
Anahtar Parti Aydın İl Başkanı Erdal Çomak, Türkiye’nin içinde bulunduğu yapısal ekonomik sorunlara dikkat çekerek, sanayide yüksek teknolojiye dayalı ve bölgesel özelliklere uygun üretimi esas alan yeni bir modelin hayata geçirileceğini duyurdu. Çomak, mevcut ekonomik yapının sürdürülebilir olmaktan uzak olduğunu, bu yapının toplumsal refahı sınırladığını belirtti.
Sanayi üretiminin büyük ölçüde düşük ve orta teknolojiye dayalı olduğunu vurgulayan İl Başkanı Çomak, bu nedenle ihracatta katma değer üretilemediğini söyledi. Türkiye’de yüksek teknolojili ürünlerin ihracattaki payının 2024 itibarıyla sadece yüzde 3,4 olduğuna dikkat çeken Çomak, OECD ortalamasının ise yüzde 15’in üzerinde olduğunu hatırlattı. Sanayi üretiminin yıllık sadece yüzde 1,4 oranında büyüdüğünü aktaran İl Başkanı, bu tabloyu "sürdürülemez" olarak nitelendirdi.
Kişi başı ihracatın sadece 2.200 dolar seviyesinde kaldığını ifade eden Çomak, Türkiye’nin sanayileşmesini tamamlamadan dışa açıldığını ve ihracatta ithalata bağımlı bir ekonomik yapı ile karşı karşıya kalındığını söyledi. Bu kırılganlığın arkasında ise parçalı yürütülen sanayi politikaları, hedefi olmayan ve kaynak israfına yol açan teşvikler, sanayinin ihtiyacını karşılamayan bir eğitim sistemi ve KOBİ’lerin teknolojik dönüşüme ayak uyduramaması olduğunu dile getirdi. Marmara Bölgesi’ne aşırı yoğunlaşan yatırımların Anadolu’da göç, işsizlik ve güvenlik sorunlarını derinleştirdiğini de ekledi.
Anahtar Parti’nin çözüm önerileri ise sanayide köklü bir dönüşümü hedefliyor. İl Başkanı Erdal Çomak, Türkiye’yi yeniden sanayileştirerek cari açığı azaltmayı, istihdamda nitelikli dönüşüm sağlamayı ve ülkeyi küresel değer zincirlerinde yukarı taşımayı hedeflediklerini açıkladı. Bu amaç doğrultusunda, bölgesel uzmanlaşma esas alınarak sanayi kümelenmeleri oluşturulacağını söyledi. Konya’da makine, Mersin’de gıda, Eskişehir’de havacılık gibi sektör-bölge eşleşmeleriyle verimlilik artırılacak. Yüksek teknoloji içeriği taşıyan sektörlere özel teşvikler verilecek, patentlerin ticarileştirilmesi için özel fonlar kurulacak.
Sanayi politikalarının koordinasyonu için anayasal güvenceye sahip bir "Performans Değerlendirme Yüksek Kurulu" kurulması planlanıyor. Ayrıca, dijitalleşme ve çevre dostu yaklaşımları esas alan, üniversitelerle entegre çalışan yeni nesil organize sanayi bölgeleri oluşturulacak. Sanayi ile mesleki eğitim arasında eşgüdüm kurulacak, her OSB’ye özel müfredatlı okullar açılacak, üniversitelerde sanayi içi staj zorunlu hale getirilecek.
Erdal Çomak, açıklamasını “Türkiye, yıllardır ithalata dayalı büyüme politikasıyla dış ticaret kanalı üzerinden kaynak aktaran bir ekonomiye dönüştü. Anahtar Parti olarak bu kısır döngüyü kırmakta kararlıyız” sözleriyle tamamladı. Çomak, yeniden yapılandırılacak Devlet Planlama Teşkilatı çatısı altında AR-GE ve yüksek teknolojiye dayalı üretim ekonomisini inşa edeceklerini, orta vadede ihracatta ithal girdiye bağımlılığı azaltmayı; uzun vadede ise ihracata konu olan tüm mal bileşenlerini yerli üretime dönüştürmeyi hedeflediklerini vurguladı. “Ekonomide istikrar, üretimde etkinlik ve bölüşümde adalet için Anahtar milletimizde” diyerek kamuoyuna çağrıda bulundu. (ERDAL AYDIN)
ÖNEMLİ NOT: Bu sayfalarda yayınlanan okur yorumları okuyucuların kendilerine ait görüşlerdir.