Aydın’da yaşayan Çini Sanatçısı Kerime Sonar, ürettiği incir ve körüklü çizme biblolarıyla hem yöresel figürlerin tanıtımını yapıyor hem de sabır ve özveriyle icra ettiği çinicilik mesleği sayesinde aile bütçesine katkıda bulunuyor

(FOTOĞRAFLAR İÇİN TIKLAYIN)

Safir Sanat Atölyesi’nin sahibi, Çini Sanatçısı Kerime Sonar, Denge gazetesine yaptığı açıklamada, çiniciliğe olan ilgisinin lise yıllarında başladığını söyledi. Lise öğretmeninin Türk el işleme sanatlarıyla uğraştığını anlatan Sonar, bu durumun kendisine esin kaynağı olduğunu ifade etti.

Anadolu Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi Çocuk Gelişimi Bölümü’nden mezun olduğunu aktaran Sonar, “Anaokullarında çalıştım ancak o çok yeterli gelmedi. Sanata tekrar geri döndüm. Ebru sanatıyla uğraştım. Bir dönem hat çalışmalarım oldu, Osmanlıca kurslarına devam ettim. Çini sanatıyla tanıştıktan sonra iki yıl, İzmir’in Selçuk İlçesi'nde seramik kursuna gittim. 6 yıldır da kendi atölyemi işletiyorum” diye konuştu.

“ECDADIMIZA SADIK KALMAYA ÇALIŞIYORUM”

Çinicilik sayesinde duygularını açığa çıkarma olanağı yakaladığını belirten Sonar, geleneksel niteliğe sahip bir sanatla uğraşmaktan mutluluk duyduğunu ifade etti. Çini ve seramik sanatında yeni kompozisyonların ortaya çıktığını, buna bağlı olarak yeni formlar geliştirdiğini kaydeden Sonar, “Ecdadımız bu sanatı icra ederken anlamsız hiçbir şey yapmamış. Bir laleyi işlerken bile o lalenin anlamıyla o sanatı ortaya koymuş. Ona sadık kalmaya çalışıyorum. Çizimleri yaparken o duyguları yaşıyorum” ifadelerini kullandı.

Çiniciliğin sabır ve özveri gerektiren bir uğraş olduğunun altını çizen Sonar, 6 yıldır ESKO İş Merkezi’nde çalışmalarını sürdürdüğü Safir Sanat Atölyesi’nde çok sayıda süs eşyası ve biblo ürettiğini dile getirdi. Sonar, bir ürünün üretiminin yaklaşık 15 gün sürdüğünü bildirdi.

İŞÇİLİK, A’DAN Z’YE KENDİSİNE AİT

İşçilikte kullandıkları çamuru, toz gravür halinde Kütahya’dan getirttikleri bilgisini veren Sonar, çamurun pres makinesinde veya alçı kalıplarda basılması, bibloya dönüşmesi, fırınlanması, fırçayla desen verilmesi ve sırlanması işlemlerinin tümünü kendisinin gerçekleştirdiğini dile getirdi. Meydana getirdiği eserlerin boyasını da yaptığını anlatan Sonar, çalışmalarında toprak boyasını tercih ettiğini belirtti.

Yörük kültüründe önemli bir yer tutan körüklü çizme bibloları da yaptığını anlatan Sonar, Erbeyli İncir Araştırma Enstitüsü yetkililerinin, incir biblosu yapması için Aydın Ticaret Odası aracılığıyla kendisine ulaştığını aktardı. Bunun üzerine incir biblosu yapımına başladığını ifade eden Sonar, bu konudaki çalışmalarının sürdüğünü kaydetti. Daha önceden, incir biblosunun patentini de aldığını anımsatan Sonar, çalışmalarıyla hem aile bütçesine katkıda bulunduğunu hem de özveri ve keyifle imza attığı çalışmalarıyla yöresel figürlerin tanıtımını yaptığını vurguladı.

EĞİTİM HAYATINI SÜRDÜRÜYOR

Bir dönem, hediyelik eşyaların satışı için İzmir’in Çeşme ilçesinde dükkan açtığını anlatan Sonar, o dönemde Ege Üniversitesi Seramik, Cam ve Çinicilik Bölümü’nden mezun olduğu bilgisini verdi. Bu adımı atmasında ‘alaylı değil, mektepli olma isteğinin’ etkili olduğuna dikkati çeken Sonar, önümüzdeki yıl da Karacasu’da bulunan ADÜ Memnune İnci Meslek Yüksek Okulu’nun Mimari ve Dekoratif Sanatlar Bölümü’nde eğitimini sürdüreceğini açıkladı.

Mesleğini adeta yaşam biçimi haline getirdiğini, bundan dolayı da bazı günler, sabahın erken saatlerinden gece geç saatlere kadar atölyesinde çalıştığını dile getiren Sonar, “24 saatin 20 saatini atölyemde geçirdiğim günler de oluyor. Gelen siparişlere göre bu durum değişiyor” diyerek sözlerini sonlandırdı. (KIVANÇ UĞUR)

BÖLGENİN EN BÜYÜK REZİDANS PROJESİ: GOLD TOWERS...