Takip Et
  • 3 Mart 2016, Perşembe

Ucuz dansözlükler

2015 – 2016 zeytin sezonu bitti bitecek. Üreticinin büyük çoğunluğu ürününü kaldırdı. Eskiden salamura çukurlarına konulan zeytin, son yıllarda olduğu gibi bu yıl da fabrikalarda sıkılıp yağa çevrildi; artık salamuraya rağbet edilmiyor. Sıkılan zeytinlerden elde edilen yağlar da üreticinin elinde kaldı, satılamadı.

Satılamadı, çünkü zeytinyağı üzerinde oynanan ucuz oyunlar yüzünden üretici kandırıldı ve orta yerde bırakıldı. Ucuz dansözlükler yapan zeytinyağı alım kitlesi üreticinin başını da yedi.

Sezonun başında, yani 2015 yılı kasım ayı başlarında TARİŞ yağ fiyatlarını açıkladı: 0,3 dizem yağ bağ kur kesintisinden sonra 16.17 liradan satın alınacaktı. 0.8 dizem 15.23, 1 asit 13.82, 2 asit de en az 11.94 liradan satın alınacaktı. Yani 0.3 dizem yağla 2 asit arasında 5 liraya yakın fark vardı. % 40’a varan fark demekti bu.

Bu fiyatların açıklanmasından sonra hasada başlayan üretici çiğ zeytini kasalama, yani seçmeden satmaya da başladı; kasalama fiyat 2 lira 90 kuruşa kadar çıktı. Hatta bazı günlerde 3 lira gibi tavan da yaptı.

Bu ara Borsa yöneticileri; “Zeytinyağı 25 lira olacak, 30 lira olacak” gibi uçuk açıklamalar yapmaya başladı.

Üretici şunun farkına varamadı: TARİŞ’in verdiği listede 5 asit zeytinyağı 9.50 kuruş idi. Hiçbir tarihte dizem yağ ile 5 asit yağ arasında bu kadar uçurum, fark olmamıştı, olamazdı da. İki rakamdan biri yanlıştı; Eğer 0.3 dizem yağ 16 liradan alıcı buluyorsa, yani 0.3 dizem yağın gerçek piyasa fiyatı buysa, 5 asit yağın fiyatı en az 12.50 hatta 13 lira olmalıydı. Eğer 5 asit yağın piyasa fiyatı gerçekten 9.59 ise, 0.3 dizem yağın fiyatı en fazla 11.50, 12 lira olabilirdi.

Bu fiyat uçurumunun farkına varamayan üretici, Borsa’nın başındakilerin de söylediklerine inanıp bir yol haritası çizdiler: Dediler ki;

“Kasım başında 16 lira olan yağ, 3 lira olan seçilmemiş zeytin, Ocak sonunda en az 18 liraya çıkar. Ham zeytin de en az 3.50 liradan aşağı olmaz.”

Aralık ayı boyunca her şey hesaplandığı gibi gitti göründü. Bu ara fiyatlar yüzünden işçi ücretleri de tavan yapmıştı. Geçtiğimiz sezon kilosunu 35 kuruştun işleyen işçiler, zeytini 65, hatta 75 kuruştan aşağı işlemeye yanaşmıyorlardı. Üretici yağ fiyatlarının çok iyi olmasını göz önüne getirerek işçiye istediğini vermeye başladı.

Yağ ve zeytin fiyatları yüzünden yatırım yapmayı düşünen üreticiler bile olmuştu.

Her şey 8 Ocak 2016 günü allak bullak oldu. Daha doğrusu şapka düştü ve kel göründü:

TARİŞ zeytinyağı alımını durduruverdi. Gerekçe;

“Para bitti” idi. TARİŞ tarihinde böyle bir açıklama ilk kez yapılıyordu.

TARİŞ’in açıklamasından iki saat sonra tüccar küçük yerleşimlerdeki yağ alıcılarına talimat verdi:

“Dizem yağ almayın. Aldığınız yağ en az 2 asit olsun. Onu da 10 liradan fazlaya almayın.”

Tepetaklak giden fiyatların sanal olarak çekildiğini düşünen üretici hala umutluydu ama sonuç değişmedi, hatta daha da kötüye gitti.

Bu güne gelindiğinde durum içler acısı: 0.3 dizem yağ 9.50 liradan fazlaya alıcı bulamıyor. Kasabalı zeytinyağı tüccarları almaya korkuyorlar çünkü piyasada dizem yağ arayan yok. 1 asit yağ 9 lira, 2 asit 8.75, üç asit yağ ise 8 liradan alıcıyı ancak bulabiliyor. Yani GERÇEK FİYATLARA DÖNÜLDÜ.

En kötü tarafı da ZEYTİNYAĞINI ALAN YOK.

İki aylık zaman diliminde bir ton zeytinyağındaki zarar en az 6 bin lira.

Kandırılan, alaya alınır gibi oynanan ve tüccarın kucağına atılan üreticinin şu an ne yapacağını bilmez durumda olduğu gözleniyor.

Ucuz dansözlükvari davranışlar yaparak zeytin üreticisiyle oynayan, dalga geçer gibi fiyatlarla kandıran TARİŞ yöneticilerinin bunu neden yaptığını üreticiler öğrenmeye çalışıyor. Tüketici hakları masası başında oturanlar, Tarım İl Müdürlükleri, Ziraat Odaları, muhatap TARİŞ yöneticileri ve ilgili bakanlık ağzını açıp konuya bağlı tek cümle kurmuyor.

Orta yerde bırakılan üreticinin söylediği ise şu:

“TARİŞ BİZİMLE OYNADI. YÖNETİCİLERİNİ ALLAHA HAVALE EDİYORUZ.” 

ÖNEMLİ NOT: Bu sayfalarda yayınlanan okur yorumları okuyucuların kendilerine ait görüşlerdir.