
tvDEN ekranlarından izleyiciyle buluşan Emin Aydın’la Günaydın programında Aydın, Aydın Büyükşehir Belediye Başkanı Özlem Çerçioğlu'nun kendi hakkında sürekli suç duyurusunda bulunduğunu belirtti. Suç duyurusundan birisine Cumhuriyet Başsavcılığından basın özgürlüğü gerekçesiyle 'kavuşturmaya yer olmadığı' kararı çıktı.
Gazeteci Emin Aydın’ın sunduğu Emin Aydın’la Günaydın programında Aydın, Aydın Büyükşehir Belediye Başkanı Özlem Çerçioğlu’na yönelttiği sorulara karşılık Çerçioğlu’nun bunlara yanıt vermediğini, yanıt vermek yerine sürekli kendisi hakkında şikayette bulunduğunu ifade etti. Çerçioğlu’nu hakkında atılan iddialara yönelik cevap vermesi ve halka açıklama yapması için defalarca canlı yayına davet ettiğini dile getiren Aydın, “Çerçioğlu hakkındaki iddialara yanıt vermek yerine benim için Aydın Cumhuriyet Savcılığına suç duyurusunda bulunuyor. Çerçioğlu’nun bizimle ilgili yüzlerce suç duyurusu var. Ben de her suç duyurusu için karakola gidip ifade veriyorum. Çerçioğlu hem bizi, hem yargıyı, hem polisi oyalıyor. Ben geçtiğimiz günlerde Çerçioğlu’nun yargı yolunu istismar ettiğine dair suç duyurusunda bulunacağımızı söylemiştim. Son zamanlarda ifadelerimizi cinayet büroda alıyorlar. Sanki adam öldürmüşüz gibi. Biz sadece soruyor ve Aydınlının hakkını arıyoruz” dedi.
Aydın, “Çerçioğlu’nun Cumhuriyet Başsavcılığına şikayette bulunduğu bir konuyla ilgili bir karar var. Bu kararların daha çok olacağını düşünüyorum. Kararda ‘Her ne kadar yukarıda isimleri yazılı Emin Aydın’ın imtiyaz sahibi olduğu tvDEN Televizyonu ve Aydın Denge Gazetesinde müşteki Belediye Başkanı Özlem Çerçioğlu hakkında belediye faaliyetleri kapsamında bir takım yolsuzluklar yapıldığı yönünde yayın ve haber yapıldı. Bu yayının müşteki aleyhinde hakaret ve iftira oluşturacak asılsız iddialarda bulunulduğu gerekçesiyle müşteki vekilinin şikayette bulunması üzerine soruşturma başlatılmış ise de Türkiye Cumhuriyeti Anayasasının 28. Maddesinde ‘Basın hürdür, sansür edilemez’ denildiği, şüphelilerin gazetecilik faaliyeti sürdürdüğü, basın özgürlüğünün Türkiye Cumhuriyeti Anayasası ile güvence altına alındığı, kamuyu ilgilendiren hususlarda bu mesleği icra eden kişilerin haber verme özgürlüğünün bulunduğu basın özgürlüğünün gerek yazılı gerek görsel gerek ise elektronik ortamda fikir düşünce ve görüşlerini özgürce paylaşma ve yayma hürriyetini kapsadığı, nitekim şüphelilerin söz konusu yayın içeriğinde kamuya mal olmuş ve siyasi kimliği bulunan müşteki belediye başkanı hakkında basın özgürlüğü kapsamında ve haber verme şeklinde beyanda bulunması halinde şüpheliler yönünde atılı hakaret suçunun unsuru itibarıyla oluşmayacağı ayrıca 5237 sayılı Türkiye Cumhuriyeti Kanunun 267. Maddesinde düzenlenen iftira suçunun tanımında yetkili makamlara ihbar veya şikayette bulunarak ya da basın ve yayın yoluyla işlendiğini bildiği halde hakkında soruşturma ve kavuşturma başlatılmasına ya da idari bir yaptırım uygulamasını sağlamak için bir kimseye hukuka aykırı bir fiil istinat eden kişi delil değil somut olaylarda şüpheliler tarafından müşteki hakkında adli ve idari soruşturma veya kavuşturma başlatılmasını ya da idari bir yaptırım uygulamasını gerektirir şekilde yetkili makamlara yapılmış herhangi bir ihbar veya şikayetin bulunmadığı, bu açıklamalar ışığında şikayet dilekçesinde belirten iftira suçunun da yasal unsuru itibariyle oluşmayacağı anlaşılmakta, açıklanan nedenlerle şüpheli hakkında atılı suç nedeniyle kamu adına kavuşturmaya yer olmadığına, kararın müşteki ve şüpheliye tebliğine…’ diyor. Cumhuriyet Başsavcılığı bizim işimizi yaptığımızı söylüyor” dedi.
