Kuyucak’ta 3 yaşında iken içtiği çamaşır suyu yüzünden yıllarca tedavi gören, dört gün önce de 37 yaşında hayata veda eden Ayten Hançer'in Atatürk Ortaokulu 8.sınıfına devam eden oğlu Mert Hançer, annesinin vefatından iki gün sonra yapılan TEOG sınavına girdi. Mert, “Annem hayatta olsaydı TEOG sınavına girmemi isterdi” diyerek annesinin arzusunu yerine getirdiğini belirtti.

(FOTOĞRAFLAR İÇİN TIKLAYIN)

ANNEM OKUMAMI İSTERDİ

Babası Tolga Hançer ile okula gelen Mert, 4 gün önce toprağa verdiği annesinin acısına rağmen TEOG sınavına girerek annesinin arzusunu yerine getirdi. “Annem hayatta olsaydı okumamı ve mutlaka TEOG sınavına girmemi isterdi'' diyen Mert, okuyup otopsi yapan adli tıp uzmanı olmak istediğini söyledi. İnsan hayatını kurtaran doktorların tedavi ya da ameliyat yaparken yanılma ve insan hayatını son verme gibi hata yapabileceklerini düşünen Mert, otopsi yapan doktorların daha az hata yapma ihtimallerinin olduğu düşüncesi ile ileride Adli Tıp doktoru olmak istediğini söyledi.

ÇOCUKLUĞU HASTANELERDE TEDAVİYLE GEÇTİ

Kuyucak’ta elektrik ustası Tolga Hançer ile 13 yıllık evliliğinden Yiğit (9) ve Mert (13) adında iki çocuğu olan Ayten Hançer’in 3 yaşında iken klorak içmesi, genç yaşta hayatına mal oldu. Hüseyin-Nurten Kermen çiftinin üç kızının ortancası olan Ayten’in 3 yaşında iken içtiği kloraklı su yüzünden yemek borusunda daralma oldu. Nazilli Polis Okulu'nda aşçı olarak çalışan babası Hüseyin Kermen, yemek borusundaki daralma yüzünden hiçbir şey yiyip içemeyen kızını tedavi ettirebilmek için yıllarca hastanelerde süründü. Mideye takılan sonda ile sadece et ve tavuk suyu gibi sulu gıdalarla beslenen Ayten yaklaşık 4-5 yıl süren tedavisi yüzünden okula geç başladı. O yıllarda sosyal güvencesi olduğunu bilmeyen aile, çocuklarını tedavi ettirebilmek için varını yoğunu satıp doktor, ilaç hastane parası etti. Parmağındaki yüzüğü, evindeki buzdolabını dahi satmak zorunda kalan aile, satacak bir şeyleri kalmadığında iş yerinden bir yakınının, sosyal güvenceleri olduğunu, tüm masraflarını devletin karşıladığını söylemesi üzerine Ayten'in tedavisini sürdürdü ve iyileşmesini sağladı.

DÖRT AYDA HAYATINI KAYBETTİ

Hastalığı nedeniyle okula 8 yaşında başlayan Ayten, yıllar sonra eşi Tolga Hançer ile evlenip iki erkek çocuk dünyaya getirdi. İkinci çocuğu Yiğit dünyaya gelinceye kadar her şey yolunda giderken Ayten’in yemek yiyememe rahatsızlığı tekrar nüksetti. Yemek borusu gittikçe daralan Ayten, iki yıldır Ege Üniversitesi’nde buji tedavisi görüyordu. Günden güne eriyen ve yemek yemekte zorlanan, su bile içemez hale gelince yeniden doktora götürülen Ayten’e Ramazan Bayramı'nın ardından kanser teşhisi konuldu. Kocası Tolga Hançer, eşinin tedavini yaptırmak için çırpınırken ameliyat olmasına 10 gün kala kansere yenik düşen Ayten’i toprağa verdi. Edindiği bilgiye göre çocuk yaşta içilen klorakın 37 yıl sonra kanser olarak ortaya çıktığını belirten Tolga Hançer, aileleri bu konuda bilinçli ve dikkatli olmaya davet etti. (GÜLAY ÖZTEKİN)

Genç annenin ölümü yürekleri dağladı

BÖLGENİN EN BÜYÜK REZİDANS PROJESİ: GOLD TOWERS...