Aydın Ticaret Odası Başkanı ve Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği Yönetim Kurulu Üyesi Hakan Ülken, Baş Başa programının konuğu oldu.

FOTOĞRAFLAR İÇİN TIKLAYINIZ

Aydın Ticaret Odası Başkanı ve Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği Yönetim Kurulu Üyesi Hakan Ülken, tvDEN ekranlarında hafta içi her akşam izleyiciyle buluşan Gazeteci Emin Aydın'ın hazırlayıp sunduğu ''Emin Aydın'la Baş Başa'' programının konuğu oldu. Ülken, sektörlerin pandemi dolayısıyla sekteye uğramasına ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

''BU KADAR ZAMANDA HİÇ KİMSE AYAKTA KALAMAZ''

"Daha iyi olmaya çalıştığımız bir döneme giriyoruz" diyen Ülken, ''Çok kötü bir dönemi geçirdi bazı sektörlerimiz. O sektörlerimizin yaşadıkları tahribatın tamiratının en kısa sürede tamamlandığı bir dönemi yaşamamız lazım. Kapanmaların tamamen ortadan kalktığı dönem bizim taleplerimizden biri. Muhtemelen Temmuz başında yani 1 Temmuza kadar diye kararlar açıklanmıştı, o dönem içerisinde vaka sayılarında gözlemlediğimiz kadarıyla bir stabilde söz konusu. Daha da önemlisi, ki bunu son aylarda ısrarla ifade ediyorduk. Aşılama çalışmalarının çok yoğun bir şekilde devam etmesi artık 1 Temmuzdan sonra her şeyin, her yerin, istisnasız tüm iş yerlerinin artık açılması lazım. Şimdi her yer saat kısıtlamasıyla da olsa açıldı gibi bir algı söz konusu ama maalesef öyle değil. Hem saat sınırlaması var, hem mekansal sınırlamalar var ama bazı yerler var ki hiç açık değil. Mesela beni ısrarla ve çok da haklı olarak nargile cafeden arıyorlar. Biraneler var, eğlence mekanları var. Bunlar bir de dönemsel olarak arada açılmadılar da. Bunlar kontağı 2020'nin Mart ayında bir kapattılar, bugün Haziran. 15-16 ay gibi bir süre. Bu kadar zamanda hiç kimse ayakta kalamaz'' diye konuştu.

''TAVSİYEM HERKES AŞILANSIN VE HEP BİRLİKTE BU İŞTEN KURTULALIM''

Aşılmanın turizm açısından önemli olduğunu dile getiren Gazeteci Emin Aydın'a, Ülken, ''Hem turizm açısından hem de bizim üyelerimizin geliri açısından. Artık bu adamların dayanacak hali kalmadı. Açılıp kapanıp bu zamana kadar bir şekilde idare eden, kesinlikle zarar etmiş ama zararı biraz da olsa açıldığı zamanlarda bir kısmını kurtarabilmiş olanlar var ama hiç açılmamış olanlar var. Artık onların da bu süreci bitirmeleri lazım. Çünkü hem yaz dönemi geldi açık hava ortamı, hem vaka sayıları hem de en önemlisi aşılama meselesi. İkinci dozlarda tedarik sorunu olmayacağını ifade ediyor Bakanlık ve Sayın Bakan. Artı Rus aşısı da devreye girecek diyorlar resmi ağızlar. İkinci dozlarımızı da hemen olup ama o arada tabi sosyal mesaj olarak değerlendirmeyelim gerçekten de bilime güvenmek lazım. İnşallah ikinci dozu da olup ardından bağışıklık kazanırız, hem kendimiz hem dünya bu illetten kurtulur. Ben tekrar ifade etmek istiyorum bu illetten millet olarak kurtulmanın, bilimsel olarak tek yönü aşı olmak. Tavsiyem herkes aşılansın ve hep birlikte bu işten kurtulalım. Endişelerimiz olamayacak mı? Hepimizin var çünkü konuşuyor şöyle olabilir böyle olabilir ileride diye ama bilim ne derse o. Bilime güvenmek lazım. Devlete güvenmek lazım. Devlet ol diyorsa, bilim de olmalı diyorsa bizim bunu yorumlayacak halimiz olmamalı ve artık aşılarımızı olmalıyız diye düşünüyorum'' şeklinde yanıt verdi.

