1922 yılında Howard Carter’ın, Mısır’daki Krallar Vadisi’nde yaptığı araştırmalar sırasında Firavun Tutankhamun’ un o kadar yağmacı olmasına rağmen el değmemiş mezarlığına ulaştı.

‘Bu mezarlığı diğerlerinden ayıran en büyük özelliklerden birisi bu’ diye düşünülse de gerçekler dramatik ve ütopik fikirler ile ortaya çıkmaya başlamıştı. Mezarlığın içine bırakılan mücevherler olduğu gibi duruyordu. Tutankhamun (M.Ö. 1341-1323) tahmini olarak 18-20 yaşlarında ölmüştü, 9 yaşında hükümdar olmuş 9 yılda hüküm sürmüştü.

Mezarı açıldıktan sonra iki düzine insan öldü, hepsinin tek ortak yönü Tutankham’un mezarını ziyaret etmesi ve ziyaret ettikten kısa bir süre sonra ölmeleriydi.

1-Araştırma finansmanı Lord Carnarvon

Mezar açılırken orada bulunmuştu. Çalıştığı süre müddetçe evine çok uğramayan birisiydi. Mezar açıldıktan sonra evine geldiğinde beslediği kuşu bir kobra yılanı tarafını yenilmişti. (Kobra yılanı Mısır Hükümdarlarını simgeler). Kazıda görev alan işçiler aralarında ‘’Yakında ölüm gelecek!’’ derlerdi.

Mezar açıldıktan 3 ay sonra Lord’un sağlığı aniden bozuldu. Dişleri kendiliğinden döküldü, yüksek ateşler içinde ölüverdi. Hasta bakıcı ailesine ölümü bildirirken lambalar titreyerek patladı.

2-Lord’un hasta bakıcısı İngiliz hemşire

Lord’un Kahirde hemşireliğini yapan İngiliz kadın Lord’un ölümünden birkaç ay sonra doğum yaparken hayatını kaybetti.

3-Mezarlığın sergilenmesi için görevli müdür Dr. Gamaleddin Mehrez

Lanet söylemlerinin asılsız ve dikkat çekici olması için ortaya atılmış bir palavra olduğunu, her şeyin tesadüf olduğunu söylüyor hatta Bütün yaşamım boyunca mezarlar ve mumyalarla uğraştım. Bütün bunların bir rastlantı olduğunun en büyük kanıtıyım." diyor. Bu söyleminden 4 hafta sonra sergiye giderken trafik kazası geçiriyor.

4-Konunun bilimselliği ile ilgilenen Kahire Üniversitesi'nden Dr. İzzettin Taha

Taha çalışmalarda yer alan her kişinin akciğerlerinde mantar olduğunu buldu. (Bildiğim kadarıyla ayakta nasıl mantar çıkıyorsa akciğerde de farklı türü çıkıyor. Ani ciğerleriniz bakteriler tarafından yavaş yavaş yeniyor, bedeniniz içeriden çürüyor) Araştırmalarına devam ederken yaptığı bir yolculuk esnasında karşıdan gelen araçla kafa kafa çarpışıp kaza yapıyor Yapılan otopsi sonucunda Taha’nın kazadan birkaç saniye önce solunum yetersizliğinden öldüğü ortaya.

5-Sergi görevlisi baş teknisyen Lansdown

Sergi için firavunun altın maskesi ayrı bir kutuya konulmuştu. Lansdown’un görevi kutuları sergi için göndereceği uçağa yerleştirmekti. Nasıl oldu bilinmez Lansdown altın maskenin bulunduğu kutuya öfkeyle tekme atmıştı. Olaydan 2 yıl sonra aynı bacağı çok saçma ve nedensiz bir şekilde kemikleri paramparça olana kadar kırılmış, ezilmişti.

Tüm bunlar bir yana o odaya girip, mezarla ilgilenenlerden bazıları 70 yıl daha yaşadı. Acı tesadüf müdür yoksa gerçekten bir lanet midir bilinmez ama biz insanların hayal dünyası oldukça geniş.

Sağlıcakla…