Takip Et

SON DAKİKA

Prof. Dr. Nefati KIYLIOĞLU

Yalancı tümör sendromu (Pseudotumor cerebri)

2 Şubat 2013, Cumartesi

     

-Ramazan ayında fark ettim. Namazda oturup kalkarken göremiyorum ve sol gözüm sağa göre daha geç görmeye başlıyor. Bir de baş ağrım var, sürekli! Tüm bunları ben iki - üç aydır yaşıyorum. Göz doktoruna gittim. Görmemde bir sorun bulunmadı ama "göz dibinde ödem var" dedi. Bu nörolojinin konusu imiş. O yüzden size geldim. Yalancı bir şey varmış,

Kanser gibi bir şey dediler ama tam anlamadım. Açıklar mısınız? 
Yalancı tümör sendromunda tümör var mı? Nasıl bir hastalıktır?
Beyinde tümör olmaz ama "sanki varmış gibi" yakınmalar gözlenir. Kişinin başı ağrır, bulantısı olur ve görmede bozulma ortaya çıkar. Bazen de kulak çınlaması olur. Baş ağrısı en çok sabahları, uykudan uyanırken olur. Görmede ise hareket ile kısa süreli görme kaybı, bulanık görme, görme alanında daralma, çift görme izlenebilir. Göz dibine bakıldığında ise ödem bulunur.
Bu hastalık beyni saran zarların arasında bulunan beyin omurilik sıvısının basıncının artması ile olur. Basınç artışı kemikten oluşmuş bir kutunun içinde diğer yapıları (beyni, damarları, zarları vb...) sıkıştırır, gerilmeye yok açar. Gerilme baş ağrısı ve bulantı ile sonuçlanır. Artan basınç göz sinirinin etrafına da yayılır, sinirin içindeki sıvı akışını bozar ve en uçta göllenmeye neden olur. Göz dibinde gördüğümüz sıvı birikimi "ödem" bu şekilde olur.

Bu hastalık niye olur? Ne zaman olur? Kimler daha duyarlıdır?
Hastalığın neden olduğu halen tam olarak bilinmemektedir. Beyin omurilik sıvısı kandan üretilir ve tekrar toplardamarlardan emilerek kana geri karışır. Basınç artışı ya üretim fazlalığına bağlıdır ya da geri emilimdeki yetersizliğe bağlıdır. Temelde basit görünen bu düşüncede suçlu daha çok geri emilmedeki yetersizlik gibi görülmektedir.
En çok doğurganlık dönemindeki kadınlarda görülür. Kilolu olan ya da yakın dönemde hızla kilo alanlar özellikle duyarlıdırlar. Bazı hastalıklar ile de ilişkili olarak izlenmektedir. Bu hastalıklar arasında hormonal tedaviler (doğum kontrol hapları ya da diğer hormon tedavileri), A vitamini fazlalığı, bazı ilaçlar (tetrasiklin türevi antibiyotikler), romatizmal hastalıklar (Behçet hastalığı, SLE vb..), damar tıkanmaları (venöz sinüs trombozu), uyku apnesi sayılabilir. Hastalık sadece şişman erişkinlerde olmaz, çocuklarda ve zayıf erişkinlerde de olabilir.

Nasıl tanı konur? Bel sıvısı almak tehlikeli midir?
Öncelikle başta bir tümör olmadığı beyin filmi ile gösterilir. Kesin tanı yüksek beyin omurilik sıvısı basıncı saptanarak konur. BOS basıncı artışını ölçmek, bel bölgesinden girilip beyin omurilik sıvısı almak ile olur. Beyin omurilik sıvısı almak halk arasında "yanlış olarak" çok kötü bir uygulama olarak bilinir. "Sakat kalırım" korkusu sıktır. Bu doğru değildir. İğne ile girilen bölgede omurilik zaten bitmiş durumdadır. Sadece ince ve kaygan sinirler bulunur ki iğnenin bu sinirlere zarar verebilmesi olası değildir. İşlemi gerçekleştiren kişiler becerikli ve deneyimi yüksek olan kişiler olduğu için bir zorluk ta yaşanmaz. Korkan ve giriş pozisyonunu bozanlarda, kilosu yüksek olanlarda ve kemiklerinde yaş ile eğilme ve yeni kemik oluşumları olanlarda ancak bir miktar zorluk yaşanabilir. Yine bel sıvısı alındığında iğnenin girdiği yerden dışarıya bir miktar beyin omurilik sıvısı kaçabilir ve ağrı yapabilir. Oturmak ve ayağa kalkmakla duyulan şiddetli ağrı tipik olarak yatarken geçer. Bol sıvı alınması, tuzlu ayran içilmesi, kafein içeren ağrı kesiciler kullanılması ağrıyı hafifletir. Sıklıkla bir iki günde düzelirken, nadiren bir hafta sürer.

En çok korkulan durum nedir? Nasıl tedavi edilir?
En çok korkulan şey görme kaybıdır. Basıncı azaltmak için önceden yapılan beyin omurilik sıvısını tekrar tekrar girerek boşaltmak günümüzde terk edilmiştir. Sıvı oluşumunu azaltacak ya da sıvı atacak tedaviler (idrar söktürücü tedaviler - furosemid, diazomid ya da antiepileptik tedaviler -topiramat) kullanılır. Bunların yanı sıra kilo vermek, var ise hormon anormalliklerini düzeltmek te denenmelidir. Basınç düşürülemez ve görme fonksiyonları bozulur ise cerrahi tedaviler (şant cerrahisi ya da görme siniri kılıfının açılması) yapılır. Eşlik eden hastalıklar varsa onlar da uygun şekilde tedavi edilmelidir. Hastalık mekanizması anlaşıldıkça yeni tedavilerin gelişmesi beklenmektedir.



