Takip Et

SON DAKİKA

Hatice ALGÜN
[email protected]

Bukalemun

11 Mart 2017, Cumartesi

     

Yine seçim öncesi il il gezen siyasetçileri görüyoruz etrafımızda. Ezberlenmiş taslak konuşmalarla kendi taraflarına çekmek istedikleri halk da hedef kitle tabii. O an hangi şehirdelerse o şehrin insanını övmeler, şehre duydukları hayranlıkları dile getirmeler... Siirt'e de gitseler, Trabzon'a da gitseler, Ankara'ya da gitseler, Aydın'a da gelseler hep aynı cümleler. Nerede olduklarının bir önemi yok. Bazısı "Burnumda tütüyor bu halkın kokusu" diyerek özlemini dile getiriyor. Boğazları yırtılana kadar bağıra bağıra sempati kazanmaya çalışıyorlar.

Mitinglerden ziyade bir de esnaf ziyareti adı altında dükkan gezip el sıkan bir kitle var. Temas edip yüzüne gülüp sevimli gözükmeye çalışan. Halkı o kadar çok seviyorlar, önem veriyorlar ki akıl şaşırtır yani o derece. Ama oyları toplayıp bir giderler pir giderler o da ayrı! Bir dahaki oy zamanına kadar kendilerini sadece dijital ortamlarda görebilirsiniz. O çok sevdikleri, öve öve bitiremedikleri şehre hologramla bile teşrif etmezler.

KUTUPLAŞIP ÜŞÜYECEĞİMİZE KAYNAŞIP ISINALIM

Televizyonda, elini sıkan, derdini soran, seni tanımadığı halde sevip önemsediğini söyleyen, ultra güler yüzlü bu dünya iyisi (!) insanları görünce tanıyamadığınız oluyordur. Koca koca insanlar sırf ayrı fikirlere sahip oldukları için ilkokul 3 seviyesinde kavga edip hakaret ediyorlar birbirlerine. Sorsan da seni beni temsilen oradalar. İşte bu biraz üzücü.

Kabul edilir bir davranış olmasa da hadi onlar rekabet için birbirini yiyor diyelim. Çünkü sanırım işin raconu bu. Bize ne oluyor? Zıt görüşe niye tahammülümüz yok? İki insan tanışırken adını söyler, işini söyler, muhabbete göre hobilerinden bahseder falan filan. Hemen siyasi görüşünü öğrenme çabasına girmeyiz yani. Zihnen uyum var mı, ortak özelliklerin durumu ne ölçülür tartılır. Buna göre de arkadaş olup olamayacağına karar verirsin. Siyaseti günlük yaşamın arasına fanatizm boyutunda sıkıştırmanın sosyal hayatı zedeleyeceği fikrindeyim. Eminim, nice güzel dostlarınız, arkadaşlarınız vardır farklı siyasi görüşlere sahip olduğunuz. Derdinize en çok derman olan, anlattığınız her şeyi harfiyen can kulağıyla dinleyen "karşı tarafın insanını" bir çırpıda silip atmaya değmez! Kutuplaşıp üşüyeceğimize kaynaşıp ısınalım.

Kendimce görüşlerim olsa da siyaset hiç ilgi duyduğum, iştah kabarttığım bir alan değil. Benim sinir olduğum tek bir grup var, çok kısa bahsetmeden geçemeyeceğim. Kimsenin rengini belirtme zorunluluğu yok. Kişisel bir durum, ister paylaşır ister paylaşmaz. Ama yaranma ve yalakalık adına kılıktan kılığa giren insan sevimsizliği diye bir şey var. Notum şudur ki: "Ben sana rengini belli et demiyorum, bukalemun olma diyorum!"

Haftaya görüşmek üzere hoşça ve dostça kalın sevgili okurlarım! 



Yazarın Tüm Yazıları

Teşekkür & Davet

13 Mayıs 2017, Cumartesi

Teknoloji ve Jetgiller

29 Nisan 2017, Cumartesi

"Bir vahşet daha"

22 Nisan 2017, Cumartesi

Oy ver!