''BİZ TIRIMIZI SAĞLIK MÜDÜRLÜĞÜMÜZE TAHSİL ETTİK''

Ülken, '' Biz tırımızı Sağlık Müdürlüğümüze tahsil ettik. Mobil bir şekilde Aydın Ticaret Odası'nın tırı vatandaşları meydanda aşılıyor. Aşılama çalışmalarına vesile oluyor. Yine aynı şekilde Organize Sanayi Bölgelerimize, ilçelerimize, köylerimize, Sağlık Müdürlüğümüz nereye istiyorsa yerinde aşı yapılıyor. Zaten Sağlık Müdürümüz beni arayıp bu tırı kullanabilir miyiz dediğinde, hemen 10 dakika sonra alabilirsiniz dedi. Yeter ki aşılama olsun, yeter ki vatandaşlarımız aşılara ulaşabilsin dedim. Tır memleketin malı netice itibariyle'' dedi.

''BAZI SEKTÖRLER BU İŞLERDEN KÂRLI BİLE ÇIKTI''

Gazeteci Emin Aydın'ın, işin sağlık kısmı aşı ile hallolacak ama ekonomi kısmıyla ilgili durum nedir sorusuna Ülken, ''Malum Kamu Kurumu niteliğinde meslek odası olduğumuz için bağımsız hareket edemiyoruz. Devletten onay almamız lazım bir çok konuda. Yine nefes kredimizi devreye soktuk. Pandemi döneminde oda üyelerimize 100 milyon liraya yakın bir kredi kullanımı sağladık. Şimdi devletten kredi dışında teşvik ve destekleri gerektiren, şu çok yüksek tahribata uğramış sektörlere ayrı bir uygulama lazım. Pandeminin ilk döneminde tüm sektörleri birlikte değerlendirerek bazı hamleler yaptı devlet. O zaman da söyledik, bazı sektörler bu işlerden kârlı bile çıktı. Bunları ayırt edelim. Dayak yiyen ile dayak yemeyeni ayırt etmemiz lazım ki hastalığı doğru teşhis edelim tedaviyi oraya yönlendirelim. O noktada bu hizmet sektörünün yaşamış olduğu problemlerden kaynaklı mütevellit, devletimizin doğrudan finansman, karışıksız hibe, SGK maliye borçlarının silinmesine varıncaya kadar destekler vermesi lazım'' yanıtını verdi.

''BİZ SİYASETTEN BAĞIMSIZ KURUMLARIZ''

Ülken, ''Yerel yönetimlerden beklentilerimizi, biz her yerel yönetimlerin seçimleri olmadan önce deklarasyon şeklinde yayınlıyoruz. Zaten normalde beklediklerimiz var ama onların içerisinden ne kadar olmuş ne kadar olmamışı zaten kamuoyuna açık, bunların hepsini yayınladığımız için. Şimdi bunları konuştuğumuz zaman bazen şu söylenebiliyor, 'elektrik paralarına da laf edin''. Zaten biz hepsine laf ediyoruz. Herhalde benim dilimde tüy bitmiştir. İyi de ne diyim şimdi sorun çözülmüyor ki. Bütün bunları söylerken, ulusalla ilgili bir şey söylediğimizde, ulusalda güç sahibi olanlar yereli niye eleştirmiyorsun diyorlar, yerelle ilgili bir şey söylediğimizde, onlara niye laf söylemiyorsun diyorlar. Biz herkese söylüyoruz. Biz siyasetten bağımsız kurumlarız. Herkes kendi yapması gerekene baksın. Biz hiç kimsenin arka bahçesi olmayız, biz hiçbir siyasi partiye daha yakın veya diğerlerine göre daha uzak olmayız, biz kendi bireysel başkan, başkan yardımcısı, yönetim kurulu, meclis başkanı, meclis üyeleri ve çalışanlarıyla birlikte kendi bireysel dünya görüşlerimizi kapının dışında bırakır, içeri öyle gireriz'' ifadelerini kullandı. (HABER MERKEZİ)