Takip Et

SON DAKİKA

Savaş: İstikrardan güç alan sektör yatırıma devam ediyor

19 Şubat 2020, Çarşamba 12:01

     


AK Parti Aydın Milletvekili ve Kamu İktisadi Teşebbüsleri (KİT) Komisyonu Başkanı Mustafa Savaş, “Türkiye ekonomisindeki istikrardan ve büyümeden güç alan bankacılık sektörü, ülkemizin geleceğine yatırım yapmaya devam etmektedir” dedi.

TBMM Genel Kurulunda, Bankacılık Kanunu ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi görüşmeleri bölümünde söz alan AK Parti Aydın Milletvekili Mustafa Savaş, Bankacılık Kanunu'nun yürürlüğe girmesinden sonra yapılan tüm iç ve dış saldırılara rağmen ülkenin etkilenmediğini ifade etti.

“BANKACILIK SİSTEMİNİN GELİŞMESİNE ÖNEMLİ KATKI SAĞLAMIŞTIR”

Bankacılık Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi'yle ilgili söz alan Savaş, “Hazırladığımız ve bugün sizlerin huzurunuzda görüşeceğimiz kanun teklifimiz toplam 40 maddeden oluşmakta. 5411 sayılı Bankacılık Kanunu'nda, 6362 sayılı Sermaye Piyasası Kanunu'nda, 6361 sayılı Finansal Kiralama, Faktoring ve Finansman Şirketleri Kanunu'nda ve 5464 sayılı Banka Kartları ve Kredi Kartları Kanunu'nda değişiklik yapılmasını öngörmektedir. Yapılan değişikliklerle bankacılık sektörü daha sağlam temeller üzerine dayandırılmakta, ileride karşılaşılması muhtemel risklere karşı uluslararası uygulamalar da dikkate alınarak düzenlemeler gerçekleştirilmektedir. Sermaye piyasalarındaki ürünlerin çeşitliliği de artırılarak derinlik kazandırılmakta ve yatırımcıların hak ve menfaatleri korunmaktadır. Bankacılık Kanunu 2005 yılında yürürlüğe girmiş ve bankacılık sisteminin gelişmesine önemli katkı sağlamıştır. 2005 ile 2019 yıl sonu verilerini karşılaştırdığımızda sektörün aktif büyüklüğünün 397 milyar TL'den 4,5 trilyon TL'ye; toplam kredilerinin 153 milyar TL'den 2,7 trilyon TL'ye; öz kaynaklarının 54 milyar TL'den 492 milyar TL'ye; kârlılığının ise 5,7 milyar TL'den 49,7 milyar TL'ye yükseldiğini görmekteyiz” dedi.

“BU KURALLARIN GÜNCELLENMESİ GEREKMEKTEDİR”

Türkiye ekonomisinin yapılan tüm saldırılara rağmen zarar görmediğini söyleyen Mustafa Savaş, “2019 yılı sonu itibarıyla bankacılık sektörünün sermaye yeterlilik rasyosu yüzde 18,43, kredilerinin takibe dönüşüm oranı ise yüzde 5,33 olarak gerçekleştirmiştir. Bu rakamlar da göstermektedir ki ekonomimize yapılan saldırılara rağmen bankacılık sistemimiz sağlam temeller üzerindedir. Türk bankacılık sektörünün bilanço büyüklüğünün gayrisafi millî hasılaya oranı ise 2005 yılı sonunda yaklaşık yüzde 84 iken 2019 yılı sonunda yaklaşık yüzde 105'e yükselmiştir. Bankacılık sektörünün bilanço büyüklüğünün gayrisafi millî hasılaya oranının artması sektörün daha hızlı büyüdüğünü açıkça göstermektedir. Türk bankacılık sistemi, 5411 sayılı Bankacılık Kanunu'nun yürürlüğe girmesinden sonra yapılan düzenlemeler ve güçlü sermaye yapısıyla 2009 yılında yaşanan küresel krizden, doğrudan ekonomimizi ve istikrarımızı hedef alan 15 Temmuz hain darbe girişiminden ve 2018 yılı Ağustos ayında kur üzerinden ülkemiz ekonomisine yöneltilen dış kaynaklı saldırıdan Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan'ın kararlı politikaları, Hazine ve Maliye Bakanımız başta olmak üzere, ilgili kurumların zamanında müdahaleleri sonucunda başarıyla çıkmıştır. Bilindiği üzere, finansal piyasalarda güven ve istikrarın sağlanması, kredi sisteminin etkin bir şekilde çalışması, tasarruf sahiplerinin hak ve menfaatlerinin korunması açısından bankacılık sisteminin etkili kurallarla düzenlenmesi ve uluslararası düzenlemelerde yaşanan gelişmelere bağlı olarak bu kuralların güncellenmesi gerekmektedir” ifadelerini kullandı.

“3 TRİLYON DOLARI GEÇMESİ BEKLENMEKTEDİR”

Türk bankacılık sistemi içinde risklerin büyük bir bölümü mevduat bankaları tarafından üstlenildiğini belirten Savaş, “Bu riskin kalkınma ve yatırım bankacılığı ile katılım bankacılığı tarafından da paylaşılması önem arz etmektedir. Dünyadaki örneklerine bakıldığında söz konusu bankacılık türlerinin son yıllara büyük gelişme kaydettiği görülmektedir. 2018 yıl sonu verilerine göre dünya genelinde faizsiz finans varlıklarının toplam değeri 2 trilyon doları aşmış olup bu rakamın on yıl içerisinde 3 trilyon doları geçmesi beklenmektedir. Faizsiz bankacılık Güneydoğu Asya'dan Amerika Birleşik Devletleri'ne kadar çok geniş bir coğrafyada uygulanırken Türkiye'nin dünya katılım bankacılığından aldığı pay ise 2018 yıl sonu verileriyle sadece yüzde 3 civarındadır. Bu rakam oldukça düşüktür. Katılım bankacılığının ekonomik büyümeye daha fazla katkı sunacak şekilde yeni düzenlemelerinin hayata geçirilmesi önemlidir. Kanun teklifiyle katılım bankacılığının ürün ve hizmetlerinin uluslararası örneklerle uyumlu bir şekilde gelişme göstermesi hedeflenmektedir. Bu nedenle, katılım bankalarının çalışma prensiplerine uygun, ürün ve hizmet çeşitliliğinin artırılmasına yönelik Bankacılık Kanunu'nda değişiklik yapılmaktadır. Teklif ettiğimiz düzenlemeyle yeni sermaye piyasası ürün ve hizmetlerinin altyapısı hazırlanmaktadır. Buna bağlı olarak teminat yönetim sözleşmesi, kitle fonlama ve proje finansmanı gibi çok önemli düzenlemeler hayata geçirilmektedir. Yüce Meclisimizin huzuruna getirdiğimiz kanun teklifiyle, finans sektörünün gelişmesine ve uluslararası alanda daha fazla rekabet edebilmesine imkân sağlanacaktır. Bu vesileyle yüce Meclisimizde alınacak kararların hayırlı olmasını diliyorum” diye konuştu. (OLCAY POLAT)


HABER VİDEOLARI






 
Son Eklenen Haberler