PARA, PARA, PARA
16 Mart 2018, CumaTweet |
Napolyon’un ünlü sözü; “Para,para,para.” Dediği gibi bizim kulüplerimizin de en büyük derdi, yüz milyarlarca para. Geçen hafta içinde önce Fenerbahçe ardından Galatasaray UEFA’ya kulüplerin mali durumları ile ilgili bilgi verdi. Galatasaray Başkanı Mustafa Cengiz’in UEFA’yla yapılan görüşmenin ardından yaptığı açıklamada kullandığı ifadeler işlerin çok da istedikleri gibi gitmediğini gösteriyor. Cengiz, “ Ben en kötü duruma hazırlanırım her zaman ama en iyi geldiğinde de şaşırmam. Her türlü acıya hazırız, her türlü sevinci de olgunlukla karşılarız” dedi. UEFA’nın iki kulüp içerisinde kararını gelecek ay açıklaması bekleniyor.
Bunların yanında Trabzonspor’a Bero’nun eski kulübü Trencin’e 220 bin euro’nun zamanında ödenmemesi nedeniyle bir dönem transfer yasağı cezası verildi. Trabzonspor cephesinden paranın ödendiğine yönelik açıklama gelse de şimdilik değişiklik yok.
Daha önce Galatasaray ve Beşiktaş mali kriterlere uymadığı için birer dönem Avrupa Kupaları’ndan men edilmişti. Bu cezaların dört büyükler için bir kez daha gelmeyeceğini kimse garanti edemezken gelme ihtimali çok yüksek. Peki nasıl gelindi bu günlere?
Yöneticilerimizin para yönetme konusundaki başarısızlığı aşikar. Buna futbol iklimimizde kaşık tutuyor, bitmeyen ithalat hastalığının yanında sıfır üretimde eklenince sonuç bu . Kulüplere gelen oyuncuların yıllık maaşlarının yanında, maç başı ücretleri, gol primleri, maç primleri, şampiyonluk primleri, Avrupa’ya katılım primleri.
Bonservisleri, menajer ücretleri, vergisi, evi, arabası, çocuğunun okulu, mutfak masrafı, eşinin makyaj malzemeleri, boğazda yediği yemeğin faturası….
Bunların hepsini aynı anda ödeyecek bir futbol kulübü yok. Kulüplerimiz tüm ödemelerin yanında tüm bu faturaların ederinin 100 katı kadar ödüyor.
Bu kadar para harcadığın adamdan para kazanabiliyor musun? Vitrininden dolayı 32 yaşından sonra aldığın için o da imkansıza yakın oluyor. Kulübe bir futbolcu alıyoruz ama bakınca futbolcuya kulüp alıyoruz gibi.
Bunların yanında hiçbir üretim olmadığı gibi, scoutinglerin de varlığı kağıt üzerinden ibaret.
Tabi bunların yanında; taraftarların bilinçsizliği, bir türlü yapılmayan ya da yaptırılmayan denetimsizlik gibi birçok faktör de durumu buralara getirdi. Küçük bir kar topu çığ oldu altında kalıyoruz.
Taraftarlar da artık ‘al’ yerine ‘sat’ desin. Her ay yöneticilerden mali tabloyla ilgili net ve şeffaf açıklamalar istesin.
Çözümler net.
Beşiktaş’ın 5 yıl önce yaptığını yaparsınız. (Feda)
Satılırsınız. 3.Devlet her kulübe profesyonel mali denetimciler atar. Belirlenen rakamların bir lira üzerine çıkamazsınız.
Ya da indirin kepenkleri vurun kilidi.