Oy avcılığı
2 Ocak 2014, PerşembeTweet |
Normalde her hafta sonu gittiğim köyüme, işlerimin yoğun olduğu için iki hafta gidemedim. Annemle telefonda görüştüğümüzde, ‘oğlum bu hafta gelecek misin, torunlarımı özledim’ deyince, köye çıkmak farz oldu.
Geçtiğimiz hafta Cuma akşamı baba ocağına vardığımda ailecek sarılıp, sarmaştık. İki haftalık hasreti giderirken, annem muhabbeti siyasete getirdi. ‘Oğlum Çine Belediye Başkanı Adayları kim?’ diye sordu. Şimdiye kadar annem, bana bu şekilde bir soru sormamıştı, çok şaşırdım.
Ben de annemin sorusunu, ‘CHP ve MHP’nin adayları belli anne, yalnız AK Parti’nin adayı kesinleşmedi’ diye cevapladım.
Onun üzerine annem bana tekrar, ‘oğlum biz zeytindeyken avlu kapısına bir poşet asmışlar. Birileri buraya gelip, bir şeyler dağıtmış. Geçen hafta da bir araç gelip buradaki ihtiyaç sahiplerine kömür dağıtıp gitmiş. Akşamları kokusu da hiç çekilmiyor’ dedi. Bunun üzerine ben de kendisine ‘anne, önümüzde yerel seçimler var ya onun için siyasetçiler köylüleri hatırlamaya başladı. Bundan sonra, seçime kadar köyümüze ve köylerimize çok daha yardım paketi gelir’ dedim.
Benim annemle yaşadığım bu olayı herkes biliyor ve birçoğumuz da yaşamıştır. Yerel seçimler yaklaştığı için siyasetçiler köylere o kadar önem veriyor ki, inanamazsınız. Tüm siyasetçiler köylerin sorunlarını dinlemek ve çözüm yolu bulmak için seferber olmuş. Köylünün oyunu almak için Aydın’dan çıkan bir kömür aracı Milas’ın sınırına kadar gelip oradaki ihtiyaç sahiplerine kömür vermek için çalışıyorsa, vay bu milletin haline. 5 yılda bir hatırlanan, köyden şehre indiğinde hor görülen ve seçim bittikten sonra yüzüne bile dönüp bakılmayan seçmene rüşvet dağıtmanın tek bir tanımı var. O da: oy avcılığı...