Takip Et

SON DAKİKA

ADÜ'de 'darbe sempozyumu' başladı

26 Mayıs 2017, Cuma 16:17

     


Adnan Menderes Üniversitesi'nin(ADÜ) ev sahipliğini yaptığı '27 Mayıs 1960'tan 15 Temmuz 2016'ya Darbeler, Geçmişten Günümüze Darbe Olgusu ve Millet Egemenliği Kültürü Uluslararası Sempozyumu' düzenlenen törenle başladı. Üç gün sürecek olan sempozyumun açılışında söz alan isimler, demokrasi ve milli irade vurgusu yaptı.

(FOTOĞRAFLAR İÇİN TIKLAYIN)

ADÜ Atatürk Kongre Merkezi'nde düzenlenen sempozyum, saygı duruşu ve İstiklal Marşı'nın okunmasıyla başladı. Ardından sempozyumun tanıtım filmi gösterildi. Açılış töreninde ilk sözü alan ADÜ Rektörü Prof. Dr. Cavit Bircan, 3 gün sürecek sempozyumda 50 üniversiteden 150 bildiri sunulacağını belirtti.

Adnan Menderes Üniversitesi ismini taşımanın kolay olmadığını vurgulayan Bircan, "Bir darbeyle görevinden alınmış ve merhametsizce katledilmiş bir başbakanının ismini taşıyan bir üniversiteye rektör olmak gerçekten anlam itibarıyla, yüklediği emanet itibarıyla ayrı bir değer taşıyor. Biz ve ekibimiz 15 Temmuz’da nasıl dik durduysak Adnan Menderes isminin verdiği yükledir bu. Gerçekten bu emaneti hissediyoruz biz" dedi.

 

"DARBECİLERE DARBE YAPILDIĞINI GÖSTERDİK"

27 Mayıs 1960 darbesi sonucunda, Adnan Menderes ve arkadaşlarının idam edildiğini hatırlatan Bircan, "Çünkü onu katleden cunta rejimi Polatkan ve Zorlu’yla beraber asan cunta rejiminin uyguladığı zulümde halkımız şunu hissetmişti: ‘Biz o darbeye karşı çıkamadık, engelleyebilirdik ama engelleyemedik’ hissi oldu. Allah’a hamdolsun, 15 Temmuz gibi bir vaka yaşandı ve biz darbecilere darbe yapıldığını Türkiye’de gösterdik. Bunun değeri çok fazladır diye düşünüyorum" ifadelerini kullandı.

Sempozyumda söz alan AK Parti Aydın Milletvekili Mehmet Erdem de, ADÜ Rektörü Bircan ve ekibinin önemli bir organizasyona imza attığını belirterek, "Bu önemli organizasyonun ilimizde gerçekleşmesi çok anlamlı. Adnan Menderes Üniversitesi’nde gerçekleşmesi çok daha anlamlı. Bu bakımdan, evet 27 Mayıs 1960 darbesi, darbelerin anası olarak nitelendirilir. Ondan sonraki darbeler ve muhtıralar ilhamını 27 Mayıs’tan aldığı ifade edilir" dedi.

 

"DARBELERİN ULUSLARARASI BOYUTU VAR"

Darbelerin uluslararası boyutuna dikkati çeken Erdem, "Darbelerin bir de uluslararası boyutu var. Darbelerin acısını biz yaşıyoruz ama darbeyi yapanlar içimizde gibi gözükse de işin önemli boyutu uluslararası boyutu. Mısır’da da uluslararası boyutunu görüyoruz. 1960 ve 1980 darbelerinde de uluslararası boyutu görüyoruz" diye konuştu.

Türk milletinin darbelerin ardından demokrasi tecrübesi edindiğini söyleyen Erdem, darbelerin ülkeyi yönetenlere yapılmış gibi gözükse de aslında millete yapıldığını dile getirdi.

 

"TEK ÇÖZÜM DEMOKRASİYE DÖNÜŞ"

Açılış törenine katılan Mısır Parlamentosu Mursi dönemi milletvekillerinden Muhammed Elfeky de, askeri darbelerin terörden ibaret olduğunu söyledi. Mısır'ın seçilmiş Cumhurbaşkanı Mursi'nin hapiste olduğunu anımsatan Elfeky, Mısır'ın önde gelen pek çok isminin tutuklu olduğunu dile getirdi. Darbe sonrası Mısır'da sosyal ve ekonomik hayatın içinde bulunduğu durumla ilgili de düşüncelerini paylaşan Elfeky, ülkede faizlerin arttığını, turizm faaliyetlerinin gerilediğini ifade etti. Herkes için demokrasi ve özgürlük çağrısında bulunan Elfeky, tek çözümün demokrasiye dönüş olduğunun altını çizdi.

