Aydın’ın bamya üretim merkezi Kızılcaköy Mahallesi’nde ilk hasat başladı. Kızılcaköy’de bamya üretim alanının ikiye katlandığı belirtilirken, bu sezon 120 ton civarında ürün elde edilmesi bekleniyor.

(FOTOĞRAFLAR İÇİN TIKLAYIN)

Her yıl ilk bamya hasadının yapıldığı Efeler'e bağlı Kızılcaköy Mahallesi’nde turfanda ürünlerin toplanmasına başlandı. Bamya üretimi ve tüccarlığı yapan Remzi Gürdeniz, toptan 9 ile 15 lira aralığında bamya satışı yapıldığını ifade etti.

“120-130 DÖNÜM ALANDA BAMYA ÜRETİMİ VAR”

Mahalle’de pamuk üretiminin artık çok fazla yapılmadığını ve alternatif ürün olarak bamya üretiminde aşırı bir artış olduğunu dikkat çeken Remzi Gürdeniz, “2020 yılının bamya hasat sezonu başladı. Fiyatlarımız da şuan gayet iyi durumda. Verim de gayet iyi ve üründe hastalık durumu da söz konusu değil. Biz Kızılcaköy’den ve Kardeşköy Mahallesi’nde yetişen ürünlerimiz Türkiye’nin her noktasına gönderiyoruz. İri bamya 9 lira, küçük bamya da 15 liradan bahçeden toplanıyor. Bamya hasadı Ekim sonuna kadar artık devam eder. Koronavirüs nedeniyle üreticiler olarak çok fazla ürünlerimize bakım yapamadık. Ona rağmen ürünlerimiz oldukça iyi durumda. Bu yıl mahallemizde küçük bahçelerde olanlar hariç 120-130 dönüm alanda bamya üretimi var. Geçen yıla oranla 35 dönüm daha fazla arttı üretimimiz. Halkımız çoğu üründen vazgeçti. Çünkü mazot, gübre ve amele fiyatları çok fazla arttı. Amele fiyatı üreticiye göre ürün para etmediğinde fazla geliyor ama amele aldığı 80 lira yevmiye ile de Pazar masrafını karşılayamıyor. Onlar da haklı, çünkü giderlerini karşılarken zorlanıyor” dedi.

“SU OLMAZSA TARIM OLMAZ”

Dönümde yaklaşık 1 ton ürün hasat edildiğini dile getiren Gürdeniz, “Bu sezon toplam 100-120 ton aralığında bir hasat elde etmeyi hedefliyoruz. Bizim şuan en büyük sıkıntımız su sorunu. Tarım arazilerimizi sulamamızın şuan fiyatı net değil ama saatte 50 lira olacağı konuşuluyor. Bu fiyat hemen yakınımızda ki mahallede 10 lira. Biz Aydın Valiliği’nden ve Büyükşehir Belediyesinden bu konuda destek bekliyoruz. Bizim arazilerimizi suladığımız baraj suyu nasıl Kuşadası ve Didim’e gönderiliyorsa, arazilerimizi sulaya bilmemiz için alternatif bir kaynak oluşturulmasını istiyoruz. Çünkü su olmazsa tarım olmaz” ifadelerini kullandı.

“YÜZÜMÜZ BAZEN GÜLÜYOR BAZEN DE GÜLMÜYOR”

Kızılcaköy Mahallesi'nde yıllardır bamya üretimi yaptığını söyleyen Muammer Yıldırım, “Bamya bazı yıllar para ediyor, bazen de para etmeyebiliyor. Bu nedenle yüzümüz bazen gülüyor bazen de gülmüyor. Koronavirüs sonrası pazarlarımız tam olarak açılırsa ürünümüzün para edeceğini ümit ediyoruz. Turfanda ürün yetiştirebilirsek para kazanabiliyoruz. O zaman da ilk hazırlık ve tohumun tutması zor olabiliyor. Çünkü toprak yaş olduğunda tohum çürüme yapabiliyor ve defalarca alanı bozarak tekrar ekim yapmak zorunda kalıyoruz. Ben bu yıl 20 dönüm bamya üretimi yaptım, çok fazla kapasiteyi aşarsak bakması ve yetiştirmesi zor oluyor” diye konuştu. (ERDAL AYDIN)