Yazarın Tüm Yazıları

Yaşlılık ve sağlıklı yaşam

22 Mart 2014, Cumartesi

Serebellar hemoraji - Beyincik kanaması

15 Mart 2014, Cumartesi

Damar iltihaplanması - Vaskülit

8 Mart 2014, Cumartesi

Behçet Hastalığı

1 Mart 2014, Cumartesi

Beyin ölümü

22 Şubat 2014, Cumartesi

İnsan sağlığı ve bilgi üretimi

15 Şubat 2014, Cumartesi

Apraksi - Hareketin yapılamaması

8 Şubat 2014, Cumartesi

Spinoserebellar ataksi

25 Ocak 2014, Cumartesi

Epilepsi ve cerrahisi

18 Ocak 2014, Cumartesi

Servikal spondilotik myelopati

11 Ocak 2014, Cumartesi

Temporal arteritis

5 Ocak 2014, Pazar

Kapı - Duvar

28 Aralık 2013, Cumartesi

Göz felci (Gözde hareket kaybı)

21 Aralık 2013, Cumartesi

Paraneoplastik sendrom

14 Aralık 2013, Cumartesi

Düşük el (Radiyal sinir felci)

7 Aralık 2013, Cumartesi

Status Epileptikus (Nöbet fırtınası)

30 Kasım 2013, Cumartesi

Beynin sağ ve sol yarısı

23 Kasım 2013, Cumartesi

Beyin tümörü ve nöbet geçirme

16 Kasım 2013, Cumartesi

Progressif Supranükleer paralizi (PSP)

9 Kasım 2013, Cumartesi

Hekimlikte hastalığı tanıma ve zaman

2 Kasım 2013, Cumartesi

Normal basınçlı hidrosefali (Beynin su toplaması)

26 Ekim 2013, Cumartesi

Brakial pleksus yapısı ve etkilenmesi

19 Ekim 2013, Cumartesi

Ben Multipl Skleroz (MS) hastası mıyım?

12 Ekim 2013, Cumartesi

İlaçlar ve vücudumuz

5 Ekim 2013, Cumartesi

Arteriovenözmalformasyon (Damar yumağı)

28 Eylül 2013, Cumartesi

Beyin ve beyin zarlarının iltihaplanması

18 Eylül 2013, Çarşamba

Davranışlar ve sağlığımız

14 Eylül 2013, Cumartesi

Göz hareketleri ve bozuklukları

7 Eylül 2013, Cumartesi

Yürümede bozulma

31 Ağustos 2013, Cumartesi

Dirsekte sinir sıkışması - Kubital Tünel Sendromu

24 Ağustos 2013, Cumartesi

Göz kapağı düşmesi - Blefaroptozis

17 Ağustos 2013, Cumartesi

Siyatik sinir etkilenmesi

3 Ağustos 2013, Cumartesi

Pozisyon değişmesi ile ortaya çıkan baş dönmesi - BPPV

23 Temmuz 2013, Salı

Sıcaklık, ısı ve bedenimiz

20 Temmuz 2013, Cumartesi

Damar sertliği - Ateroskleroz

13 Temmuz 2013, Cumartesi

Uyku ve baş ağrısı

6 Temmuz 2013, Cumartesi

Sinir çalışma bozukluğu - Periferik Nöropati

29 Haziran 2013, Cumartesi

Beyin çalışmasının yetmezliği - Deliryum

22 Haziran 2013, Cumartesi

Yutma bozukluğu - Disfaji

15 Haziran 2013, Cumartesi

Hipokalsemi - Kalsiyum düşüklüğü

7 Haziran 2013, Cuma

Geçici Bellek Kaybı

31 Mayıs 2013, Cuma

Ortostatik hipotansiyon

24 Mayıs 2013, Cuma

Kulak çınlaması - Tinnitus

17 Mayıs 2013, Cuma

Kore - Sydenham koresi

11 Mayıs 2013, Cumartesi

Vitamin B12 ve sinir sistemi

3 Mayıs 2013, Cuma

Doğa, vücudumuz ve enerji dönüşümleri

27 Nisan 2013, Cumartesi

Uykudaki davranış bozuklukları - Parasomniler

20 Nisan 2013, Cumartesi

Amyotrofik Lateral Skleroz - ALS

13 Nisan 2013, Cumartesi

Beynimiz ve yaşlanma

6 Nisan 2013, Cumartesi

Myelopati - Omurilik etkilenmesi 2

30 Mart 2013, Cumartesi

Myelopati - Omurilik etkilenmesi - 1

23 Mart 2013, Cumartesi

Akut distoni - İlaç ile ortaya çıkan kasılma durumu

16 Mart 2013, Cumartesi

Hemifasiyal spazm

9 Mart 2013, Cumartesi

Nefati Kıylıoğlu

2 Mart 2013, Cumartesi

Ağrı - Beş duyunun cezalandırıcısı

23 Şubat 2013, Cumartesi

Demans - Bunama hastalığı

9 Şubat 2013, Cumartesi

Yalancı tümör sendromu (Pseudotumor cerebri)

2 Şubat 2013, Cumartesi

Karotis damarı daralması - Şah damarı darlığı

26 Ocak 2013, Cumartesi

Uykusuzluk - İnsomni

19 Ocak 2013, Cumartesi

Parkinson hastalığı ve cerrahi tedavisi

12 Ocak 2013, Cumartesi

Bel ağrısı

5 Ocak 2013, Cumartesi

Uykuda nefes durması - Horlama (Obstrüktif Uyku Apnesi Sendromu)

28 Aralık 2012, Cuma