Gündeme dair birkaç şey karalamak geldi içimden. Ülke ve dünya gündemi uzay boşluğu gibi sonsuz... O kadar hızlı yaşıyoruz ki sabah duyduğumuz bir haber öğlene kadar önemini yitiriyor. Ya da akşam bahsi bile olmayan bir şahıs bir gecede fenomen olabiliyor. Kulaktan kulağa yayılıyor. Yayılmakla kalmıyor tabi ki. Azami öneme sahip bilgilerde ve olaylarda yalan yanlış bilgiler oluşuyor. Adeta bilgi kirliliği ile hipnoz oluyoruz. Ne olduğunu anlamadan mevzu çoktan kapanmış oluyor.

Sosyal medyada, kahvehanede veya kafede yansımaları oluyor muhakkak. Bir tıkla bilgiler doğruluğuna yanlışlığına bakılmadan bizlerin o çok özel (!) hesaplarından dünyaya aksediliyor. Normal zamanda yanlışı sevmeyiz, hata kabul etmiyoruz hatta meraklı da değiliz. Ama konu ne kadar hızlı yayılırsa o kadar hızlı inanıyoruz. Çoğunluğa aldanıyoruz sanki. Ergenler tarafından yönetilen medya hesaplarında milli meselelere dair af buyurun “çakma” gövde gösterileri yapılıyor. Dakikalar içerisinde binlerce paylaşım ve beğeni alıyor. İşin bir üzücü yanı da bilgisine, tecrübesine güvendiğimiz, göz önünde olan insanlar da buna aldanıp paylaşıyor.

Çok hızlıyız çok… Bu tür zamanlarda soğukkanlı olmalı, devlet erkanının ağzından çıkan cümleleri dikkate almak gerekiyor. Aksi takdirde en yakınımızla dahi olsa karşıt görüşe düşüp canımızı sıkabiliriz. Devlet erkanı deyince, “asıl onlar yanlış konuşuyor” diyenleri şimdiden duydum. Doğru ya da yanlış konuşuyorlar demiyorum fakat devlet meselelerinde ve milli meselelerde bu şekilde hareket edilmesi kanaatindeyim.

Ortamlarda söz hakkı bize geliyor. Ne desem bilmiyorum. Yanlış anlaşılmak en büyük korkum diyorum. Zira her doğruyu her yerde söylemek doğru değildir. İşte tam bu sırada arafta kalıyor insan. Sussan olmuyor susmasan olmaz. Ağzından çıkacak her bir kelimenin önemi oluyor. Peki ne yapmalı bu havası ve gündemi soğuk zamanlarda? Sizi bilemem ama Karacaoğlan’ın dizeleri çok müspet geliyor bana…

Mecliste ârif ol kelâmı dinle

El iki söylerse, sen birin söyle

Elinden geldikçe sen eylik eyle

Hatıra dokunup yıkıcı olma.