Kaostan çıkan düzen
10 Ocak 2017, SalıTweet |
Açıköğretim Liseleri’nin sınav sorusunda geçtiğimiz Pazar günü sorulan soru; ‘Yaratılanların en üstünü nedir?’ şeklindeydi. Şıkların arasında melek ve insan var. Cevap tabi ki belli ama son dönem dünyasına bir bakmak lazım. İnsanların birbirini öldürmesi sıradanlaşmış. Patlayan bombalar hayatın artık bir parçası haline gelmiş. Hatta yüzüne güldüğümüz insanın, her an senin arkandan bir entrika yapabileceği endişesi duyar hale gelmişiz.
Ne istiyor bu insanlar? Neyle mutlu olacaklarını bilemez hale geldiler. Bir düşünün, kilolarca bombayı beline bağlayıp kalabalıkların arasına girip patlatmak ve bir başka insanları öldürmek birileri için o kadar kolay hale gelmiş. Kendinin parça parça olacağını hiç düşünmüyor. Allah’ım nasıl bir şeydir bu anlamak çok zor. Düşünün, insan olarak yaratılışımızdan sonra Melekut-i Alem’in bile dengesi bozulmuş. İblis bile kıskançlıktan çıldırarak bu kadar mükemmel yaratılan insanı çekememiş.
Nedir derdin? Nedir istediğin? Topu topu ortalama 70 yıl yaşayıp çekip gideceğin bu Dünya’dan elinde ne var ne yoksa geride bırakacaksın!.. Bırakıp gideceğin bir düzen için mi bunca kötülük!.. Tıbben öğünde dört lokmayla yaşamsal faaliyetleri sürdürebileceğimiz, onbeş lokmayı geçtiğimizde de obezite tehlikesi yaşayabileceğimiz bir bünyeyle ne kadar kazanırsak doyarız hiç bilmiyorum!
Oysa ne diyor ünlü bir Fransız düşünür; “Kral da, dilenci de aynı iştahla acıkırlar” Fakat bu düşünür bana göre bir şeyi atlamış, ikisi aynı oranda doymazlar. İşte asıl mesele bu. İşte bu noktada doyumsuzluğu tadamayan açgözlülerin oynattığı içi boş, tıpkı bir mankurt gibi yaşayan kuklaların eliyledir bunca terörize kaos.
Bu açgözlüler lobisi yani Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın sürekli ‘Üst Akıl’ olarak adres gösterdiği malum senaristler, kaostan çıkan düzene göre plan kuruyorlar. Hatta bu planlarını yüzyıllar önce slogan haline getirip ‘Yeni Dünya Düzeni’ manasına gelen şekliyle, 1 dolarların arka yüzüne de apaçık yazmışlardır!
Oysa Cenab-ı Allah’ın ezeli iradesiyle Levh-i Mahfuz’a yazdığı ve Kuran-ı Kerim’de de tüm insanlığa duyurduğu şu hakikat de apaçık ortadadır; “Yemin olsun, zikirden sonra Zebur'da şunu yazmıştık: Yeryüzüne benim iyilik ve barış seven kullarım vâris olacaktır”