Takip Et

‘MİMARLIK BÖLÜMÜ’ TERCİH EDECEKLER İÇİN REHBER

‘MİMARLIK BÖLÜMÜ’ TERCİH EDECEKLER İÇİN REHBER

Üniversite tercih dönemi içerisindeyiz. Özellikle ekonomik sıkıntılardan nefes almanın dahi zorlaştığı bir dönemde meslek seçmenin ne kadar zor olduğu ortada. Tabii iş olanaklarına ve kazanç durumuna göre meslek seçmek ne kadar yanlışsa sadece sevdiğin için bir mesleği seçmek de o kadar yanlış. İş seçmekle eş seçmeyi karıştırmamak lazım E bir de böyle hızlı ve hareketli bir dünyada bugünün olanakları ile yarınınkilerin asla aynı olamayacağını bilerek; bugünün şartlarına göre seçim yapmamalıyız. Meslek seçerken, mesleğin gerektirdiği bilgi ve becelerilerin kişinin ilgi alanları ile, iş yükünün kişinin çalışma potansiyeli ile, iletişim ve iş ağlarının ise kişinin karakter yapısı ile paralel olması son derece önemlidir. Bu paralelliğe göre seçilen meslekte başarılı olursunuz; hem seversiniz hem de iyi iş olanakları yaratır, iyi bir kazanç elde edersiniz. Bugün her meslekte, herhangi bir diğer meslektekinden daha mutlu olanın ve daha çok kazananın olması bu yüzdendir. Kişi kendini analiz ederek, bilinçli seçim yapmıştır. Bu nedenle kendini analiz edemediği çocukluk döneminden gelen ‘çocukluk hayali meslekler’de bireylerin mesleki başarısının daha düşük olduğu çeşitli çalışmalarla ortaya konmuştur.

Şimdi gelelim bu bilinçle mimarlık seçtiyseniz, üniversite tercihinizi nasıl yapmanız gerektiğine. Öyle ki mantar gibi türeyen niteliksiz mimarlık bölümleri ve arttırılan kontenjanlarla bir yılda mezun olan binlerce mimar olduğu göz önünde bulundurulunca, iyi ve doğru bir eğitime ulaşmanın zorluğu ve artan önemi ortaya çıkıyor. Tercih döneminde çokça soruyla karşılaştığım için rehber niteliğinde bu yazıyı hazırlamak istedim. Üniversite tercih ederken çok da dikkat etmediğimiz ama mesleğe adım attığımız anda farkını hissettiğimiz bazı kriterler var. Mesleğin çeşitli alanlarındaki tecrübelerime dayanarak, net ve anlaşılır olması için madde madde yazacağım;

1. Bilindiği gibi mimarlık, bilim ve sanat arakesitinde bir meslek alanıdır. Bu nedenle bölümün hangi fakülteye bağlı olduğu diğer mesleklere göre daha çok önem kazanır. Güzel Sanatlar, Tasarım ve Mimarlık Fakültelerine bağlı Mimarlık Bölümlerinde, sanatsal yönü ağır basan mimarlık eğitimi verilir. Mimarlık ve Mühendislik Fakültelerine bağlı Mimarlık Bölümlerinde, bilimsel/teknik yönü ağır basan mimarlık eğitimi verilir. Mimarlık Fakültelerinde ise bilimsel/teknik ve sanatsal açıdan eşit ağırlıklı olarak mimarlık eğitimi verilir. Meslek hayatında hangi alana yoğunlaşmak istiyorsanız ona göre tercih yapmalısınız. Henüz karar veremiyorsanız Mimarlık Fakültelerini önereceğim, daha sonrasında lisansüstü eğitimle yoğunlaşmak istediğiniz alanda uzmanlaşabilirsiniz.

2. Fakülteleri belirledikten sonra köklü üniversitelere yönelmenizi öneririm. Mimarlık bölümünün en az 20 yıl önce kurulmuş olmasına, fakülte dekanı ve bölüm başkanının mimar olmasına dikkat edin. Bu, üniversitenin eğitim anlayışı hakkında bilgi vereceği gibi, mimarlık eğitim modelinin ve sisteminin oturmuş olduğuna, ders içeriklerinin bu yönde geliştirilmiş olduğuna dair de bilgi taşır. Eğitimin ortasında değişikliklerle sekteye uğramış bir mimarlık eğitimi almak istemezsiniz.

