Takip Et

İPİN UCU KAÇARSA...

Türkiye bir panik, korku ve öfke ortamına sistematik olarak çekiliyor. Negatif enerji, salgın bir hastalık gibi insanları çepeçevre kuşatmaya başladı.

Ekonomik durum ortada…

Üretime dayalı ekonomi dibe vurdu, istihdam şartları sıfır noktasına ulaştı.

Güneydoğu tam bir ateş çemberine döndü…

Tahrik ortamı hiç bu kadar yoğun yaşanmadı.

Ülke yönetimimize yönelik dış kaynaklı müdahale ve baskı ortamı yoğunlaştı.

Demokratik yönetimlerin temel direklerinden biri olan yargı, ilk kez bu kadar net bir şekilde hedefe konuldu, abandone edildi…

DEĞER YARGILARI YIPRATILDI

Sağcılar solcu gibi, solcular sağcı gibi konuşmaya başladı.

Demokrasiyi savunduklarını söyleyenler, faşizan tavırlar içine girdi.

Medyada yaşanan ‘taraflı habercilik’ yüzünden, insanların neyin doğru, neyin yanlış olduğunu anlaması imkansız hale geldi.

Toplumsal değer yargıları, en yıpratılmış sürecini yaşar oldu.

Korku, iletişim araçları vasıtasıyla tüm topluma yayıldı.

Konuşması gerekenler sustu, susması gerekenler TV kanallarını su yolu yaptı.

Tarafsız olması gerekenler, taraf olmak için yarışır duruma geldi.

Toplumda kimin siyasetçi, kimin hukukçu, kimin devlet görevlisi, kimin çete elemanı olduğu da anlaşılmaz oldu.

Kılıç çeken mi ararsın, “Sonun Menderes gibi olacak” diye slogan atan mı?

LÜTFEN SAĞDUYU

Uzatmayalım…

Türkiye tam bir kaos ortamına sürüklendi…

Korku, panik ve öfke dolu ortamı yaratanlar, laik-antilaik, Türk-Kürt, Alevi-Sunni diyerek can damarımızdan girdiler…

Ve bu ortamdan beslenmeye başladılar bile…

Bu tür ortamlar sonrası ise olan, yine bu ülke halkına oluyor.

Bu, bölünmeye kadar gitmesi muhtemel vahim ortamdan kurtulmanın tek yolu,

böyle kritik zamanlarda (ister geleneksel, ister genetik deyin) devreye giren sağduyumuzdur…

Lütfen sağduyu…

İpin ucunu kaçırırsak eğer bir daha tutamayız…

ÖNEMLİ NOT: Bu sayfalarda yayınlanan okur yorumları okuyucuların kendilerine ait görüşlerdir.