Efeler’in Yılmazköy Mahallesi’nde kurulan jeotermal enerji santraliyle ilgili, Çevresel Etki Değerlendirme (ÇED) Raporu’nun gerekli olup olmadığı için görevlendirilen bilirkişiler, hakim eşliğinde keşif yaptı. Yılmazköy’ün kaderini, hazırlanacak bilirkişi raporu belirleyecek.

(FOTOĞRAFLAR İÇİN TIKLAYIN)

Aydın’ın doğal ortamını tehdit ettiği ve zehirli gaz salgılandığı gerekçesiyle yargıya taşınan Yılmazköy Mahallesi’ndeki jeotermal enerji santraliyle ilgili dava süreci, yeniden bilirkişiye gitti. Daha önce Aydın Valiliği tarafından verilen “ÇED gerekli değildir” kararı 2015’in eylül ayında yargıya taşınmış ve karar Aydın 2'nci İdare Mahkemesi'nce iptal edilmişti. Santral sahibi firmanın Danıştay'a yaptığı başvuru sonucunda, “Bilirkişi raporu yeterli sayıda uzmanla hazırlanmadı” denilerek dosya yeniden Aydın 2’nci İdare Mahkemesi’ne gönderilmişti. Aydın 2’nci İdare Mahkemesi, yeni bir bilirkişi heyeti belirleyerek santrale ait kuyuların olduğu bölgede keşif yaptı. Heyette, Aydın 2’nci İdare Mahkemesi hakimi Ali Doru, bilirkişiler Prof. Dr. Kemal Mert Çubukçu, Prof. Dr. Yusuf Kurucu, Prof. Dr. Gültekin Tarcan, Prof. Dr. Mahmut Göktuğ Drahor, Prof. Dr. Musa Alcı, Prof. Dr. Aytunç Erek ve Doç. Dr. Görkem Akıncı ile şirket avukatları ve Yılmazköylülerin avukatları yer aldı. Jeotermal santrale bağlı 3 kuyu gezilerek bölgeye yaratacağı tahribat anlatıldı.

“BÖLGE 14 SANTRALLE SINIRLANDIRILSIN”

Keşif sonrasında Yılmazköy mahalle kahvesinde kısa bir toplantı yapıldı. Burada konuşan Aydın Çevre ve Kültür Platformu (AYÇEP) Başkanı Mehmet Vergili, Aydın’da 14 jeotermal santral bulunduğunu, bu sayının 180’e kadar çıkarılabileceğini söyledi. Vergili, sözlerini şöyle sürdürdü: "180 tane jeotermal açıldığında hiçbirimiz yaşayamayacağız. Biz bunu Başbakanlığa, Çevre Bakanlığı'na anlatmaya çalışıyor, uyarıyoruz. Biz bunu yaşam hakkımız için yapıyoruz. Başka bir amacımız yok. Bölgemiz 14 santralle sınırlandırılsın. Onlar da yasalara ve hukuka uysun. Bundan sonra açılacak bir santrali daha bu bölge kaldırmaz.”

“İNSAN OLMADAN ENERJİYE İHTİYAÇ YOK”

Dava avukatı Hüseyin Yıldız da süreçle ilgili şu ifadeleri kullandı: “Aydın 2’nci İdare Mahkemesi tarafından verilen 'ÇED gerekli değildir' kararının iptaline ilişkin kararın bozulmasının sonucu olarak bugün yapılan keşifte, tesisin çevreye, yaşam alanlarına ve tarım arazilerine ne denli zarar verebileceği ile vermekte olduğunu görmüş ve tespit etmiş bulunmaktayız. Raporun, köylülerin ve doğamızın lehine olacağına inanıyoruz. Hayatın gerçekleri de bize bunu gösteriyor. Hukuka olan inancımız devam ediyor. Onlar yeni projeler yaptıkça, biz dava açmaya ve doğamızı korumaya devam edeceğiz. Davalı firma ve idare, 'enerji olmadan insan olmaz' diyorlar. Onlara, ‘Yaşanabilir bir çevre olmadan insan olmaz. İnsan olmadan da enerjiye zaten ihtiyaç yoktur’ diyoruz.” (NACİ ERİŞ)

BÖLGENİN EN BÜYÜK REZİDANS PROJESİ: GOLD TOWERS...