III. Uluslararası Mitoloji Film Festivali’nin İzmir’de başlayan serüveni, 25 Eylül’de Aydın’a taşındı. Efeler Belediyesi’nin desteğiyle hem kent merkezinde hem de Tralleis Antik Kenti’nde gerçekleşen program, sabah saatlerinden akşama kadar sanatseverlere unutulmaz anlar yaşattı. Festival, çocuklara yönelik animasyon filminden antik masallara, konserlerden akademik söyleşilere kadar geniş bir yelpazede ilerledi.
ÇOCUKLARLA BAŞLAYAN FESTİVAL HEYECANI
Program sabah 10.30’da, Nevzat Biçer Konferans Salonu’nda Japon yönetmen Gorō Miyazaki’nin “Earwig’in Şarkısı” filmiyle başladı. Studio Ghibli’nin 3D animasyon tekniğiyle hazırlanan yapım, meraklı ve güçlü bir kızın kendine yol arayışını masalsı bir anlatımla aktardı. Festival ekibi, bu seçimin çocuklara mitolojinin büyüsünü ulaştırmayı amaçladığını ifade etti.
TROYA MİTİ PERDEYE YANSIDI
Öğleden sonra ise yönetmen Ülkü Sönmez imzalı “HisTroy” filmi izlendi. Film, Truva destanını yalnızca kahramanlardan değil, sıradan insanlardan bakarak yeniden yorumladı. Yönetmenin amacı, geçmişle bugünün kesiştiği noktalarda kişisel ve toplumsal belleği görünür kılmaktı. İzleyiciler, bu farklı bakış açısının kendilerine mitleri yeniden düşündürdüğünü dile getirdi.
“ANTİK KENTLERLE BAĞ KURMAK İSTEDİK”
Festival Direktörü Gülşah Elikbank, Tralleis’te düzenlenen etkinliklerin amacını şu sözlerle açıkladı:
“Festivalimizin hedeflerinden biri antik kentlerle günümüz arasında bağ kurabilmekti. Aydın’da, Tralleis’te bunu gerçekleştirmek bizim için çok değerli oldu. Bir film festivali şemsiyesi altında müziği, edebiyatı, masalı ve akademiyi buluşturmak bizim en kıymetli kazanımımızdı. Eski Aydınlıların ilgisi de bu anlamda bizi çok mutlu etti.”
Ege Üniversitesi öğretim üyesi Prof. Dr. Pınar Fedakâr, mitlerin yalnızca geçmişin ürünü olmadığını vurguladı:
“Mitoloji hep kadim hikâyeler olarak algılanır. Oysa mitler dün olduğu gibi bugüne de, geleceğe de seslenir. Onlar insanlığın ortak hikâyesidir. Bu yıl festivalimizin kitabında da farklı disiplinlerden yazarlarla birlikte bu yönünü ele aldık. Burada yapılan konuşmalar, masallar ve konserler de aslında o ortak hafızanın farklı yüzlerini gösteriyor.”
Fedakâr ayrıca, festivalin çok katmanlı yapısına işaret ederek,
“Bugün Aydın’daki bu etkinlik, filmden müziğe, masaldan akademik tartışmaya kadar pek çok boyutu bir araya getirdi. Tralleis’te olmak, insanlık hafızasının kadim taşlarıyla bugünü buluşturmak açısından çok özel bir anlam taşıyor,”
dedi.
Sanat Yönetmeni Gökmen Küçüktaşdemir de, bir yıllık emeğin karşılığını aldıklarını vurguladı:
“Dün İzmir’de üç günlük programı tamamladık. Bugün Aydın’da çocuklarla film izledik, ‘HisTroy’u gösterdik ve şimdi Tralleis’teyiz. Burada konser, söyleşi ve masal etkinlikleriyle festivalin en özel anlarını yaşıyoruz. Bu antik kentin büyüsü herkesi etkiliyor.”
İSVEÇLİ İKİLİ YOJULİET BÜYÜLEDİ
Günün en dikkat çeken anı, Tralleis Antik Kenti’nde sahne alan İsveçli ikili YoJuliet oldu. Sessiz filmlere canlı müzikleriyle eşlik etmesiyle tanınan grup, yaylılar, piyano ve elektronik dokuları harmanladıkları performansıyla izleyenleri büyüledi.
Konser sonrası röportaj veren sanatçılar, Aydın ve Tralleis hakkında çarpıcı değerlendirmelerde bulundu. “Burada olmak bizim için büyük bir onurdu” diyen ikili, sözlerine şöyle devam etti:
“Tralleis’te konser vermek çok güçlü bir deneyimdi. Dağların, tarihin ve toprağın hissiyatını içimizde hissettik. Bu atmosfer müziğimize farklı bir ağırlık kattı. Daha önce çaldığımız hiçbir mekân böyle bir etki yaratmamıştı.”
YoJuliet üyeleri ayrıca, bir sonraki gelişlerinde özel bir sürpriz yapmak istediklerini de dile getirdi:
“Buranın hikâyesinden ilham aldık. Eğer tekrar gelirsek, burada yazılmış şarkılardan birini repertuvarımıza katmak ve burada çalmak istiyoruz. Aydın’a ve Tralleis’e yeniden dönmeyi mutlaka arzuluyoruz.”
HİTİT MASALLARIYLA ANADOLU’NUN SESİ
Konserin ardından arkeolog-yazar Özlem Ertan, “Hitit Masalları” başlıklı sunumuyla sahne aldı. Ertan, Hititlerin Orta Anadolu’dan Batı Anadolu kıyılarına kadar geniş bir coğrafyaya yayıldığını hatırlatarak şunları söyledi:
“Aydın da Hititlerin egemenliği altındaki bölgelerden biriydi. Bugün bu kadim halkın masallarını burada paylaşarak anılarını canlandırıyoruz. Bu masallar binlerce yıl öncesinden günümüze uzanan kültürel bir mirastır.”
“MİTLER SADECE GEÇMİŞ DEĞİL, GELECEĞE DE SESLENİR”
Masal dinletisinden sonra saat 18.30’da düzenlenen “İnsanlığın Ortak Hikâyesi” başlıklı panelde Prof. Dr. Pınar Fedakâr, Prof. Dr. Aynur Civelek ve festival direktörü Gülşah Elikbank konuşmacı olarak yer aldı.
ANTİK TAŞLARIN ARASINDA GELECEĞE SES
Tralleis’teki programın ardından festival heyeti, Aydın’daki buluşmanın festival tarihine unutulmaz bir sayfa eklediğini dile getirdi. Antik kentin görkemiyle birleşen film, müzik, edebiyat ve masallar; sanatseverlerin belleğinde derin izler bıraktı.
FESTİVAL YOLCULUĞU SÜRÜYOR
Aydın’dan sonra festival 26 Eylül’de Manisa’da, 27-28 Eylül’de İstanbul’da, 29-30 Eylül’de ise Çanakkale’de gerçekleşecek. Troya Antik Kenti’ndeki kapanış töreninde yönetmen Derviş Zaim ve Prof. Dr. Necmi Karul’a “Ülgen (İyilik)” ve “Mergen (Bilgelik)” ödülleri takdim edilecek. (HAZEL BAYIK)
ÖNEMLİ NOT: Bu sayfalarda yayınlanan okur yorumları okuyucuların kendilerine ait görüşlerdir.