"AYDIN HALKININ HİZMETE İHTİYACI VAR"
Çerçioğlu’na seslenen Aydın, “Bizim işimizi yaptığımızla ilgili gönlümüz rahat. Senin de işini yaptığınla ilgili gönlün rahatsa bırak adli mercileri oyalamayı. Bırak Aydın halkını kandırmayı. Gel bu ekranlara ve sorularımıza yanıt ver. Kamuoyundaki iddiaları yanıtla. Eğer soruları yanıtlayabileceksen, bir cevabın varsa çık. Yoksa bir Aydınlı olarak söylüyorum; bu niteliksiz yaklaşımlarınızla, bu tavırlarınızla o makamı daha fazla meşgul ederek Aydınlıya kötülük etmeyin. Aydın’ın ve Aydınlının hizmete ihtiyacı var, sizin oyalamalarınıza değil. Böyle boş işlerle, boş iddialarla yargıyı oyalamanıza gerek yok. Çerçioğlu kendine gel. O sana gaz veren etrafındaki bazı meczup kitlenin gazına daha fazla gelme. Onların vaatlerine kanma. Onların ‘Biz Denge Medya Grubu şöyle bitiririz, şu belgeleri buluruz’ vaatlerine, hatta bel altı muhabbetlerine kanma. Aydın halkının bunlara ihtiyacı yok, Aydın halkının hizmete ihtiyacı var. Görev süreniz geçip gidiyor. Yerel seçimlerden bu yana neredeyse iki yıl geçti. Ne yaptınız diye sorarlar. Bu işler ‘Portakal dağıttım, yem çuvalı dağıttım’la olmuyor" dedi.
Aydınlının parasının hizmete gitmediğini ifade eden Aydın, “Koronavirüs sürecinde Aydın’daki trafik sorunu bir nebze olsun çözülebilirdi. Ama bu süreçte de Aydın’daki trafik sorunuyla ilgili hiçbir şey yapılmadı. Ben yeni normalde de Aydın’da yaşayan vatandaşların trafik sıkıntısı yaşayacağını görebiliyorum. Keşke bu sorun pandemi sürecinde çözülebilseydi” diye konuştu.
Çerçioğlu’nun Aydın’daki sorunların çözülmesiyle ilgili bir derdi olmadığını belirten Aydın, “Çerçioğlu’nun tek derdi Denge Medya Grubun bitirilmesi. Çerçioğlu Emin Aydın’la ve bizim ekip arkadaşlarımızla uğraşıyor. Özlem Hanım bunu yaklaşık iki yıldır yapıyor. Çerçioğlu ‘Ben onları batıracağım, onlar bu şehirde yayıncılık yapamayacak’ diyor. Çerçioğlu’nun bizim içimizden bir takım transferleri oldu. O transferler aracılığıyla burayı ele geçirmeye çalıştılar. Biz yayıncılığımıza devam ederken Özlem Hanım da saldırmaya ve saldırtmaya devam ediyor. Gazeteci olduğu iddiasıyla dolaşan kişilere bizim hakkımızda dedikodu yaptırtıyor. Bizim hakkımızda ‘Ay sonunu getiremezler’ diyen bir gazeteci müsveddesiyle ilgili bana ‘Onu, bunu dolandırdı’ diye bilgiler geliyor. Dedikodu yapan başka bir gazeteci de cemiyet başkanı olan gazetelerden haraç istemişti biliyorsunuz” dedi.
Çerçioğlu’nun bazı gazetecileri Denge Medya Gruba karşı kullandığını ifade eden Aydın, “Çerçioğlu bizim meslektaşlarımızı bize karşı kullanıyor, onlara saldırtıyor. Buna seviniyorum. Çünkü gazeteci ünvanıyla gezen bazı kişiler buradan geçiniyor, ekmeklerini kazanıyor. Eskiden bu paralar İstanbul medyasına, Ankara medyasına akıtılıyordu. Çerçioğlu bizi batırmanın yolunun yerelde çok sayıda medyaya sahip olmak olduğunu düşündü. Ama önemli olan nicelik değil, nitelik” diye konuştu.
Aydın, “Aydın Büyükşehir Belediyesinin kendi çalışanlarıyla problemleri var. Belediye çalışanları bazı derneklerden gıda yardımı talebinde bulunuyor. ‘Ücretsiz izindeyiz, geçinemiyoruz’ diyorlar. Bir Büyükşehir Belediye çalışanı olan Tayfun Elibol, bir trafik kazası geçirdi ve çok zor durumda. Aydın Büyükşehir Belediyesi Tayfun’a da sahip çıkmadı. Özlem Hanım, bizi bitirmek ve bizi yok etmek adına meslektaşlarımıza sahip çıkıyor, gazeteci arkadaşlara destek oluyorsun. Çok teşekkür ederim. Ama Aydın’daki başka gerçekleri de görmeni isterim” dedi. (DUYGU DİLEK)
ÖNEMLİ NOT: Bu sayfalarda yayınlanan okur yorumları okuyucuların kendilerine ait görüşlerdir.