nın egosu değil.
Aydın’ı kurtaracak olan ortak akıl, kolektif düşünce ve toplumsal mutabakatla gerçekleştirilecek iş ve eylemler.
Yıllardır herkesin ayrı telden çaldığı, herkesin kendi cumhuriyetini ilan ettiği bu şehrin geldiği noktayı, hep birlikte üzülerek görüyoruz.
Bu şehirde bırakın parti, oda ve dernek içi kavgaları, kendisiyle kavga edenler var.
Gölgesiyle savaşanlar var.
Kendisini bulunmaz Hint kumaşı sananlar var.
Bir koltuk, bir makam ele geçirip, üzerinde tepinenler var.
Var oğlu var…
Kişilere gereksiz mana yükleyenler var.
Kişiliklerini kişilerin çıkarlarına teslim eden kişilikler var.
Sahibine göre kişneyenler var.
Hep kişiler var.
Ahmet var.
Mehmet var.
Fatma var.
Zehra var.
Var da var…
“Haydi hep birlikte şu işin ucundan tutalım” diyen yok.
“O da bu işin ucundan tutacaksa, ben bırakıyorum” diyen çok.
Aydın’da birlik yok.
Aydın’da dirlik yok.
Aydın’da gelişme yok.
Aksine geri gidiş var.
Peki çözüm ne?
Öncelikle kişilerin ve sahibine göre kişneyenlerin Aydın’a bir şey kazandıramayacağını kabul etmemiz lazım.
Kişileri değil, sorunları konuşmamız lazım.
Kişileri değil, çözümleri konuşmamız lazım.
Kişileri değil, şehri geliştirip kalkındırmamız lazım.
Bir yerden ama hep birlikte başlamak lazım.
Gerisi olur gider…
ÖNEMLİ NOT: Bu sayfalarda yayınlanan okur yorumları okuyucuların kendilerine ait görüşlerdir.