 

"DARBELER BENZER SONUÇLAR DOĞURUYOR"

2005 yılında Hüsnü Mübarek'in karşısında Mısır Cumhurbaşkanlığına aday olan Ayman Nour da, Türk milletinin 15 Temmuz darbe girişimi karşısında dik duruş sergilediğini vurgulayarak, "Aslında benzer şeyler oluyor. Darbeler, sonuçları itibarıyla farklı gibi gözükse de benzer sonuçlar doğuruyor. 2005 yılında Hüsnü Mübarek’in rakibi olarak seçimlere katıldım. 2011 yılındaki ayaklanmalar Mısır halkının bir ümidi olarak ortaya çıktı. 2012’de seçimler yapıldı. Mısır halkı ilk defa sivil bir devlet başkanı seçti. Bu, demokratik ve özgür seçimler sonucunda oldu" değerlendirmesinde bulundu.

 

"DARBELERİN BİTİŞİNİ ANLATAN BİR SEMPOZYUM"

Açılışta son olarak kürsüye gelen Aydın Valisi Ömer Faruk Koçak ise, "Bu sempozyum, Türkiye'de darbelerin başlangıcını ve bitişini anlatan bir sempozyum olacak. Bitişin altını çiziyorum. Burada hikaye, baştan sona anlatılacak.

Aydın, Türkiye’nin çok farklı bir ili. Demokrasiye, halk iradesine ilk şehidi vermiş vilayettir. Demokrasi benliğinde ilk akla gelen şehir belki de Aydın’dır diyebiliriz. Merhum başbakanımız Adnan Menderes’i rahmetle anıyorum" diye konuştu.

Milletin kendi iradesine kastedenlere gerekli cevabı her zaman verdiğini dile getiren Koçak, darbelerden sonra yapılan ilk seçimlerde halkın tercihini demokrasiden yana ortaya koyduğunu kaydetti.

28 Şubat süreci hakkında da değerlendirmelerde bulunan Koçak, şunları kaydetti: "28 Şubat dönemini idareci olarak yaşamış biriyim. O dönemde bir vesileyle meclise gittiğimizde 28 Şubat genel görüşmesi yapılıyordu. O haleti ruhiyeyi hiç unutmuyorum. 28 Şubat genel görüşmesi yapılırken bir tarafta hiçbir şey olmamış gibi davranan insanlar, öbür tarafta da hürriyeti, bütün her şeyi elinden alınmış insanların haleti ruhiyesi vardı. Bunu mecliste en iyi yaşayan muhterem Merve Kavakçı Hanımefendidir. Ama biz de iliklerimize kadar bunu yaşadık."

 

"15 TEMMUZ, İŞGAL GİRİŞİMİYDİ"

15 Temmuz'un Türkiye'nin darbe tarihinde farklı bir yere konması gerektiğini aktaran Koçak, "Buna darbe girişimi demek ne derece doğrudur bilmiyorum. Bu bir işgal girişimidir, Türkiye’yi teslim alma, dünya sahnesinden silme, dolayısıyla bütün bir İslam dünyasını teslim alma operasyonuydu diyebiliriz" dedi.

Konuşmaların ardından protokol üyeleri ve katılımcılar, 'Demokrasiye adanmış bir ömür: Adnan Menderes' ve 'Anadolu Ajansı 15 Temmuz' fotoğraf sergisini gezdi.

Açılış törenine Aydın Cumhuriyet Başsavcısı Hakan Arslan, İl Emniyet Müdürü Rahmi Baştuğ, AK Parti Aydın İl Başkanı Ömer Özmen, merhum Başbakan Adnan Menderes'in gelini Ümran Menderes, 15 Temmuz şehidi Ömer Halisdemir'in kardeşi Savaş Halisdemir, akademisyenler ve öğrenciler katıldı. (KIVANÇ UĞUR)

BÖLGENİN EN BÜYÜK REZİDANS PROJESİ: GOLD TOWERS...







 
Son Eklenen Haberler