KEMİKLERİN SESİNİ MERAK EDENLERE; DÜNYANIN EN SESSİZ ODASI
8 Eylül 2017, CumaTweet |
ABD Minesota'da, Microsoft tarafından dünyanın en sessiz odası yapılmış. Bir insanın doğal olarak en sessiz kalabildiği ortamdan 3 kat daha düşük sessiz olan bu odada vakit geçirmeye başlayınca halüsinasyonlar başlıyor. Oda öylesine sessiz ki, bir insan kendi kemik seslerini bile duyabiliyor. Bu odada en fazla kalabilen kişi ise 40 dakika dayanabilmiş.
Microsoft’un Washington’da bulunan merkezinde özel olarak inşa edilen oda hakkında konuşan LeSalle Munroe (Microsoft Donanım Mühendisliği çalışanı), burada birkaç saniye kımıldamadan duran bir insan, kanının damarlarında dolaştığını ve gözlerinin yuvalarında oynadığını duyacağını söylüyor.
ABD-Minesota'da, çılgın bilim adamlarımız yine işin suyunu çıkarmışlar efendim. Dünyanın en sessiz odasını yapmışlar.
Peki sessizden kastımız nedir?
İnsanın doğal olarak en sessiz kalabildiği ortamda bile 30-60 desibel arası ses bulunmaktadır. (misal florasandan çıkan ses, rüzgar sesi, pc harddisk sesi, hatta denizin dibine bile daldığınızda, 60 desibelden fazla ses duyabiliyorsunuz.) fakat bu oda tam -9 desibel şiddetinde! yani insanın sessizlik eşiğinin ortalama 3 katı düşük.
1 desibel, en mükemmel insan kulağının işitebileceği en düşük ses seviyesidir. bu taraftan bakınca, -9 desibel, türümüze göre mutlak sessizlik demek.
Peki bu odada kalan insana ne oluyor? Olay burada kopuyor.
bahsettiğim gibi, bu odanın içerisi o kadar sessiz ki, damarlarınızda akan kanın sesini bile duymanız mümkün olabilmekte. bunun haricinde kalp atışınızı ve kulaklarınızın içerisindeki kemiklerin kendi doğalarından ötürü çıkardıkları sesleri de bu oda içerisinde net bir şekilde duyabilirsiniz.
tüm hayatı boyunca belli bir seviye sese alışık olan beynimiz. ortama ayak uydurmak adına sanrılara başlıyor. yarım saatten sonra halüsinatif etkisi ortaya çıkıyor. ses ve görüntü olarak çıldırtıcı halüsinasyonlara neden oluyor. Odada kalma rekoru, 45 dakika ile amerikalı bir gazetecide.
İLGİLİSİNE EK BİLGİLER
İnsan beyni bu kadar sessiz ortamlara adaptif değildir. insanın evrimi, belli düzeyde fon sesi olan ortamlarda olmuştur ve beynimiz de doğduğumuzdan sonra sürekli olarak sesli ortamlarda bulunmuştur. bulunduğumuz en sessiz odalarda bile belli başlı sesler bulunur ve beynimiz buna adapte olur. ancak bu odada, beynimiz ciddi sorunlar yaşar.
çünkü odadaki sessizliğin bir noktadan sonra beynin çelişkili sinyaller üretmesine ve halüsinasyonlar görmeye başlamasına neden olduğu tespit edilmiştir. beyin, alışık olmadığı bu durumu düzeltmek için sanrılar görmeye başlamaktadır!
Not: -9 değeri 0'ın altında bir ses düzeyi demek değildir. Bu, fiziksel olarak anlamsız olacaktır. -9 desibel, tanımladığımız referansın (insanın duyabileceği en düşük düzey olan 1 referans şiddet değerinin) yaklaşık 3 kat altında demektir.
* Odanın içerisinde kesinlikle yankı bulunmuyor. odanın yapısından dolayı, ses belli seviyeye kadar emilip soğuruluyor yani oda dışarıdan ses almadığı gibi, içerdeki sesi de yüksek ölçüde emiyor. yani ayağa kalkıp yürüdüğünüzde dahi ses duyamıyorsunuz. Edindiğim bilgiye göre 45 dakika rekor sahibi gazeteci, ayakta 10 dakikadan fazla dayanılamayacağını söylüyor. kendisi bu süreyi büyük ölçüde sandalyede oturarak tamamlamış. çünkü hareketlerimizden hiç bir şekilde ses çıkmadığı için, beynimiz ortama ciddi manada yabancılaşıyormuş.