Kuşadası Kadıkalesi (Anaia) Kazı Başkanı Doç. Dr. Suna Çağaptay, “Anaia’da Yeni Dönem Kazı ve Araştırma Çalışmaları” başlıklı sunumda 2022 yılından bu yana yürütülen arkeolojik, koruma ve belgeleme çalışmalarını anlattı. Sunum, yoğun katılımla gerçekleşti ve alanın kültür ile turizm açısından taşıdığı önem bir kez daha vurgulandı.
Ekosistemi Koruma ve Doğa Sevenler Derneği (EKODOSD) tarafından düzenlenen Çarşamba Söyleşilerinin bu haftaki konuğu, Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi Sanat Tarihi Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Suna Çağaptay oldu.
BİLİMSEL ÇALIŞMALAR DETAYLI ŞEKİLDE AKTRILDI
Çağaptay, “Anaia’da Yeni Dönem Kazı ve Araştırma Çalışmaları” konulu sunumunda 2022 yılından itibaren yürütülen bilimsel çalışmaları detaylı şekilde aktardı. Kazı Başkanı Çağaptay, Kadıkalesi’nde yer alan ve 2022’de kazı ile belgeleme süreci tamamlanan anıtsal kiliseyi taşıyan tonozlu alt yapıya ilişkin arkeolojik değerlendirmeler yaptı. Sunumda, Kültür ve Turizm Bakanlığı izniyle, Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi adına yürütülen disiplinlerarası araştırmalarda elde edilen veriler paylaşıldı. Kazı alanında yapılan incelemeler sonucunda, alt yapıda saptanan çeşmelerin yardımıyla buranın bir ayazma (kutsal su pınarı) olduğunun anlaşıldığı belirtildi. Duvarlarda yer alan Eski Ahit sahneleri ve 5. yüzyıla tarihlenen yazıtın, yapının kamusal önemini ve ibadet işlevini ortaya koyduğu ifade edildi. Sunumda ayrıca, söz konusu yapının yapay zeka, polycam 3 boyutlu belgeleme ve lidar taraması ile kayda alınan video gösterimi katılımcılarla paylaşıldı.
VATANDAŞLARDAN YOĞUN İLGİ
Yoğun ilgiyle takip edilen etkinlikte sunumun ardından soru-cevap bölümü gerçekleştirildi. Katılımcılar, Anaia’nın kültür ve din turizmi açısından önemine dair görüşlerini dile getirdi.
Sunumun sonunda, Doç. Dr. Suna Çağaptay’a, Kazı Başkan Yardımcısı Doç. Dr. Filiz İnanan ve Dokuz Eylül Üniversitesi Arkeoloji Bölümü öğrencisi Nurdan Demir tarafından EKODOSD teşekkür belgesi takdim edildi.
KADIKALESİ'NİN KORUMASI İÇİN ÇAĞRI
EKODOSD, Kadıkalesi’nin yanı sıra Kocagöl ve Sevgi Plajı gibi doğal alanların korunmasının önemine dikkat çekti. Kuşadası sahilinde hızla artan yapılaşmalara karşı bu alanların doğal ve arkeolojik değerleriyle geleceğe taşınması gerektiği vurgulandı. Dernek yetkilileri, bu sorumluluğun yalnızca kamu kurumlarına değil, sivil toplum örgütlerine ve tüm Kuşadalılara ait olduğunu ifade etti. (İREM DELİCE)
ÖNEMLİ NOT: Bu sayfalarda yayınlanan okur yorumları okuyucuların kendilerine ait görüşlerdir.