Tedirgin gittiğimiz Siirt’ten mutlu döndük
13 Mayıs 2014, SalıTweet |
Hafta sonu Veysel Karani’yi anma etkinlikleri kapsamında Siirt Valisi Ahmet Aydın’ın önderliğinde yapılan ‘Üç Dilli Kardeş Şehir’ projesi kapsamında doğu ile batıyı kaynaştıran bir geziye gazeteci olarak katıldım. Bu vesile ile de batıda, halen daha geçmiş yıllarda yaşanan terör olayları nedeni ile tedirginlikle baktığımız Güneydoğu’nun adeta fıstık gibi bir ili olan Siirt’i gezerek görme ve tanıma şansımız oldu. Siirt’e gittiğimiz andan itibaren bizleri hiç yalnız bırakmayan Siirt Valisi Ahmet Aydın, Tillo İlçe Kaymakamı Ceyhun Dilşat Taşkın ve organize ekibine sıcak ilgi ve alakadan dolayı teşekkür etmeden geçmek mümkün değil.
Bu gezi ile barış sürecinin Güneydoğu’ya çok şeyler verdiğini gördük. Siirt halkının eski terör korkusu sona ermiş, burada yeni bir hayat başlamış bu rahatlığı bizler de görerek yaşama şansı bulduk. Yıllardan beri terör nedeni ile tarihi güzelliklerin saklı kaldığı adeta kullanılamadığı Siirt’in her yerinin ya evliyalar ile ya da tarihi güzellikler ile dolu olduğunu gördük. Siirt’in batıdaki illerden bir farkının kalmadığını hatta bazı illerden her şeyi ile önde olduğunu gördük.
Bir yıl öncesine kadar terör nedeni ile kimsenin cesaret edip gidemediği Botan Vadisi’ni görmek için gittiğimizde ise üniversite öğrencileri ve vatandaşların dağda rahat rahat piknik yaptığını görmek, özellikle Tillo’ya İbrahim Hakkı Hazretleri'nin türbesini ziyarete gittiğimizde yurdun her bölgesinden insanların kendi özel araçları ile rahatlıkla gelmeleri ve ziyaret etmeleri bizleri çok mutlu etti.
Siirt halkı ise, barış sürecine kadar akşam bırakın dağlara bayırla gidip piknik yapmayı, akşam olduktan sonra herkesinin evinden dışarıya çıkamadığı söylüyordu. Ama şimdi dağlarda piknik ile birlikte gece yarılarına kadar rahatlıkla herkesin istediği gibi sokaklarda dolaşabildiğini gördük.
Veysel Kareni Hazretlerini Anma Günü ise gerçekten görülmeye değerdi.
Kısacası tedirginlikle gittiğimiz Siirt’te Vali Ahmet Aydın ile aydınlandık. Siirt halkının bize karşı olan sıcak ilgisi karşısında utandık. Sabah saat 9.00’da Büryan Kebabı ile yaptığımız kahvaltıyla kendimize geldik. Delikli Taş gezisinde terledik. Botan Vadisi’nde manzaraya şaştık kaldık. Akşam misafir olduğumuz evlerde ise, birbirinden güzel yemekler ile dostluğu pekiştirdik.
Her ne kadar anlatsak da, o bölgeyi yaşayarak görmenizi isterim. Eğer birkaç yıl karanlık eller bu güzelliklere engel olmazsa daha da güzel şeylerin yaşanacağı kanısındayım.
Siirt’i tanımamıza vesile olan herkese teşekkür ederken, herkesin bu bölgeyi gezerek görmesini tavsiye ediyorum.