Korkunun ecele faydası yok...
14 Ocak 2016, PerşembeTweet |
Evet, korkunun ecele faydası yok diyorum, çünkü Söke’de yaptığım çalışmalarda birileri gazetecilerden korkar çekinir olmuş. Gazeteciler de o korkan kişileri korkutur olmuş ki korku gözlerine yansımış. Gazeteciden ve gazetecilerden çekinecek veya korkacak bir şey yok. Tabii ki birilerinin açığı birlerinin seçiği, birilerinin usulsüzlüğü ve benzer şeyleri yoksa korkmasına gerek yok. Hiçbir gazeteci durduğu yerde sadece laf olsun torba dolsun diyerek bir, siyasi, bir oda başkanı, bir kurum amiri, bir eğitimci, bir başkan, bir sporcu ve buna benzer kişiler hakkında olur olmaz yanlış şeyler yazmaz, yazmamalıdır da. Ama Söke’de bu olayın çok farklı boyutlara çıktığını gördüm. Birileri kötü niyet besleyen gazetecilerden çekinir ve korkarken, iyi niyetli gazetecileri hiçe saymaya çalışmaktadır. Biz susuyorsak mesleğimizi adabıyla yaptığımız için, yanlış yapmamaya çalıştığımız için, doğruları yapmaya çalıştığımız için, gittiğimiz yere zarar değil fayda getirmeye çalıştığımız için susuyoruz. Biz birçok şeyi bilen, gerektiğinde bir dost, gerektiğinde bir sırdaş, gerektiğinde bir düşman da olabiliriz. Ama biz önce gazeteciyiz. Ahmet’in Mehmet’in birbiriyle çakışması, küsmesi, çekişmesi bizi asla ilgilendirmez. Biz işimizi yapmaya çalışan gittiğimiz yere hareket ve de bereket getirenleriz. Kimseden bir menfaat beklemedik, beklemeyiz de. İşimizi yapar alnımızın terini akıtarak emeğimizin karşılığını almaya çalışırız. Emek sarf etmeden de kimseden bir şeyler almaya gayret gösteririz. Bu nedenle ben diyorum ki, birilerinden korkarak birilerinden çekinerek iş yapmaya çalışmayın. Siz gizli saklı iş yaparsanız biz yaptığımız istihbaratla siz uyurken o bilgilere ve belgelere ulaşırız. Korkunun acele faydası yok. Yoksa açığın seçiğin usulsüzlüğün hiçbir gazeteci hakkınızda durduğu yerde kalemi silah olarak kullanmaz. Korkusuz günler dileklerime kalın sağlıcakla…