
Aydın’da DHKP-C terör örgütüne üye olma suçundan 40 aydır tutuklu bulunan H.İ. hakkında karar verildi.
Adana’da DHKP-C örgütüyle bağlantısı olduğu gerekçesiyle bir süre tutuklu kalan H.İ., tahliyesinin ardından Aydın’a geldi. Burada M.A. ile birlikte Denizli’ye giden H.İ., ev bakmak amacıyla bir emlak ofisine uğradı. Emlakçılarla sohbet sırasında daha önce DHKP-C soruşturması kapsamında tutuklu kaldığını ardından Didim’de gözaltına alındığını ve salıverildikten sonra ev bakmaya başladığını anlatan H.İ., söylediklerinin ardından emlakçılar tarafından “Burada size kiralık ev yok, sizi buraya kim gönderdi?” denilerek emlakçıdan çıkarıldı. Emlak ofisinde yaşanan bu olayın ardından H.İ. ve M.A. hakkında “yağma” suçlamasıyla dava açıldı. Bu dava, H.İ.’nin DHKP-C’ye üye olma suçlamasıyla daha önce açılmış olan dosyayla birleştirildi.
Aydın 2. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen davada savunması alınan H.İ., Adana Cezaevi’nde iki yıl kaldığı süreçte işkenceye maruz kaldığını ve psikolojisinin bozulduğunu ifade etti. Didim’de yakalanıp gözaltına alındıktan sonra serbest bırakıldığını ve ardından ev aramaya başladığını belirten H.İ., emlakçılara karşı yargılandığı yağma suçlamasıyla ilgili savunmasını yaptı. H.İ., “Kendilerinden para tahsil etme olayından şikayetçi olmuşlar ama neden böyle bir sebepten şikayetçi olduklarını hâlâ anlayabilmiş değilim. Yaşadıklarımı anlatınca bizi oradan kovdular. Oradan çıkarken ‘Sizden şikayetçi olacağım’ demiştim, ancak ben şikayetçi olmadan onların şikayetçi olduğunu düşünüyorum. Korku ve panik içindeydiler” dedi.
H.İ., terör örgütüne üye olma suçuyla ilgili suçlamaları reddederek gizli tanık beyanlarına dayalı olarak tutuklandığını, kendisi hakkında somut bir delil bulunmadığını belirtti. Grup Yorum emekçisi olduğunu söyleyen H.İ., “Bu Grubun terörler bağlantısı olduğu iddia ediliyor. Neşet Ertaşların, Mahzuni şeriflerin bağlamacısı olmasaydım tutuklanmazdım. Siyasi kimliğini saklamadım. Ancak hakkımda hiçbir fikri olmayan gizli tanıkların beyanlarıyla, somut hiçbir delil olmadan suçlu kabul edildim” dedi.
2016 yılında Armutlu Fatih Sultan Mehmet Polis Merkezi’ne düzenlenen saldırıyla bir ilgisi olmadığını belirten H.İ., “Armutlu karakol saldırısını yaptığım doğru değil” dedi.
40 aydır tutuklu bulunan H.İ., “Buna rağmen bir düzen kurmaya çalışıyorum, evlilik hazırlığı yapıyorum” dedi.
Mahkeme, sanık H.İ. hakkında “terör örgütüne üye olmak” suçundan 9 yıl, “yağmaya teşebbüs” suçundan ise 4 yıl hapis cezasına ve tutukluluk halinin devamına, diğer sanık M.A. hakkında ise “terör örgütüne üye olma” suçundan beraat, “yağmaya teşebbüs” suçundan 4 yıl hapis cezasına karar verdi. (SELİNAY MUTLU)
ÖNEMLİ NOT: Bu sayfalarda yayınlanan okur yorumları okuyucuların kendilerine ait görüşlerdir.