15 Nisan 2017, Cumartesi

Bu da böyle bir anımdır

8 Nisan 2017, Cumartesi

Hola Español!

1 Nisan 2017, Cumartesi

Günaydın bahar

25 Mart 2017, Cumartesi

Yalan Dünya

18 Mart 2017, Cumartesi

Bukalemun

11 Mart 2017, Cumartesi

Uluslarası İşletme

25 Şubat 2017, Cumartesi

Bana adını söyle...

18 Şubat 2017, Cumartesi

İçimdeki fırtına

11 Şubat 2017, Cumartesi

İş mi, aşk mı?

4 Şubat 2017, Cumartesi

Utanan maymun emojisi

28 Ocak 2017, Cumartesi

TV Sektörü

21 Ocak 2017, Cumartesi

Kampanyalar şelale

14 Ocak 2017, Cumartesi

Hala iyiler, kötülerden daha kalabalık!

7 Ocak 2017, Cumartesi

Elveda 2016

31 Aralık 2016, Cumartesi

Güzel Şeyler

17 Aralık 2016, Cumartesi

Hadi o zaman!

10 Aralık 2016, Cumartesi

Nikah Masası

3 Aralık 2016, Cumartesi

Üşüyorsun, kansız sanıyorlar

26 Kasım 2016, Cumartesi

Arkandayız x Karşındayız

19 Kasım 2016, Cumartesi

Hedef 2026

12 Kasım 2016, Cumartesi

36'lık film dönemi

5 Kasım 2016, Cumartesi

Game Over

22 Ekim 2016, Cumartesi

Bir hayalin peşinde

15 Ekim 2016, Cumartesi

Kahvaltı aşkına!

8 Ekim 2016, Cumartesi

Sus, dinle, anlat

1 Ekim 2016, Cumartesi

dijital detoks

24 Eylül 2016, Cumartesi

Bir yeni bildirim!

17 Eylül 2016, Cumartesi

Bindik bi alamete...

10 Eylül 2016, Cumartesi

Eyvah!

3 Eylül 2016, Cumartesi

Kavak yelleri

13 Ağustos 2016, Cumartesi

Masallar masallar...

6 Ağustos 2016, Cumartesi

Çocukları pistten alalım!

30 Temmuz 2016, Cumartesi

Herkese benden çay!

23 Temmuz 2016, Cumartesi

Kafamda deli sorular...

16 Temmuz 2016, Cumartesi

Çilekli şeker tadında...

9 Temmuz 2016, Cumartesi

Kuru lanet

2 Temmuz 2016, Cumartesi

Anne, babamla nasıl tanıştınız?

25 Haziran 2016, Cumartesi

Uyandır kalbini!

18 Haziran 2016, Cumartesi

İki elin sesi var!

11 Haziran 2016, Cumartesi

Had Bildirme Kurumu açılsın

4 Haziran 2016, Cumartesi

Sakin ol şampiyon!

21 Mayıs 2016, Cumartesi

Yabadabadu!

14 Mayıs 2016, Cumartesi

Önüne bak!

7 Mayıs 2016, Cumartesi

‘Polis’i de attık ‘memur’u da

23 Nisan 2016, Cumartesi

"Çok istersek geler bence!"

16 Nisan 2016, Cumartesi

Pardon, dört yapraklı yoncalar ne taraftaydı acaba?

9 Nisan 2016, Cumartesi

ha-ha-ha çok komik

2 Nisan 2016, Cumartesi

Kara gün

19 Mart 2016, Cumartesi

Bu kaçıncı pazartesi?

12 Mart 2016, Cumartesi

Tasarruflu çalma listesi

5 Mart 2016, Cumartesi

"Çok güzel kararlar aldım, muhtemelen uygulamam"

27 Şubat 2016, Cumartesi

Yaşamak

20 Şubat 2016, Cumartesi