3. Bu noktada akademik kadronun önemini vurgulamakta fayda var. Ne yazık ki bir tane dahi profesörü, doçenti olmayan mimarlık bölümleri, sadece 3-4 akademisyenle tüm derslerin verildiği bölümler bulunuyor ki asla tercih edilmemelidir. Mimarlıkta yüksek lisans ve doktora programları da açılmış olan üniversiteleri tercih etmeye çalışın; bu akademik kadronun da gelişmişliğini gösterecektir.

+Burada şuna da değinmeliyim; mesleki bilginin gelişmesinde akademisyenlerin katkısı kadar uygulama alanında olan bir diğer deyişle –piyasada olan- mimarların katkısı da önemlidir. Bu nedenle kimi mimarlık bölümleri, mimarlık ofisleri olan mimarları misafir öğretim görevlisi olarak proje derslerine davet etmeyi önemserler. Uluslararası tanınırlığı olan ya da Türkiye’de isim yapmış mimarlar, veyahut nitelikli projelere imza atmış ve akademisyenler tarafından öğrencilerle bilgi ve tecrübelerini paylaşmasının önemli olduğuna kanaat getirilmiş mimarlar derslerinize girerler. Bu büyük kazanımdır. Araştırmalarınızda kimlerden ders alacağınıza da önem vermelisiniz.

4. Mimarlık Bölümünde, kürsüden bir hocanın ders anlattığı ve öğrencilerin dinleyerek ve kitaptan çalışarak öğrendiği bir eğitim anlayışı yoktur. Örneğin, tüm öğrenilenlerin mimari projeye dönüştüğü ve öğrencilerin tabiriyle ‘en baba ders’ olan proje/tasarım dersleri, her bir öğrencinin farklı proje geliştirdiği ve hocanın birebir ilgilenerek kritik verdiği bir eğitim modeline sahiptir. Bu noktada sınıf nüfusu ön plana çıkar. Kimi üniversitelerde öğrenciler proje dersinde hocasından kritik alamaz çünkü sıra gelmez. Bunu özel ders gibi düşünün, matematikten ayda 2 saat özel ders alanla 8 saat özel ders alan aynı bilgi seviyesine ulaşamayacaktır. Bölüme alınan öğrenci sayısından bunu anlayamazsınız, çünkü kaç sınıfa bölüneceği ve her sınıfa kaç hoca verileceğini anlayamazsınız. Bunun için bölümde eğitim gören öğrencilerle görüşmenizi öneriyorum.

5. Kesinlikle %100 ingilizce eğitim veren bölümlere öncelik vermelisiniz. İçinde bulunduğumuz çağda hele ki mimarlık gibi tüm dünyada tarih boyu yapı ve bilgi üretimi olan meslekte yabancı dil önemi kaçınılmazdır. Bu nedenle 2. yabancı dil zorunluluğu olan mimarlık bölümleri sayısı da fazladır. Aynı perspektifle, üniversitenin ve bölümün uluslararası ilişkileri son derece önemli. Erasmus programı, yurt dışı staj olanakları, lisansüstü eğitim olanakları ve yurtdışı iş olanakları için aldığınız eğitim, fakültenizin kurduğu ağlar ve diplomanızın sağlayacağı referans büyük önem taşımaktadır.

6. Özellikle mimarlık bölümü için, tercih imkanınız varsa İstanbul, Ankara ve İzmir gibi büyükşehirlerde eğitim almak önemlidir. Kentlerin kozmopolit yapısı, tarihi ve kültürel katmanlarının çokluğu ve sosyal yapısındaki çeşitlilik eğitim sürecinde mimarlık algınızın gelişmesine tahmininizden daha büyük katkı sağlayacaktır. Öte yandan proje derslerinde geliştireceğiniz projeler de çoğunlukla okuduğunuz kentte olacağından tasarımlarınızda çok yönlü düşünme becerinizi geliştirecektir.

Sıkça karşılaştığım sorulardan biri de şu; “burslu özel mi, devlet mi?” Yukarıdaki kriterleri sağladıktan sonra inanın hiçbir farkı yok. Ancak tüm şartlar eşitse sanırım ben özel seçerdim, seçmişim de Tercih yapacak öğrencilerin streslerini iliklerime kadar hissediyorum, umarım kendileri için en doğru tercihleri yapacaklardır. Öyle olmasa bile, eğitim hayatlarındaki son 4 yıla göre tüm hayatlarını belirlemeye kendilerini asla zorlamamalılar. Her zaman farklı bir yolu denemek için fırsat vardır. Umarım yazdıklarım müstakbel meslektaşlarım için faydalı olur, herkese başarılı bir tercih dönemi diliyorum. 

ÖNEMLİ NOT: Bu sayfalarda yayınlanan okur yorumları okuyucuların kendilerine ait görüşlerdir.